24 Kasım 2024 Pazar

16 Mart Beyazıt katliamı unutulmadı

16 Mart 1978'de İstanbul Üniversitesi Merkez Binası'ndan toplu halde çıkan devrimci, antifaşist öğrencilerin üzerine atılan bomba ve ardından gerçekleşen silahlı saldırı sonucunda 7 öğrenci faşistler tarafından katledildi ve onlarcası yaralandı. 16 Mart Beyazıt katliamının üzerinden 40 yıl geçmesine rağmen katliamın sorumluları cezalandırılmadı.
16 Mart 1978'de İstanbul Üniversitesi Merkez Binası'ndan toplu halde çıkan öğrencilerin üzerine atılan bomba ve ardından gerçekleşen silahlı saldırı sonucunda 7 öğrencinin ölümünün onlarcasının da yaralanmasının üzerinden 40 yıl geçti.
 
16 Mart 1978 günü İstanbul Üniversitesi'nden öğle üzeri saat 13.20 sularında saldırı tehdidine karşı toplu çıkış yapan Hukuk ve İktisat Fakültesi öğrencilerinini üzerine Beyazıt yönünde koşan daha sonra adının Zülküf İsot olduğu öğrenilen kişi "Kahrolsun komünistler" diye bağırarak bomba attı. Patlayan bombanın hemen ardından da öğrencilerin üzerine yaylım ateşi açıldı. O gün üniversite kapısında 5 devrimci öğrenci yaşamını yitirirken, daha sonraki günlerde 2 öğrencinin daha hayatını kaybetmesi üzerine ölü sayısı 7'ye çıktı.
 
DİSK, 2 GÜN İŞ BIRAKARAK 'FAŞİZME İHTAR' EYLEMİ YAPTI
 
Yaşanan saldırıda Hatice Özen, Cemil Sönmez, Baki Ekiz, Turan Ören, Abdullah Şimşek, Hamit Akıl ve Murat Kurt isimli devrimci öğrenci hayatını kaybederken, 41 öğrenci de yaralandı. Öğrencilerin üniversiteyi işgal etmesi üzerine İstanbul Üniversite Senatosu, okulu süresiz kapattı. Devrimci öğrencilere dönük kontrgerilla saldırısı geniş toplumsal kesimlerin öfkesine yol açtı. Halk ve öğrenci gençliğin katliamda şehit düşen devrimcilerin cenazesine kitlesel katılarak faşizme karşı görkemli bir tören gerçekleştirdi. Katliamdan sonra DİSK, 2 gün süreyle 2 saat iş bırakarak "faşizme karşı" ihtar eylemi gerçekleştirdi.
 
KATLİAMIN ÖRGÜTLEYİCİLERİ AÇIĞA ÇIKARILMADI
 
Katliamdan sonra faşist katliam şebekesi Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanı Orhan Çakıroğlu, o dönem Ülkü Ocakları'nda görevli Mehmet Gül, dönemin MHP İstanbul İl Başkanı Kazım Ayaydın ve Ahmet Hamdi Aksoy gözaltına alındı. Sanıklardan Sıddık Polat ise Elazığ'da yakalandı. 1978 yılında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. 17 kişi hakkında takipsizlik kararı verilirken, diğer sanıklar hakkında 'idam' istemiyle İstanbul 1 No'lu Sıkıyönetim Mahkemesi'nde dava açıldı. 15 ay süren yargılama sonunda, Polat 11 yıl hapis cezasına mahkûm edilirken, diğer sanıklar delil yetersizliğinden beraat etti. Askeri Yargıtay'ın 5 Ekim 1982 tarihli kararından sonra Polat da beraat etti.
 
KATLİAM ZAMAN AŞIMINA UĞRATILDI 17 YIL SONRA DAVA YENİDEN AÇILDI
 
İstanbul 6. Ceza Mahkemesinin 20 Ekim 2008'de dava için aldığı zaman aşımı kararı, Mart 2010'da Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından onandı. Böylece, yedi kişinin ölümü onlarca kişinin yaralanmasına yol açan, örgütlü ve planlı bir biçimde gerçekleştirildiğine dair çok sayıda kanıt bulunan 16 Mart katliamı tarihin tozlu raflarına terk edildi. 16 Mart Beyazıt katliamının hesabı sorulmadı. Katliam Gazi/Ümraniye, Sivas, Maraş, Çorum, Roboski, Suruç, Ankara katliamları gibi adalet bekliyor.