Ziya Ulusoy yazdı | Faşizme ve savaşa karşı

İşçi sınıfı ve ezilenlerin kitlesel mücadelesi gerillanın kahramanca direnişiyle kol kola, faşizmin savaşını da rejimin kendisini de püskürtecek, faşizmi yenilgiye götüren yolu, gerilla direnişiyle kol kola açacaktır.

Garê bozgunundan çok geçmeden, Erdoğan-Bahçeli, yeniden Medya Savunma Alanları'ndan Metîna, Avaşîn ve Zap'a savaş açtı. Yeniden savaş uçakları ağır bombardımanlar gerçekleştirir, savaş helikopterleri saldırıya eşlik ederken, zafer sarhoşluğu naraları bu kez eksik.

Garê benzeri bozgun olursa savaş destekçileri arasında moral bozukluğu olmasın diye!

Fakat bu durum, Erdoğan-Bahçeli Kürt özgürlük mücadelesine karşı faşizminin "bitmeyen" savaş ve işgaller stratejisini değiştirmiyor.

Faşist diktatörlük "Sri Lanka modeli"ni kanla ve savaşla sürekli deniyor.

Faşizm Kürdistan devrimine karşı, yeniden yeniden saldırıyla, "Sri Lanka modeli" işgal ve savaş seferleriyle, Kürt halkının umudunu kırmak istiyor. Bu yolla halk direnişi gibi temel mücadele imkanını zayıflatmak, Kuzey Kürdistan ve Türkiye metropollerindeki Kürt halk kitlesini mücadeleden düşürmeyi hesap ediyor.

Erdoğan-Bahçeli Kürtlere karşı savaşı, kitle desteğinde şovenizmi sürekli tazelemenin ve korumanın aracı olarak da kullanıyor. Burjuva muhalefeti ise Kürt düşmanlığıyla arkasına bağlıyor.

Kürtlere savaş, işçi sınıfı ve Türk yoksullarına Erdoğan-Bahçeli faşizmini dayatmanın temel aracı.

Erdoğan-Bahçeli, "bölücülüğe karşı" savaşla, Batı'da yasakçı, tasfiyeci, militarist, zindancı saldırganlığını tırmandırıyor. Faşizm savaş demektir ve savaştan beslenir gerçeğini, Hitler-Mussolini gibi Erdoğan da yaşatıyor.

Erdoğan savaş/ölüm sanayini geliştirmekle övünüyor. Bu yolla aynı zamanda damat-dünür-yandaş kliğe milyar dolarlar kazandırıyor. Virüsten yoksul halkı kırarken savaşa ve ölüm sanayine milyarlar akıtıyor.

Erdoğan, ABD'den icazet ve destek alıyor. AB'den de... Erdoğan'ın yeniden Batı'ya bağlılığının ilanı bu savaşa emperyalist desteği tazeliyor. Emperyalist ve faşistler zaman zaman it dalaşına girse de Kürdistan devrimine karşı savaşta birleşiyor.

KDP yönetimi bu savaşta işgalci Erdoğan'a destek vererek Başûr kazanımının bitirmeye gidiyor. KDP'nin burjuva klik çıkarı ve Erdoğan ile sömürücü ortaklığı, Kürdistan ulusal özgürlüğüne ve kazanımlarına karşı ortak saldırganlığı besliyor. Başûr onlarca sömürgeci askeri üssün işgali altında, bunlar kalıcı. Dahası Şengal-Kerkük-Musul'u ele geçirmenin de aracı.

Fakat Başûr halkı, Saddam diktatörlüğünden kurtulduktan sonra KDP yönetimi eliyle bu kez Türk burjuva sömürgeciliğinin boyunduruğuna girmeyi kabullenmeyecek, Kürdistan devriminin öncülerinin imhasına Başûr'un yataklık etmesine karşı çıkacaktır.

Faşist rejimin sürekli savaş saldırlarına, ölüm kusan bombardımanlarına karşı gerilla kahramanca direniyor. Garê'de olduğu gibi Metîna'da, Avaşîn'de, Zap'ta da işgalcilere ağır kayıplar verdiriyor.

Fakat eğer savaş Batı'dan kitle desteğiyle devam edebiliyorsa rejim, Kürdistan devrimine sürekli savaşıyla, faşizmi sürekli kılıyorsa, aşil topuğu, Türkiye metropolleri ve Bakur kentlerindedir.

İşçi sınıfı ve ezilenlerin kitlesel mücadelesi gerillanın kahramanca direnişiyle kol kola, faşizmin savaşını da rejimin kendisini de püskürtecek, faşizmi yenilgiye götüren yolu, gerilla direnişiyle kol kola açacaktır.

1 Mayıs'ta faşizmin yasaklarını kıran mücadele, işyerlerinde, semtlerde, okullarda, alanlarda hak ve özgürlükler için eylemlerle, kitle çalışmasıyla, örgütlenmeyle süreklileştirilmeli. Eğer işçi sendikal hak için mücadeleye çıkıyorsa bir sözü ve şiarı da faşizme ve savaşa karşı olmalı. Öğrenciler, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri gibi akademik demokratik hakları için mücadele etmeli, onlar gibi bir sözü de faşizme ve savaşa karşı olmalıdır. Kadınlar, İstanbul Sözleşmesi için cins özgürlüğü amacıyla hakları için, kadın cinayetlerini durdurmak için mücadele ederlerken bir şiarı da faşizmin savaşına karşı olmalıdır.

İşçi sınıfı ve ezilenler Kolombiya halkının onurlu başkaldırısını örnek almalı. Ne kadar zalim olursa olsun Kolombiya narko faşizmine karşı milyonlar harekete geçtiyse, Türkiye'de de mücadele Erdoğan faşizminin zalimliğine karşı büyütülebilir, büyütülmeli, faşizmi ve savaşı yenilgiye götürmelidir.