26 Aralık 2024 Perşembe

DEM Parti: Barış için önce Kürt halkının iradesine saygı duyulmalı

DEM Parti, yerel yönetimlerde seçilmişlere yönelik saldırılara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, "İktidarın kadın iradesine ve direnişine olan düşmanlığının ve de tahammülsüzlüğünün bir yansımasıdır" denildi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu, kayyum saldırılarına ve yerel yönetimlerdeki seçilmişlerin gözaltı ve tutuklama saldırısına maruz kalmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. 

"İktidar antidemokratik uygulamalarına ve kararlarına son vermelidir" denilen açıklamada, Van Bahçesaray Belediye Eşbaşkanı Ayvaz Hazır'ın ceza alması ve belediyeye kayyum atanmasının hukuksuzluk olduğu belirtildi. Aralarında Kayapınar Belediye Eşbaşkanı Cengiz Dündar, meclis üyeleri ve parti temsilcilerinin de bulunduğu onlarca kişinin gözaltına alınması, Dündar ve 8 kişinin tutuklanmasını ve Dersim Belediyesi Eşbaşkanı Birsen Orhan'ın ev hapsindeyken gözaltına alınmasına ilişkin ise "İktidarın kadın iradesine ve direnişine olan düşmanlığının ve de tahammülsüzlüğünün bir yansımasıdır" denildi.

'BARIŞ İÇİN KÜRT HALKININ İRADESİNE SAYGI DUYULMALI'
Soruşturma dosyalarının yıllarca bekeltildiğinin ve alelacele iddianamelere dönüştürülüp cezalandırma gerekçesi haline getirildiğinin vurgulandığı açıklamada, "Bir yandan toplumsal müzakere mesajları verilirken, diğer yandan halkların iradesinin hedef alınması, halkın özlemini duyduğu demokrasi umutlarına gölge düşürmektedir. Söylemde barışçıl, pratikte düşmanca olan bu tutum hem Kürt halkı hem de diğer halklar tarafından samimiyetten uzak bulunmaktadır. İktidar ortakları, demokratik ve eşit bir Türkiye yaratacakları konusunda samimiyetlerini ortaya koymak istiyorsa, bunun göstergelerinden biri de Kürt halkının iradesine saygı duymak ve onu tanımaktır" diye belitildi.

"Bizler, bu halkın oylarıyla seçilmiş irade temsilcileriyiz. Halkın bizlere verdiği irade vekaletini halktan başka alacak bir güç yoktur. Çürümüş yargı sisteminin, arkadaşlarımız hakkında verdiği kararların halkımız nezdinde bir karşılığı olmadığını bir kez daha yineliyoruz" denilen açıklamada, Dündar ve Orhan'ın derhal serbest bırakılması istendi.