22 Aralık 2024 Pazar

Ziya Ulusoy yazdı | Erdoğan-Esad anlaşması ihtimali

Esad'ın da Rusya'nın da birinci şartı Suriye işgalini sona erdirmesi ve on binlerce çeteyi geri çekmesi yönünde. Erdoğan faşizmi emrindeki güçleri Suriye'de kurulacağı olası yeni rejim içinde etkili kılmaya çalışıyor. Bu, Esad'ın pek kabul edeceği bir politika değil. İşçi sınıfı ve ezilenler ve bölge emekçilerinin politikası, Erdoğan faşizminin yayılmacılığına da bombardımanlarla halkı ve devrimin seçkin kadrolarını yok etmesine de Rojava devrimi güçlerini yok etmek üzerine Esad'la yeni bir savaşçı gerici anlaşma olasılığına karşı da mücadele olmalı.

Tahran ve Soçi görüşmelerinden sonra, Erdoğan faşizmi Suriye rejimiyle görüşebileceği haberlerini yayıyor.

Her iki rejimin çıkarcı anlaşması mümkün mü?

Soçi görüşmesinde Putin'in ‘Suriye rejimiyle anlaşarak sorunu halletmeye çalış' içeriğindeki söylemi Erdoğan faşizmini Esad rejimiyle anlaştırabilecek bir baskıya dönüşür mü?

Bunun gibi birçok soru hemen akla geliyor.

Erdoğan'ın görüşebileceği haberleri sadece Soçi'den sonraya denk gelmedi. QSD'nin Esad rejimiyle, Erdoğan'ın yeni işgal hazırlığına karşı sınırlarda ortak askeri düzenleme yaptığı ana da denk geldi.

Güncel olarak Erdoğan faşizmi, bu anlaşmayı bozmak için Esad rejimiyle görüşme yolunu açmaya girişiyor. Fakat Kobanê çevresindeki Suriye askerlerini de vuruyor. Askeri tehditle anlaşma yolunu mu açıyor?

11 yıllık Suriye gerici iç savaşının suçlularının başında Erdoğan geliyor. Artı, Rojava ve Kuzey Suriye'de İdlib'den Serêkaniyê'ye uzanan bölgeyi işgali altında tutuyor ve yönetiyor. Suriye'deki politik islamcı çetelerin bir bölümünü emrinde savaştırıyor. Bir bölümünü ise koruması altında tutuyor. İşgali genişleteceği tehdidini ve bombardımanlarını sürekli kılıyor.

Bu durum, her şeyden önce Esad rejimi açısından görüşmeler yapsa bile, anlaşmanın birinci şartı olarak işgalin sona erdirilmesi önerisini yapmasına yol açıyor.

Esad'ın hamisi Rusya Erdoğan rejimiyle geçmişte bazı askeri anlaşmalar yaptı.

Halep'i geri almak ve Dera'daki çeteleri İdlib ve işgal altındaki diğer bölgelere çekmek üzerine anlaşmıştı. Karşılığında Türkiye'nin Efrîn'i işgaline izin verdi. Fakat sıra M4 karayolundan çekilmeye gelince Erdoğan İdlib'deki askeri üsleri pekiştirmeyi denedi, yanıtını aldı. Ama bu kez de Minbic, Til Temir ve Ayn İsa'ya yönelik yeni bir işgali gerçekleştirmeye girişti.

Rusya ve Suriye, işgalci Erdoğan'ın Rojava devrimci güçlerini vurmasına, QSD'yi kendilerine muhtaç bırakacağı taktiğiyle sessiz kaldılar, hatta izin verdiler. Yine de Esad rejimi Türk işgalini siyaseten kabul edilemez olarak niteledi.

Ayrıca Erdoğan faşizminin himayesindeki güçleri Esad rejimiyle uzlaştırma çabası Esad rejimi açısından da kabul edilebilir değil. Çünkü bir bölümü Türkiye'nin doğrudan emri altında. Nusra ve diğer bazıları ise, uzlaşma olasılığını protesto ederlerken yansıdığı gibi Esad rejimiyle uzlaşmaya yanaşmayacak güçler. Esad'ın bu güçleri rejim bünyesine alabilmesi çok düşük bir olasılık.

Putin Ukrayna savaşının ve ambargonun yol açtığı zor durumu hafifletmek için şimdi Erdoğan'la bazı anlaşmalara girişiyor. Karşılığında Suriye rejimiyle anlaşarak Rojava devrim güçlerine karşı saldırmayı öneriyor. Bu yönde Esad'a da baskı yapabilir, muhtemelen yapıyor da.

Ancak Esad'ın da Rusya'nın da birinci şartı Suriye işgalini sona erdirmesi ve on binlerce çeteyi geri çekmesi yönünde.

Erdoğan faşizmi emrindeki güçleri Suriye'de kurulacağı olası yeni rejim içinde etkili kılmaya çalışıyor. Bu, Esad'ın pek kabul edeceği bir politika değil.

Karşıdevrimci ortak karakterleri Esad ve müttefiklerinin Erdoğan'la anlaşmalarını olanaklı kılsa da, geçen süreçte yaşananlar ve mevcut öncelikleri anlaşmalarını pek olanaklı kılmıyor.

Tahran da son görüşmede işgalin genişletilmesine karşı olduğunu dile getirdi.

Öte yandan ABD ve İsrail'in Esad rejimini güçsüz bırakma politikası, Erdoğan rejimi üzerinde Esad'la anlaşmada geri çekici rolü de hesaba katılmalı.

Erdoğan faşizmi, Medya Savunma Alanları'nda kimyasal savaşında hedefine ulaşamayınca Rojava'da işgali genişletmeyi gündeme getirmişti. Savaş naraları atıp askeri hazırlığını yaparken "izin" alamayınca, yeni manevra olarak Esad'la anlaşmayı sahneye sürüyor. Aynı zamanda içte "Suriyeli mültecileri geri gönderecek yol" propagandası için kullanacağı görülüyor.

Fakat Rojava devrimi güçlerini yok etmek için, u dönüşü yaparak Esad'la anlaşmayı istese de bu koşullarda gerçekleşmeyeceği görülüyor.

İşçi sınıfı ve ezilenler ve bölge emekçilerinin politikası, Erdoğan faşizminin yayılmacılığına da bombardımanlarla halkı ve devrimin seçkin kadrolarını yok etmesine de Rojava devrimi güçlerini yok etmek üzerine Esad'la yeni bir savaşçı gerici anlaşma olasılığına karşı da mücadele olmalı.