Bir kadının hayatta kalma mücadelesi: Çığlığımı duymaları için ölmem mi gerekiyor
Abdullah Çağkan Devecioğlu, Ebru'ya bir yıl boyunca sistematik işkence uyguladı; genç kadın maruz kaldığı şiddetten ölü sanılarak "kurtuldu". Sayısız darp raporuyla defalarca şikayetçi olan Ebru, polisler tarafından hiç ciddiye alınmadı, hakimin gözü önünde Devecioğlu'nun ölüm tehdidine maruz kaldı. Abdullah Çağkan Devecioğlu, sokakta elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Ebru, "Hayatımı zindana çevirdi, çocuklarım ve ben ölüm tehdidi altındayız. Çığlığımın duyulması için illa ölmem mi gerekiyor" diye tepki gösterdi.
Kadına yönelik her türlü şiddet sürüyor. İktidarın kadın düşmanı politikaları erkeklere yol yöntem gösterirken, erkek egemen sistemin tüm normlarını kuşanan yargının cezasızlık politikaları da erkeklere güç veriyor.
Şiddet uygulamak yahut kadını katletmek için her türlü bahaneyi üreten erkekler; mahkeme salonlarında, adliye koridorlarında hatta hakimin gözü önünde kadınları ölümle tehdit etme cesaretini kendisinde buluyor. Çünkü biliyor ki; "namus" kılıfını uydurduğu an "iyi hal" indirimleriyle ödüllendirilecek.
Bu cesareti alan erkeklerden biri Çağkan Abdullah Devecioğlu. Devecioğlu, bir yıldır sistematik işkence uyguladığı Ebru'yu, hakimin gözü önünde öldürmekle tehdit etti. Ancak, tutuklanmadı!
'SURATIMA DEFALARCA TEKME ATTI'
Görüştüğüm Ebru, bir yıldır hayatının kabusa döndüğünü söyledi. "Kıskançlık" adı altında başlayan psikolojik şiddetin bir süre sonra fiziksel şiddete dönüştüğünü kaydeden Ebru, "Bir kafede bacak bacak üstüne attığım için saatlerce dövdü beni. Suratıma defalarca tekme attı, yüzüm darmadağın olmuştu. Kolumu kırdı, o sırada bayılmışım, bir hastanede uyandım. Polis de vardı. Polis ifademi sözlü almak istedi o sırada polisin arkasından beni tehdit ediyordu" dedi.
'ÇOCUKLARIMLA TEHDİT EDİYORDU'
Hastaneden çıktıktan sonra Devecioğlu'nun kendisini eve hapsettiğini ve üzerinde sigara söndürmeye kadar sistematik işkence yaptığını kaydeden Ebru, "Silahı vardı ve beni çocuklarımla tehdit ediyordu. Çocuklarım için sustum, onlara bir şey olmasın diye aylarca bu eziyete katlandım" ifadelerini kullandı.
POLİSLER, 'YİNE Mİ SEN' DİYEREK İLGİLENMEDİ
Ebru defalarca yüzü darmadağın halde polise başvurdu, ancak hiçbir ilgi görmedi. İfade için karakola getirilen Çağkan Devecioğlu'nun ölüm tehdidine polislerin yanında da maruz kaldı. Devecioğlu, kerelerce ifade için çağrıldı, serbest bırakıldı. Ebru, karakola her gittiğinde 'yine mi sen' yanıtıyla karşılaştı.
POLİS, ŞİDDET GÖREN KADININ TELEFONUNU AÇAN ERKEĞİN SÖZÜNE İNANDI
İzini kaybettirmek için evini taşıyan Ebru, "Bir gün nasıl oldu anlamadım ama beni buldu. Sokak ortasından saçlarımı sürükleyerek, döverek eve getirdi. Sokakta kimse yardım etmedi. O sırada Kadın Destek Uygulaması'nın (KADES) butonuna bastım. Sonra yine bayılmışım, kendime geldiğimde evdeydi. Telefonun sesine uyandım ve arayan polisti. Telefonu açtı. Telefonu bir erkek açtı ve 'hayır, polise gerek yok' dedi. Telefonu kapattığı an beni tekrar dövmeye başladı. Suratım tanınmaz haldeydi ve o kahkaha atıyordu. Beni öldü diye bırakıp gitti. Kendime geldiğimde gece yarısıydı ve kapıda polisler vardı.'Nasıl böyle bir şey yaptınız? Ben butona basarken neden tekrar geri arıyorsunuz, buton ne için var? Beni tekrar aramanız, telefonu bir erkeğin açması ve 'Polise gerek yok' demesi çok saçma değil mi? Kadın açmıyor telefonu erkek açıyor ve siz saatler sonra geliyorsunuz' dedim. Sonra bayılmışım zaten. Beni hastaneden sonra karakola götürdüler ve tekrar ifade verdim" diye konuştu.
POLİS, 'ÖLÜYORDUM' DİYEN EBRU'YA 'ONU KARAKOLA GETİRMEN LAZIM' DEDİ
İfadesini verdikten sonra evine dönen Ebru, sürekli polisi arayıp ne zaman Devecioğlu hakkında arama kararı çıkaracaklarını ve gözaltına alınıp almayacağını sormaya başladı. Polis, "Ölüyordum ben" diyen Ebru'ya, "Arama kararı çıkması gerekiyor. Burası başka semt, onun ikameti başka yerde. Onu karakola getirmen lazım" cevabını verdi. Ebru, "Ben getireceğim yani, onlar gidip alamıyor. Onunla karşı karşıya gelirsem ölürüm. Bir yandan aramaya devam ediyordu. Ben sırf gelmesi için ona şikayetimi geri aldığımı söyledim dedim. Sonra polisi aradım ve 'Ben şikayetimi geri çektiğimizi söyledim, siz şimdi bir bahane ile çağırın' dedim. Sonra polis de onu aramış ve 'Karşı taraf ifadesinden vazgeçti siz de gelin ve ifade verin' demiş. O da ifadeye gidince gözaltına almışlar. Bana bunu haber vermediler" dedi.
SOSYAL MEDYADA YARDIM İSTEDİ
Çağkan Devecioğlu, Ekim ayında tutuklandı. Ancak Covid-19 bahanesiyle ile serbest bırakıldı ve hapishaneden çıkar çıkmaz da Ebru'yu arayarak ölümle tehdit etti. Son çare olarak sosyal medyanın "adaleti"ne sığınan Ebru, paramparça olmuş yüzünün fotoğrafını Twitter'a attı ve yardım istedi. Bunun üzerine kendisine nihayet "polis koruması" aldı.
SERBEST BIRAKILDI
Çağkan Abdullah Devecioğlu, Ebru'ya uygalığı işkenceden Kasım ayında tutuklandı. Öte yandan Ebru'ya uyguladığı sistematik işkence nedeniyle yargılandığı üç ayrı dava bulunuyor. 9 Mart 2021 günü 42. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bir kez daha hakim karşısına çıkan Çağkan Abdullah Devecioğlu, serbest bırakıldı.
'BU ADAM BENİ DEFALARCA ÖLDÜRDÜ'
"Bu adam hakimin gözü önünde 'seni öldüreceğim' dedi" diyen Ebru, "Bu adam beni defalarca, 'öldü' diye bıraktı. Dünya kadar darp raporum, şikayet dilekçem var. Polis, uzaklaştırma kararı verince sanki bana yaşam vermiş gibi davrandı. Ben aslında bu adam tarafından defalarca öldürüldüm. Bir kere adalet erkekten yana değil kadından yana olsun. Ölmeyeceğim, şansım var sanıyordum ama umudum kalmadı" ifadelerini kullandı.
'ÇIĞLIĞIMI DUYMALARI İÇİN İLLA ÖLMEM Mİ GEREKİYOR'
Ebru bir yıldır kendisi ve çocukları için yaşam mücadelesi yürütüyor. "Ne zaman öleceğimi bilmiyorum" diyen Ebru, Nisan ayında görülecek dava için şu çağrıyı yaptı: "Bu adam, 'Ben Allahım, adalet benim' diyen biri. 12 ayrı suçtan sabıkası var, defalarca ifade verdim. Şu an dışarıda ve ceza bile almadı, tutuksuz yargılanıyor. Benim çocuklarım şu an okula bile gidemiyor, biz hapis hayatı yaşıyoruz. Çığlığımı duymaları için illa ölmem mi gerekiyor!"