ESP MYK üyesi Çorlu: 1 Mayıs'ın mesajı 'daha sözümüz bitmedi' olacak

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), 1 Mayıs'a "Faşizme ve sömürüye karşı 1 Mayıs'a" şiarıyla gidiyor. Birçok kentte çalışmalarını sürdüren sosyalistler, tüm ezilenleri kendi talepleriyle 1 Mayıs meydanlarına çağırıyor. İstanbul'da sendikalar ve siyasi partilerle birlikte Maltepe'de olacak olan ESP, sokağın yasaklandığı OHAL sürecinde 1 Mayıs'ı, alanlarda özgürlüklerin haykırıldığı bir gün olarak görüyor.

 

ESP, çalışmalarını engellemelere rağmen de sürdürüyor. Kadıköy'de 12 Nisan günü 1 Mayıs bildirileri dağıtırken gözaltına alınan partililerden 10'u tutuklandı.

 

Hem tutuklamalar hem de 1 Mayıs hazırlıklarına ilişkin ETHA'ya konuşan ESP MYK üyesi Suat Çorlu, "15 Temmuz darbe süreci ile başlayan OHAL'de sokağın yasaklandığı, kitlelerin en demokratik taleplerini dahi dile getirmesinin engellendiği bir süreçte 1 Mayıs'a gidiyoruz. İşçilerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olmasının yanı sıra 1 Mayıs'ın bu yıl böyle de bir önemi var; sokaklarda olmak, taleplerimizi haykırmak gibi" dedi.

 

CESARETİ ÖRGÜTLEMEMİZ GEREKİYOR

 

Partilerine ve toplumun tüm muhalif kesimlerine yönelik gözaltı ve tutuklama saldırılarına dikkat çeken Çorlu, "Toplumda bir korku havası yaratılmaya çalışılıyor. Bu süreçte bizim daha fazla bir arada olmamız, cesareti örgütlememiz ve Sarayın saldırıları karşısında güçlü bir karşı koyuş sergilememiz gerekiyor" diye konuştu. Çorlu, 8 Mart'ta ve Newroz'da sokaklara çıkan on binlerin, yüz binlerin OHAL yasaklarını kırdığını belirterek, 1 Mayıs'ın da OHAL uygulamalarını boşa çıkaran bir mücadele gününe dönüşeceğini ifade etti.

 

ESP MYK üyesi Çorlu, partilerinin şiarının "Faşizme ve sömürüye karşı 1 Mayıs'a" olduğunu hatırlattı ve şöyle konuştu: "Faşizm dedik; bu baskıcı tek adam rejimine karşı kadınların, gençlerin, işçilerin, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin tüm ezilenlerin özgürlük talebini vurgulamak için... Ve sömürü dedik; emek sömürüsüne karşı sözümüzü söylemek için..."

 

MİLLİ CEPHEYE KARŞI ANTİFAŞİSTLER BİR ARAYA GELMELİ

 

Oluşturulmaya çalışılan bir 'milli cephe' olduğunu belirten Çorlu, bu mili cephenin kendi dışındaki toplumun tüm kesinlerini etkisizleştirmeye, sözünü söylemesini engellemeye çalıştığını vurguladı. Çorlu, "Bunun karşısında antifaşist, antişovenist tüm güçleri bir araya getirerek bu süreci göğüsleyebileceğimizi düşünüyoruz. 1 Mayıs'a da bu görüş açısıyla yaklaşıyoruz. Antifaşist-antişovenist tüm kesimlerin bir araya geleceği, Sarayın oluşturmaya çalıştığı 'milli cephe' karşısında halkların özgürlük, demokrasi, adalet talebini haykıracağı kitlesel bir buluşmaya dönüştürmek istiyoruz" diye konuştu.

 

İstanbul 1 Mayıs Koordinasyonu'nda sendikalar, meslek örgütleri, siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri dahil 38 kurum bulunduğunu hatırlatan Çorlu'ya göre, bu yıl 1 Mayıs büyük bir coşkuyla kutlanacak. Çorlu, şunları söyledi: "Kitlelerde baskı ortamı nedeniyle bir sıkışmışlık hali var. İnsanlar sokağa çıkmak istiyor, taleplerini sokaklarda ifade etmek istiyor. Partilerden sendikalara, meslek örgütlerinden demokratik kitle örgütlerine kadar tüm kuvvetlerde gördüğümüz şey; en güçlü şekilde, en kitlesel şekilde sokakta olma isteği. Herkes bunu önemsiyor ve buna uygun bir çalışma yürütmeye çalışıyor. İstanbul için 1 milyon hedef var. Diğer kentlerin de yine kitlesel geçmesi bekleniyor. Herkes buna inanıyor. Bunu, toplantılarda ve görüşmelerde çok net hissettiğimizi söyleyebilirim. Çok güçlü olacak, milyonların sokaklara aktığı bir 1 Mayıs olacak."

 

HALKIN 1 MAYIS BEKLENTİSİ YÜKSEK

 

Çorlu, halkın da 1 Mayıs'a dair beklentisinin yüksek olduğunu dile getirirken, "Gittiğimiz her yerde insanlar Saray rejiminden rahatsızlığını dile getiriyor, bir şeyler yapılması gerektiğini söylüyor. İtirazlar güçlü, örgütlü bir şekilde sokağa taşınamayınca, herkes tepkisini ve öfkesini bireysel olarak yansıtıyor" dedi.

 

ESP'NİN SÖZÜNÜ EZİLENLERE ANLATMASI ENGELLENMEYE ÇALIŞILIYOR

 

Çorlu, çalışmaları hakkında da bilgi verdi. Ezilenlerin 1 Mayıs'a katılımı için çok özel bir çalışma içerisindeyiz. Türkiye ve Kürdistan'ın birçok noktasında çalışmalarımız sürüyor" dedi. İstanbul'da çoğunluğu parti yöneticisi 10 kişinin tutuklandığını hatırlatan Çorlu, partilerine dönük özel bir engelleyici tutum olduğunu söyledi. Yoldaşlarının 5 gün boyunca keyfi bir şekilde gözaltında tutulduğunu, savcının ifade almadan tutuklamaya sevk ettiğini ve aynı eylem olmasına rağmen hukuksuz bir şekilde 10 kişinin tutuklandığını belirten Çorlu, geçmiş yıllarda da 1 Mayıs öncesi gözaltı ve tutuklama saldırılarıyla karşılaştıklarını hatırlattı. Çorlu, "ESP'nin fikirlerinin, ideolojik yaklaşımlarının, sözünün, politikalarının halkla, ezilenlerle buluşması engellenmeye çalışılıyor" dedi. Çorlu, tutuklanan her bir yoldaşlarının özel bir yeri olduğunu ama geride kalan tüm partililerin 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürdüğünü vurguladı. Çorlu, ekledi: "1 Mayıs'ın kitlesel kitlesel olabilmesi için elimizde gelen tüm çabayı gösteriyoruz. Kitlemizin, dostlarımızın da partimizi sahipleneceğine, güç katacağına inanıyoruz."

 

1 MAYIS'IN MESAJI 'DAHA SÖZÜMÜZ BİTMEDİ' OLACAK

 

ESP MYK üyesi Suat Çorlu, herkese "Tüm renklerimizle 1 Mayıs'ta sokaklarda, meydanlarda olalım" çağrısı yaptı. Çorlu, kitlesel bir 1 Mayıs'ın mesajının "Daha sözümüz bitmedi. OHAL'e, baskılara, tutuklamalara, gözaltılara rağmen buradayız, dimdik ayaktayız. Cesaretle sokağa çıkıyoruz, taleplerimize sahip çıkıyoruz" olacağını dile getirdi. Çorlu, "Kadınların, gençlerin, işçilerin, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin, LGBTİ'lerin, tüm ezilenlerin 1 Mayıs alanlarında güçlü bir şekilde yan yana gelmesi, Sarayın pervasız saldırılarına güçlü bir karşı koyuş olacaktır. 1 Mayıs alanı, herkesin en özgür bir şekilde kendisini ifade ettiği bir alan olacak" dedi.

 

Çorlu, bu yılki 1 Mayıs'ın mesajının, "Özgürlük, eşitlik ve adalet" olacağını söyledi.

 

Taksim yasağına da değinen Çorlu, 1 Mayıs alanı olan Taksim'in bu sene de işçilere kapatıldığını kaydetti. Çorlu, 1 Mayıs'ın Taksim Meydanı'nda kutlanması için Tertip Komitesi'nde son ana kadar ısrarlı tartışmalar yürüttüklerini, ancak Taksim'in yasaklanması üzerine komitenin iradesinin Maltepe'de karar kıldığını anlattı. Çorlu, "Kitlesel, güçlü, birleşik bir 1 Mayıs'ın örgütlenmesi, Sarayın 'milli cephesi' karşısında özgürlük, demokrasi ve eşitlikten yana olan antifaşist, antişovenist kesimlerin bir araya gelmesi için tüm güçlerle birlikte Maltepe'ye gitme kararı aldık. Bakırköy, fiziki koşulları nedeniyle tercih edilmedi. Bir dolgu alan olan Maltepe'nin kente karşı işlenmiş suçtan kaynaklı yarattığı olumsuz bir etki var. Her yere bakıldı, 1 milyon kişinin katılabileceği en büyük alan Maltepe idi. Kimse kente karşı işlenmiş bu suçu meşrulaştırmak için orada olmayacak" dedi.

 

Suat Çorlu, '77 1 Mayıs katliamında yaşamını yitirenleri anmak için 29 Nisan'da Taksim Kazancı Yokuşu'nda anma yapılacağını hatırlatarak, bu anmaya kitlesel bir katılımın hedeflendiğini dile getirdi. Çorlu, "1 Mayıs'ta meydanlarda olalım ama 29 Nisan'da da Kazancı Yokuşu'nda olalım" dedi.