22 Aralık 2024 Pazar

Eğitim emekçileri Ankara'da miting düzenledi: Savaşa değil eğitime bütçe

"Haklarımız, geleceğimiz ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için" şiarıyla Ankara Tandoğan Meydanı'nda düzenlenen mitingde konuşan Eğitim-Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, AKP hükümetine "Savaşa değil eğitime bütçe" çağrısı yaparken, KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik ise hükümetin politikalarına karşı alanlarda olmaya devam edeceklerini belirtti.

Eğitim-Sen, "Haklarımız, geleceğimiz ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için" şiarıyla Ankara Tandoğan Meydanı'nda miting düzenledi. Mitinge, Türkiye'nin dört bir yanından eğitim emekçileri, milletvekilleri, siyasi parti ve sendika temsilcileri ile barış akademisyenleri katıldı.

Alanı dolduran binlerce kişi, "Güvenceli iş, güvenceli gelecek istiyoruz", "KHK'ler gidecek biz kalacağız", "Savaşa değil eğitime bütçe", "Bijî berxwedana Rojava", "Jin jiyan azadî" ve "Bê ziman jiyan nabe" sloganları attı. Mitingde OHAL KHK'leri ile ihraçlara karşı "Geri döneceğiz" dövizleri taşınırken "Mesleğimizi savunmak haklarımızı kazanmak için birlikte mücadeleye", "Güvenceli iş güvenli gelecek istiyoruz" "İnsanca yaşamak istiyoruz" pankartları açıldı.

'İKTİDARIN ENGELLEMELERİNE RAĞMEN SOKAKLARDAYIZ'
Saygı duruşuyla başlayan mitingde konuşan Eğitim-Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, baskılara rağmen bir araya geldiklerini belirterek, "1980 darbecilerinin Öğretmen Günü olarak dayattığı 24 Kasım, bizim için ancak ve ancak mücadele ve direniş günü olur. Bugün direnişin ruhunu hep birlikte yaratıyoruz. Hiç bir zaman unutulmasın ki; bizim yaşadığımız toprakları tarihi, haksızlığın, hukuksuzluğunun tarihi olduğu kadar, dayanışmanın ve mücadelenin de tarihidir. Bugün Valiliğin, iktidarın tüm engellemelerine Ankara sokaklarındayız" dedi.

Diyarbakır Çınar'da sözleşmeli öğretmenlik yapan Esat Tarhan borçlarından dolayı yaşamına son verdiğini hatırlatan Aydoğan, "Arkadaşımızın kaybetmemizin üzerinden günler geçmesine rağmen MEB, arkadaşımızın yakınlarıyla acısını paylaşma noktasında bile bir açıklama yapmadı. İşte iktidarın eğitim ve bilim emekçilerine bakışının fotoğrafı budur" diye konuştu.

'BÜTÇE HAKKIMIZ İÇİN BURADAYIZ'
Güvencesiz çalışmak zorunda bırakılan eğitim emekçileri için Ankara'da olduklarını ifade eden Aydoğan, bütçe görüşmelerinde Milli Eğitim Bakanlığı'nın atama yapılmamasını maliyete bağladığını belirtti. Öğrencilerin eğitim hakkının maliyetle ölçülemeyeceğini dile getiren Aydoğan, "O bütçe eğitim ve bilim emekçilerinin öğrencilerin bütçesi. Bütçeden 'hakkımız olanı alacağız' demek için buradayız" diye belirtti.

'SAVAŞA DEĞİL EĞİTİME BÜTÇE'
İhraç edilen Barış akademisyenlerinin işe iadelerine sonuçlanan mahkeme kararlarının yerine getirileceğini söyleyen Aydoğan, mücadelelerini sürdüreceklerinin altını çizdi. Meclis'te devam eden bütçe görüşmelerine de değinen Aydoğan, şunları söyledi: "Şimdi de bütçe bizim bütçemizdir, bizim olanı geri alacağız. İnsanca yaşamak için bugün Ankara'dayız. Savaşa değil eğitime bütçe demek için bugün Ankara'dayız. Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız diye haykırdık ülkenin her yerinde yıllardır. Eğitime bilime yok denilen bütçe, teşvik adı altında özel okullara yatırıldı. Anadilinde eğitimi savunmaktan bir an olsun vazgeçmedik vazgeçmeyeceğiz. Anadilde eğitim hakkı için alanlardayız."

'1980 DARBESİNE TESLİM OLMADIK AKP'YE DE TESLİM OLMAYACAĞIZ'
Aydoğan, "Haklarımızı geleceğimizi birlikte kazanacağız. Bizim mücadelemiz çocuklarımıza onurla bir gelecek bırakma mücadelesidir. Biz bu topraklarda 1980 darbesine teslim olmadık AKP'ye de teslim olmayacağız" dedi.

'TEK ADAM FAŞİZMİ'
Ardından konuşan KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik, dünyada ve Türkiye'de kapitalizm krizinin devam ettiğini belirtti. Eğitim üzerinde neo-liberal politikaların, özelleştirme ve güvencesiz çalıştırma saldırıları olduğunu ifade eden Bozgeyik, "Türk-İslam sentezi, gerici, asimilasyoncu, ırkçı politikalar hız kazandı. Kürtlerin, Alevilerin temel talepleri yok sayılıyor. 20 Temmuz 2016 tarihinde ilan edilen OHAL ile hukuksuzluk, adaletsizlik, emeğe dönük saldırıların arttığı, faşizan baskılarla toplumun nefes alamaz hale geldiğini biliyoruz. OHAL yaşamımızın her alanına müdahale etme aracı haline getirildi. 130 bin kamu emekçisi sorgusuz sualsiz işten çıkarıldı. Yani bir tek adam faşizmi inşa edildi" dedi.

'KAYYUM YÖNETEMEME KRİZİDİR'
HDP'li belediyelere kayyum atamalarına değinen Bozgeyik, "Kayyumlar şiddettir, kayyum sadece belediye binalarının ele geçirilmesi olarak görülmemelidir. Kürt halkının siyasi iradesinin yok sayılmasıdır. Esasında yeni rejimin iflasıdır. Bu iktidar emekçiye, kadına, Kürde, barışa, demokrasiye, adalete düşmandır" diyerek tepki gösterdi.

'ALANLARDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Bozgeyik, hükümetin politikalarına karşı mücadele vurgusunda bulunarak, "OHAL, kayyum rejimine, kadınları toplumsal yaşamdan dışlayan istihdam politikalarına, kadına yönelik şiddete, ölümlere son verilmesi için mücadeleyi yükseltiyoruz. Ortak mücadele için bugün burada bir araya gelen yoldaşlar, sömürüye, yoksulluğa, faşizme karşı emek, barış ve eşitlik, özgürlük için alanlarda olmaya devam edeceğiz" diye noktaladı.

Miting Grup Giz'in ezgileriyle sona erdi.