Adem Çelik önünde direnen işçiler işkenceyle gözaltına alındı

Direnişini sürdüren Adem Çelik işçisinin üzerine araba sürülmesinin ardından direnen işçilere şimdi de polis saldırdı. Saldırıda 6 işçi ve İnşaat-İş temsilcisi Anıl Deniz Gider işkenceyle gözaltına alındı.

Haklarını almak için Adem Çelik Şirketler Grubu önünde direnen İnşaat İş üyesi 6 işçi ve bir sendikacı işkenceyle gözaltına alındı. Geçtiğimiz hafta işçilerin üzerine araç süren patronla ilgili herhangi bir işlem yapılmamıştı.

Beykent Üniversitesi'nin Avalon şantiyesinde geriye dönük fazla mesai, tatil günlerinde ve dini-resmi bayramlarda çalıştırma, yol paraları gibi hakları ödenmeden işten çıkarılan 19 İnşaat-İş üyesi direnişe devam ediyor. Şantiyede başlayan direniş, geçen hafta işveren Adem Çelik Şirketler Grubu'nun önüne taşınmış ve direnen işçilerin üzerine araba sürülmüştü. Bu saldırıya ilişkin bir işlem yapılmazken, işçiler ise suç duyurusunda bulunmuştu.

İŞKENCELİ GÖZALTI
Şirket önündeki direnişte bugün ise işçiler, şirket kapısında oturma eylemi yaptı. Eyleme saldıran polis, 6 işçi ve İnşaat-İş temsilcisi Anıl Deniz Gider'i işkenceyle gözaltına aldı.

Saldırıyla ilgili İnşaat-İş'ten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Üyelerimiz işkenceyle gözaltına alınırken, şantiyesinde kaçak işçi çalıştıran, işçilerin sigortalarını yaptırmayan, primlerini eksik yatırarak vergi kaçıran ve tüm bu suçları yine üyelerimizin yaptığı kayıtla bizzat müdürü tarafından kabul edilen Adem Çelik patron ve yöneticileri yukarıdan seyrettiler.

"Onların yaptığı onca yasadışılığa tık demeyen devlet, hakkını isteyen ve bunu meşru eylem hakkını kullanarak yapan üyelerimizi duymuyor, dahası işkenceyle gözaltına alıyor.

"Bu gerçek böyle olduğu için fiili mücadele hattımızdan taviz vermeyerek kendi yasalarımızı bu mücadele içinde patronlara kabul ettirerek yolumuzu yürümeye devam edeceğiz.

"Tüm işçi ve emekçileri, duyarlı toplumsal kesimleri direnişimizi desteklemeye, dayanışmayı büyütmeye davet ediyoruz.

"Adem Çelik işçisinin kazanması tüm işçi sınıfının kazanmasıdır. Hakkını isteyen işçinin işkenceye uğramasına seyirci kalmak yarın çok daha büyük saldırıların önünü açmaktır. Seyirci kalmayın."