18 Mayıs 2024 Cumartesi

YS: Bankaların ve şirketlerin Avrupasına karşı mücadeleye

26 Mayıs'ta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerine ilişkin açıklama yapan Young Struggle, gençleri ve halkları bankaların ve şirketlerin Avrupasına karşı mücadeleye çağırdı.
Young Struggle (YS) Almanya, 26 Mayıs'ta düzenlenecek Avrupa Parlamentosu seçimlerine ilişkin açıklama yaptı.  
 
Açıklamada "Bu defa AB'yi seçimler bunalımlı bir süreçte yakaladı. Üye ülkelerde Birliğin geleceği hakkında perspektifsizlik hâkim, ulus devletçi gericiler ulusal sınırları yeniden yükseltmek istiyorlar ve Birliğin iki öncü emperyalisti, Almanya ve Fransa arasındaki ilişki gerilimli" denildi.
 
Burjuva partilerin hep bir ağızdan "Bu bizim Birliğimiz ve onu savunmalıyız" dediğini kaydeden YS, "Ama kime karşı" diye sordu. 
 
Açıklamada şunlar kaydedildi: "Avrupa Birliği, yunan işçilerinin, İspanyol öğrencilerinin, Polonyalı ve İrlandalı kadınların ve Katalonya ulusunun birliği değil. Çok söylendiği gibi halkların arasındaki dayanışmayı güçlendiren bir 'Değerler Birliği' değil.
 
AB süreci boyunca bu birlik Alman işçileriyle Yunan işçilerini birbirlerine yakınlaştırdı mı? Hayır. Tam tersine 2007/2008 Krizinin yükünü Troyka terörüyle Yunan işçilerinin omuzlarına yükleyerek Alman işçilerini onlara karşı kışkırttılar.
 
AB Bankaların ve Şirketlerin birliğidir. Ve en çok da Alman ve Fransız tekellerinin dünyada bir rekabet gücü oluşturma aracıdır."
 
Hristiyan Demokrat Parti (CDU) ve Hür Demokrat Parti'nin (FDP) 70'li yılların seçim afişlerini kullandığına dikkat çeken YS, " 'Özgürlük ya da Sosyalizm' sloganı, bugün içinde bulunduğumuz krizin nedeni olan neoliberal politikalarını daha da şiddetlenerek sürdürmek anlamına geliyor. Söz konusu özgürlük, kiraları istedikleri kadar arttıran ve doğayı kârları uğruna yağmalayan tekellerin ve spekülasyoncuların özgürlüğüdür" dedi.
 
Özgürlüğün AB ile birlikte kazanılamayacağını kaydeden YS, Avrupa halkalarını, ulus devletçiliğe geri dönmek yerine, federatif bir sistemde barış içerisinde bir arada yaşam için mücadeleye çağırdı.
 
Gençleri ve halkları, gerici faşist partilerin seçime girmesini engellemeye, mücadeleye çağıran YS, " 'klasik' faşist ve yeni faşist parti'lerin yanı sıra Yenilik ve Adalet Birliği de (BİG-Parti) bu kapsamda ele alınmalıdır" dedi.
 
'Adalet', 'Demokrasi', 'Barış' ve 'ırkçılık karşıtı' söylemlerde bulunsa da aslında BİG-Parti'nin; MİT, Türkiye Dışişleri Bakanlığı ve DİTİB ile Avrupalı-Türk Demokratlar Birliği (UETD) gibi 'sivil-resmi' kurumların koordinasyonunda kurulan bir parti olduğuna dikkat çeken YS, "BİG-Parti'nin gayri resmi başkanı Erdoğan'dır ve Türk Konsoloslukları gayri resmi parti bürolarıdırlar. Dolayısıyla BİG-Parti en az AfD, NPD ve Sağ Parti kadar faşisttir" diye kaydetti.