7 Mayıs 2024 Salı

Zırhlı aracın çarptığı Can'ın cenazesi toprağa verildi

Diyarbakır'da çevik kuvvet polislerine ait zırhlı otobüsün çarpması sonucu yaşamını yitiren İnşaat Mühendisi Cihan Can, Yeniköy Mezarlığı'nda toprağa verildi. Aile oğullarını kusurlu gösteren tutanağı imzalamadığı öğrenildi.

Diyarbakır'da 20 Kasım 2018'den bu yana Halkların Demokratik Partisi (HDP) İl Örgütü binasını abluka altına alan çevik kuvvet polislerine ait zırhlı otobüsün parti binasının bulunduğu sokağın başında dün akşam saatlerinde karşıdan karşıya geçmeye çalışırken çarptığı İnşaat Mühendisi Cihan Can (33) yaşamını yitirdi. Polis tarafından özel bir hastaneye kaldırılan Can'ın cenazesi, daha sonra otopsi işlemleri yapılmak üzere Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı.

Mezapotamya Ajans'ın aktardığına göre ailesi, hastaneden gece saat 01.00'da aldıkları Cihan Can'ın cenazesini sabah erken saatlerde Yeniköy Mezarlığı'nda toprağa verdi. Çocuklarını toprağa veren aile, Bağlar ilçesindeki Hevedanlılar Yas Evi'nde taziyeleri kabul etmeye başladı.

MOBESE GÖRÜNTÜSÜ ORTAYA ÇIKMIŞTI
Mobese görüntülerine yansıyan olayda Turgut Özal Bulvarı üzerinden HDP İl Örgütü binası önüne doğru seyir halinde olan çevik kuvvet aracının karşıdan karşıya geçmeye çalışan Can'a çarptığı görülüyor. Çarpmanın etkisiyle Can yere düşerken, zırhlı otobüsün Can'ın üzerinden geçip ilerledikten sonra durabildiği fark ediliyor.

AİLE CİHAN CAN'IN 'KUSURLU' GÖSTERİLDİĞİ TUTANAĞI İMZALAMADI 
Can'ın yaşamını yitirdiği çarpma sonrası Olay Yeri İnceleme ve trafik ekipleri tarafından olay yerinde incelemelerde bulunuldu. Yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan tutanakta hem sürücü hem de hayatını kaybeden Cihan Can "kusurlu" olarak gösterildi. 
 
Bu yönde hazırlanan rapor, kaza sonrası çocuklarının kaldırıldığı Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi morgu önünde cenazelerini almak için bekleyen Can ailesi fertlerine imzalatılmak istendi. Ancak çocuklarının "kusurlu" olarak gösterildiği rapora itiraz eden aile, hazırlanan tutanağı imzalamadı. Bunun üzerine polis ekiplerinin tutanağı aileye imzalatamadan hastaneden ayrılmak zorunda kaldığı belirtildi.

HDP BİNASINDA DEVAM EDEN ABLUKA
HDP Diyarbakır İl Örgütü binası, İmralı tecridine karşı DTK Eşbaşkanı Leyla Güven'in 8 Kasım 2018'de başlattığı açlık grevi eylemi ardından 20 Kasım 2018'den bu yana polis ablukası altında bulunuyor. Açlık grevinin sonlandırılması ardından bu kez 3 Eylül'den bu yana çocuklarının dağa gönderildiğini iddia eden ailelerin parti binası önünde oturma eylemi başlatmasıyla birlikte polis ablukası artırılarak sürdürülüyor.

NİYE SADECE BURADA YAŞANIYOR?
Yaşanan zırhlı araç çarpmaların kaza olarak görmenin mümkün olmadığını vurgulayan TİHV Diyarbakır Temsilcisi Yavuz, "Kaza öngörülemeyen bir şeydir. Zırhlı araçların gerekli tekniğe sahip olmayan kişilerce kullandırılması, bir iradeyle hareket edildiğinin göstergesidir. Çarpma önemli değil ne olursa olsun anlayışı var. Aracı kullananlar da herhangi bir cezai yaptırımla karşı karşıya kalmıyorsa bu sonuçlar ortaya çıkacaktır. Zırhlı araç kullanan herkes bu umarsızlıkla hareket edecektir" şeklinde konuştu. 
 
Yavuz, "Yaşanan ölümler taksirle değil, olası kastla yaşanıyor. Ölüm öngörülüyor ama umursanmıyor. Niye bunlar sadece burada yaşanıyor. Çünkü bu halk hiçbir zaman umursanmıyor" diye kaydetti.