Adem Çelik patronu mahkemede 'süründürmeye' güveniyor

Adem Çelik'te çalışırken işten atılan işçiler, İHD'de basın toplantısı düzenledi. İşçilerin çalışma koşulları hakkında hazırlanan raporda, hiçbir haklarının verilmediği belirtildi. İşçiler, patronun da uzun süren mahkeme süreçlerine güvendiğini açıkladı.

Beykent Üniversitesi Büyükçekmece yerleşkesi inşaatında Adem Çeliş Şirketler Grubu bünyesinde çalışırken haksız şekilde işten atılan, hak ve alacaklarını alamayan işçiler, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesinde basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasında, İHD İstanbul Şubesi Çalışma Yaşamı Komisyonu tarafından hazırlanan rapor hakkında bilgi verildi. İşten atılan işçiler, Adem Çelik patronunun, uzun süren mahkemelere güvenerek haklarını vermeme yoluna gittiğini söyledi.

Basın toplantısında söz alan İHD Çalışma Komisyonu Üyesi Kenan Gündoğdu, "Ağır işsizlik ve yoksulluk tehdidi altındaki işçilerin işe başlarken hukuka aykırı olarak kendilerine dayatılan koşullara razı olmak zorunda kaldıkları, esnek veya belirli süreli iş sözleşmeleri ile çalıştırılmaları ve hak ettikleri ücretlerin ödenmemesi noktasında yaşanan ağır mağduriyetlerin bu tabloyu daha da ağırlaştırdığı bilinmektedir" dedi.

Önce işçilerle görüştüklerini ve uğradıkları mağduriyet hakkında bilgi sahibi olduklarını söyleyen Gündoğdu, sonrasında işveren tarafıyla yaptıkları görüşme hakkında bilgi verdi. Kendisini işveren temsilcisi ve şirketin hukuk müşaviri olduğunu söyleyen kişi ile görüştüklerini, bu kişinin talep etmelerine rağmen ismini vermediğini söyleyen Gündoğdu, "Avukat olduğunu söyleyen bu kişi, işçilerin hak taleplerinin haksız olduğunu, işçilerle belirli bir süre için sözleşme yapıldığını, kendileriyle görüşen bir işçiye ödeme yaptıklarını söyledi" şeklinde konuştu. Gündoğdu, sadece bir işçiye ödeme yapıldığı bilgisine ulaştıklarını, onun da eksik yatırıldığını söyledi.

BEYKENT ÜNİVERSİTESİ: ÜLKENİN HUZURUNU BOZAN KİŞİLER
Beykent Üniversitesi'nin de hak arayan işçileri "ülkenin huzurunu bozan kişiler" şeklinde tanımlayarak açıklamalar yaptığını hatırlatan Gündoğdu, İHD'nin işçilerle görüşmesinin ardından söz konusu açıklamanın üniversitenin sitesinden kaldırıldığını belirtti. Gündoğdu, işçiler adına talepleri şöyle sıraladı: "Direnişte olan inşaat işçilerinin tüm haklarının eksiksiz ödenmesi; işçilerle bir an evvel diyaloğa geçilerek mağduriyetlerinin giderilmesi için İşveren ve  Çalışma Bakanlığı başta olmak üzere tüm yetkili kurumları sorumluluğa ve göreve çağırıyoruz. Demokratik kamuoyunun çalışma yaşamında ortaya çıkan sorunlara yeterli duyarlılık göstermesinin, sorunların ortaya çıkmadan önlenmesi yahut çözümüne katkısı nedeniyle tüm kamuoyunu, işçilere yönelik hak gasplarına karşı ses yükseltmeye çağırıyoruz." Gündoğdu, işçilerin haklarının takipçisi olacaklarını belirtti.

'POLİSİ SALDIRTMAKLA TEHDİT ETTİLER'
Ardından söz alan direnişçi işçilerden Salih Çet, Nisan ayında işe başladıklarını, o tarihte sektörde iş bulmanın çok zor almasından dolayı kendilerine dayatılan ağır çalışma koşullarını kabul etmek zorunda kaldıklarını söyledi. Çet, 30 Ekimde 12 arkadaşlarının işten atılması üzerine sendika ile temasa geçtiklerini, 11 Kasımda da direnişe başladıklarını belirtti. 33 kişinin işten atıldığını söyleyen Çet, "Polisi saldırtmakla tehdit ettiler. Haklarımızı pazarlık konusu yapmaya çalıştılar. Bir gün sonra da polis saldırdı, 24 arkadaşımızla gözaltına alındık. Sonrasında iki defa daha gözaltına aldılar bizi. Patron, haklarımızı aradığımız için, en az 3-4 yıl süren mahkemelerde süründürmekle tehdit etti" şeklinde konuştu.

'İŞÇİNİN HAKKI ALINTERİ KURUMADAN VERİLMİYOR'
Direnişçi işçilerden Abdülbari Demir de daha önce de çalıştığı başka şirketlerde haklarını alamadığını söyledi, "İşçinin hakkı alınteri kurumadan verilmiyor. İşyerinin önü çok soğuk olduğu için bazı arkadaşlarımız hastalandı. Bu yüzden mücadelemizi başka biçimlerde sürdüreceğiz" dedi.