22 Aralık 2024 Pazar

Avrupa Kadın Dayanışması kuruldu

Kadın özgürlük mücadelesini yükseltmek için Avrupa Kadın Dayanışması'nı kuran Avrupa'daki Türkiyeli ve Kürdistanlı kadın örgütleri, koronavirüs ve kapitalizmin kadınlara daha fazla şiddet ve katliam olarak yansıdığını vurguladı. Avrupa Kadın Dayanışması, kapitalizm ve erkek şiddetine karşı mücadeleyi yükselteceğini vurguladı.

Koronavirüs (Covid-19) ve kapitalizmin toplum sağlığını ve yaşamını tehdit ettiği koşulların, kadınlara daha fazla şiddet ve katliam, emeğinin değersizleştirilmesi olarak yansıtıldığın kaydeden Avrupa'daki kadın örgütleri, kapitalizme ve erkeğin şiddetine karşı kadın dayanışması büyütmek için Avrupa Kadın Dayanışması'nı kurdu.

Sosyalist Kadınlar Birliği (SKB), Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), Yeni Kadın, SYKP Avrupa Kadın Meclisi, Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA), Avrupa Demokratik Kadın Hareketi (ADKH), Mezopotamya Halk Kongresi Kadın Kolları, Yaşanacak Dünya, Platform Kurden Anatoliya Navin (PKAN) tarafından kurulan Avrupa Kadın Dayanışması, Covid-19 salgının hızla yayılmasının sağlık malzemelerinin olmaması ve önceden depolarda stoklanmasının payının büyük olduğunu kaydetti. Açıklamada, "Sağlık krizinin sebebinin koronavirüs değil, kapitalizmin kar hırsı olduğu tüm çıplaklığıyla görüldü. Sağlığa, eğitime, doğaya, insana değil savaş için silaha, sermayedarlara bütçe ayrılmasının dolaysız nedenidir yaşanan kriz" denildi.

Erkeğin şiddet virüsünü her gün yeniden üreten, erkek egemen kapitalist sistemde, bütün devletlerin hükümetlerinin kadına yönelik şiddete ve kadın katliamlarına karşı seyirci kalmaya devam ettiğinin altı çizilen açıklamada, bu dönemde ev içinde cinsiyetçi iş bölümünün tavan yaptığı da belirtildi. Açıklamada, "Devlet ve dinsel kurumlarda cinsiyetçi işbölümünü teşvik ediyor. Kadınlar, eğitime ara veren çocukların eğitimi, çocuk ve yaşlı bakımı, temizlik, yemek işlerinin adeta sorumlusu gibi evdeki erkeğin 'erk' hallerine, psikolojik şiddetine de maruz kalıyorlar. Toplumsal cinsiyet anlayışının kadına yüklediği bu görevler, evde yaşayan bireylerin kolektif yapması gereken işlerdir. Çalışan kadından ise evde ikinci vardiyaya devam etmesi beklenirken, özellikle evden çalışmanın arttığı bu günlerde, iki vardiya arasında sıkışıp kalan kadınların psikolojik rahatsızlıkları artmaktadır" ifadeleri yer aldı.

Avrupa'da mücadele eden Türkiyeli ve Kürdistanlı kadın örgütleri olarak, ataerkil kapitalist sistemde ve erkeğin şiddetine karşı bu zorlu koşullarda da mücadeleyi sürdüreceklerini deklare eden Avrupa Kadın Dayanışması, egemenlerin kadınları sindirip, susturmasına asla müsade etmeyeceklerinin altını çizdi. 

Avrupa Kadın Dayanışması, taleplerini şöyle sıraladı: 

Kadın ve Cinsiyet Eşitliği Bakanlıkları, koronavirüs döneminde kadınların taleplerini karşılasın, kadınların en çok başvuracakları İçişleri ve Adalet Bakanlıkları gibi bakanlıkları acil önlemler almaya çağırsın.
Yerel yönetimlere, güvenlik kurumlarına bağlı 'alo şiddet hatları' 24 saat açık olsun. Şiddet hattını arayan kadınların çağrılarına hızla yanıt verilsin, müdahale edilsin.
Şiddete uğrayan kadının değil, şiddeti uygulayan erkeğin evden uzaklaştırıldığı, tutuklama, elektronik kelepçe vb. cezaların verildiği adımları atılsın.
Sığınma evleri denilen dayanışma evlerini sayısı artırılsın, hijyen kontrolleri yapılsın.
Doğum kontrol ilaçları tüm kadınlara ücretsiz dağıtılsın.
Erkek şiddetine karşı kadının özsavunması haktır. Özsavunma hakkını kullanan kadın cezai işlemlere tabi tutulmasın.
Zorunlu işkolları hariç, diğer işkolarında çalışmaya son verilsin, kadın işçi ve emekçileri başta olmak üzere, tüm çalışanlar ücretli izne çıkartılsın.
Evden çalışma sistemi kaldırılsın.
Koronavirüs ile en fazla yüzyüze gelen sağlık emekçilerinin sağlık ve iş güvenliği sağlansın, çalışma süreleri kısaltılsın, ücretleri artırılsın.
Cinsiyetçi işbölümü değil, kolektif, eşitlikçi işbölümüne gidilsin.
Mülteci kamplarında hijyen sağlansın, toplu yaşama ve mültecilerin geri gönderilmesine son verilsin.
Başta kadın ve çocuklar olmak üzere tüm mültecilere oturum hakkı verilsin.
Elektrik, su, doğalgaz, kiralar yoksulluk sınırında olanlar için devlet tarafından ödensin.
Savaşa değil sağlığa bütçe ayrılsın. Sağlık hizmeti ücretsiz hale getirilsin.
Avrupa'da, Türkiye ve Kürdistan'da bulunan başta hasta, yaşlı politik tutsaklar, çocuklu politik kadın tutsaklar olmak üzere tüm politik tutsaklar serbest bırakılsın.
Türkiye'de kadın ve nefret cinayetleri işleyen, tecavüz eden, cinsel suçlardan yargılananların serbest bırakılmasını öngöre infaz yasası meclisten geri çekilsin. Politik tutsakları da kapsayan adil, eşitlikçi bir infaz yasası yeniden düzenlensin.
Koronavirüs salgını nedeniyle daha da büyüyen ekonokim krizin sorumlusu biz değiliz krizin yükünü biz ödemeyeceğiz.