25 Kasım 2024 Pazartesi

Akçakoca'da Melen içme suyu havzasının bulunduğu bölgeye altın madeni arama izni

Kuzey Ormanları Akçakoca mevkilerinde Melen içme suyu havzasının bulunduğu bölgeye altın madeni arama izni verildi. Maden arama izninin bölgede ciddi bir ekolojik tahribata sebep olacağını belirten Kuzey Ormanları Savunması karara karşı mücadele çağrısında bulundu.

Kuzey Ormanları Akçakoca mevkilerinde Melen içme suyu havzasının bulunduğu bölgeye altın madeni arama izni verildi. Arama iznini Kuzey Ormanları Savunması sosyal medya hesabından duyurdu. Kuzey Ormanları Savunması, altın madeni arama izninin verildiği bölgedeki suyu tüm Marmara ve İstanbul'un içtiğini/kullandığını belirtti.

'HER BİR AĞACIYLA, KUŞUYLA, AKARSUYUYLA YAŞAMI SAVUNACAĞIZ'
Kuzey Ormanları sözcüsü Begüm Zafer, yaşanan gelişmelere dair konuştu. Zafer, altın madeni arama izninin insan sağlığı ve doğal kaynaklar bakımından nasıl sonuçlara sebep olacağını anlattı. Zafer, "Altın madenciliği süreci, patlatmalar, toprak sıyırma, siyanür kullanımı gibi aşamaları içerir. Bu süreçte ortaya çıkan toz, atıklar ve siyanür yer altı ve yer üstü sularını kirletir, toprak verimliliğini azaltır ve ciddi sağlık sorunlarına yol açar. Erzincan İliç'teki ekolojik felaket, bu tür projelerin ne gibi sonuçlar doğurabileceğinin acı bir örneğidir. Şimdi gittikçe küçülen kuzey ormanlarımızın bir parçasında Düzce'de altın madeni tehdidi ile karşı karşıyayız. Bölgenin ekolojik dengesini, insan sağlığını, suyunu, havasını tehdit eden bu proje bir takım ekonomik kaygı ve hedefleri ülkemizin geleceğinin önüne koyan bir zihniyetin ürünüdür. Kaplandede Dağı ve Melen havzası gibi eşsiz doğa alanları, su kaynaklarımız, halkın tarım ve hayvancılık faaliyetlerini sürdürdüğü verimli araziler ve dolayısıyla gıdamız, sağlığımız geri döndürülemez etkilerle karşı karşıya. Melen şu anda tek başına İstanbul'un günlük tükettiği suyun 1/3'ünü karşılıyor. Bulunduğu havzada 143 dere, akarsular, yeraltı ve yer üstü su kaynakları var. Bölgede yaşayan insanları destekliyoruz. Her bir ağacıyla, kuşuyla, akarsuyuyla yaşamı savunacağız" dedi.