'Avustralya yanıyor Dereköy yanmasın'
Turkuaz Kömür İşletmeleri Aş.'nin, su kaynaklarına, tarıma, hayvancılığa ve ormana zarar verecek olan kömür madeni işletmesine karşı köyüler bu kez de imza kampanyası başlattı.
Dereköy köylülerinin, su kaynaklarına, tarıma, hayvancılığa ve ormana zarar verecek olan kömür madenine karşı mücadelesi sürüyor. Köylüler eylem ve etkinliklerin ardından imza kampanyası başlattı.
Turkuaz Kömür İşletmeleri Aş. 10 yıl süreyle Antalya Korkuteli ilçesine bağlı Dereköy'de kömür çıkartmak için arazi kiraladı. Dereköy'te toplam tarım arazisi 11 bin dönüm, bu arazilerin 1500 dönümü ise kömür madeninin açılmak istendiği Yayla Mevkii'nde. Şirketin kiraladıkları yerler ile ilgili yapılan sözleşmede, kiralanan alanda 10 yıl süreyle, ekim, dikim, inşaat vb iş ve işlemlerin yapılmayacağı temel şart olarak belirtiliyor.
Öte yandan kömür madeni bütün Korkuteli'nin ana su kaynağı olan Korkuteli Çayını ve barajını besleyen Menevşeliksu kaynaklarını da etkileyecek. Menevşelik'te 4 büyük ana su kaynağı bir arada bulunuyor. Bu kaynakların çevresinde birçok göze bulunuyor ve yaz kış suları hiç kurumuyor. Korkuteli Barajı bütün Korkuteli ovasının en önemli su kaynağı ve tarımsal üretimde hayati öneme sahip. Dolayısıyla açılmak istenen kömür madeni sadece Dereköy'e değil, bütün Korkuteli'ne karşı büyük bir risk oluşturuyor.
Köylülerin içme suyunu aldığı su kaynağı Dereköy dağı, Kartal su kaynağı mevkii, kömür madeni açılmak istenen yere sadece iki kilometre mesafede bulunuyor. Kömür madeni, köylülerin içme suyunu da kirletecek.
KÖYLÜLERDEN İMZA KAMPANYASI
Kömür madenine karşı eylem ve etkinlikler seslerini duyurmak isteyen köylüler Korkuteli Kaymakamı ile Ömer Çimşit'le görüşüp 356 ayrı dilekçe vermişti. Mücadeleyi sürdüren köylüler şimdi de bir imza kampanyası başlattı.
İklim değişikliğinden en çok su kaynaklarının etkilendiğini ve bu nedenle su kaynaklarının muhakkak korunması gerektiği vurgulanan imza metninde, "Kömür madeni açılmak istenen alan, Menevşelik su kaynaklarının beslenme havzası olan, 1800 rakımlı Dereköy dağıdır ve 50 metre mesafeden başlayan ardıçlar ve çamlarla kaplıdır. Çok zor ve yavaş büyüyen ardıç fidanının 1,5 ile 2 metre arasına gelmesi için yıllar gerekmektedir. Ardıçlara bu mesafede kömür madeni açmak bu ormanların kömür tozlarıyla katledilmesi demek olacaktır. Çok sıcak bölge olan Akdeniz'de halkın yazın yaşadığı yayla bölgesinde kömür madeni açılmaz. Maden açılmak istenen sahanın 80 metre yakınında halkın yazın kullandığı 150 adet yayla evi bulunmaktadır. Madenin açılması halinde çıkan toz ve hafriyattan büyük zarar görecektir. Sülekler, Varsak ve Yağca Yaylasında da diğer köylerin yazları yaşadığı binlerce yayla evi bulunmaktadır" denildi.
KÖYLÜLERE 'ARAZİNİZİ SATIN' BASKISI
Tarım Bakanlığı'nın kömür için "kamu yararı" kararı veremeyeceğinin altı çizilen metinde, şu ifadeler yer aldı: "Tarım arazilerinde madencilik yapılabilmesi için 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunun 13. Maddesi gereğince Tarım Bakanlığının 'kamu yararı kararı alması gereklidir' demektedir. Bakanlık, tarım merkezinde böyle bir kararı nasıl alacaktır?
Tarlasını kömür madenciliği için kiraya vermek istemeyen köylülere 'kamulaştırma' baskısı yapılamaz. Kömür şirketince köylülere 'arazinizi satmazsanız devlete kamulaştırtırız' denilmekte ve köylülere baskı uygulanmaya çalışılmaktadır. Tarlasından ekmek kazanan, hiç kimseye muhtaç olmadan yaşayan, hatta ürettiği ürünü ihraç edip döviz kazandıran köylülere bu şekilde baskının son bulması için bir an önce kömür madeni açtırma sürecinin, maden açılmadan sonlandırılması hayati önemdedir.
'NE KÖMÜR YANSIN NE DE DÜNYAMIZ'
"İklim değişikliğinin hızla bütün dünyayı kasıp kavurmaya başlamışken iklim değişikliğinin temel nedeni olan kömür madeni açılamaz. Aşırı iklim olaylarının ne kadar çok arttığı ortadadır. Avustralya'nın nasıl yandığı, Antalya'nın hortumlarla, su baskınlarıyla nasıl boğuştuğu da ortadadır. İklim değişikliğinin geri dönülmez bir noktaya ulaştığı şu günlerde, kömürün rolü de ortadayken bizler; ne kömür yansın, ne de dünyamız diyor, Dereköy'de kömürün toprakta kalmasını ve de yukarıda belirttiğimiz tüm nedenlerle kömür madeni açılmadan sürecin sonlandırılmasını talep ediyoruz."