Eskişehir'de Polonez'e boykot çağrısı
Direnen ve açlık grevinde olan Polonez işçileriyle dayanışmak için Eskişehir'de yapılan eylemde, Polonez ürünlerini boykot çağrısı yapıldı.
Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu, açlık grevindeki Polonez işçilerine destek amacıyla Köprübaşından Kanatlı AVM önüne yürüdü. "Polonez ürünlerine boykot! Polonez işçisinin yanındayız" pankartının taşındığı eylemde sık sık, "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" ve "İşçiler el ele genel greve" sloganları atıldı.
ALKAN: ÜRDÜNLÜ ŞİRKET ANAYASAL SUÇ İŞLEMEKTEDİR
Yürüyüşün ardından Gamze Alkan ve Özgür Erhun söz aldı. Polonez işçilerinin talepleri için sendika üyesi olduğunu belirten Gamze Alkan, "Sendikalı olur olmaz işçilere sendikal baskı yapılmaya başlandı ve sendikadan istifa etmemeleri halinde işten çıkarılacaklarını söylendi. Sendikal örgütlenmeye giden onlarca iş yerinde olduğu gibi Polonez'de de patronlar hak hukuk tanımayarak sendikadan istifa etmeyen 146 işçiyi de işten çıkardı. Ürdünlü şirket, Anayasamızın 51'inci maddesini ve TCK 118' i ihlal ederek Anayasal suç işlemektedir" dedi.
ERHUN: POLONEZ ÜRÜNLERİNİ BOYKOT ETMEYE ÇAĞIRIYORUZ
Polonez işvereninin işçilerin sendikal haklarına saygılı olmaya çağıran Özgür Erhun da, şunları söyledi: "Siz değerli Eskişehir halkını günlerdir direnişlerini sürdüren işçi kardeşlerimizin yanında yer almaya, işverenin işçi ve sendika düşmanlığından vazgeçene kadar, işçilerin Anayasal ve yasal haklarına saygı göstermeye başlayana kadar Polonez ürünlerini tüketmemeye ve boykot etmeye çağırıyoruz. Dostlar, sendikal örgütlenme yaptıkları için hukuksuzca işten atılan Polonez işçileri ilk değildir, son da olmayacak. Sadece bu hafta içerisinde; Hitachi, Schneider, Gruid Solitions, Arıtaş Kriyonejik, Green Transfo, Tarket, Filli Boya ve Hodmayer işyerlerinde aynı gerekçelerle grevler başladı. Ancak 2 gün önce alınan bir Cumhurbaşkanlığı kararı ile DİSK' e bağlı Birleşik Metal İş Sendikası üyesi yaklaşık 2 bin işçinin 10 ayrı iş yerinde sürdürdüğü grevleri milli güvenliği bozduğu bahanesiyle 60 gün süreyle ertelendi, yani yasaklandı. Böylece AKP döneminde yaklaşık 197 bin işçinin grev hakkı engellenmiş oldu. Sermaye ve iktidarın cephesine karşı emek cephesini örme zorunluluğu her geçen gün acilleşmektedir. Gelişmeler defalarca kanıtlamıştır ki, işçi ve emekçi kitleler kendilerine yardım etmezse, kendi sorunlarını kendileri çözmek için hareketlenmezse bu sermaye düzeni hepimizi açlığa ve sefalete mahkum edecek. Ancak bizler bu sefalete, bu zorbalığa teslim olmayacağız."