Uca'dan iktidara: Kadınlar hiçbir baskıya boyun eğmeyecek

Artan kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete karşı Meclis Genel kurulunda gündem dışı söz alan HDP Milletvetkili Uca, iktidarın kadın düşmanı politikalarına karşı mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca, artan kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete ilişkin Meclis Genel kurulunda gündem dışı söz aldı. 

Yıl başından buy ana 338 kadının katledildiğini hatırlatan Uca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın, her fırsatta Kadına yönelik şiddetle mücadeleyi sıfır
toleransla yürüttüklerini söylediğine dikkat çekti ve şöyle devam etti: "Bu nasıl bir mücadele diye sormak istiyorum. Neredeyse her gün bir kadın erkek şiddeti sonucu hayatını kaybediyor. Cezasızlık politikaları nedeniyle şiddet failleri serbestçe dolaşıp, çekinmeden kadınları katledebiliyorlar. Yasalar etkin uygulanmayıp, İstanbul Sözleşmesinden çekilerek, kadınlar erkek şiddetine karşı tamamen korunmasız bırakılıyor. Hatta bu sözleşmeden bahseden kadınlar hedef gösteriliyor. Şiddete, cinayetlere, sömürüye karşı mücadele veren kadınlar ise devlet şiddetiyle yüz yüze kalıyor."

Son bir yılda gerçekleştirilen kadın eylemlerine yönelik polis saldırılarında kadınların işkenceyle gözaltına alındığını, haklarında dava açıldığını kaydeden Uca, kadına yönelik he türlü şiddet artarken iktidarın kadın kurumlarını kapatarak ve kadın mücadelesi yürüten aktivistleri tutsak ederek bu saldırı politikalarına devam etmeyi planladığını dile getirdi.

TJA Dönem Sözcüsü Ayşe Gökkan'a verilen 30 yılı hatırlatan Uca, iktidarın mücadelesinin kadınlara karşı değil kadınları katledenlere karşı olması gerektiğini vurguladı. 

Uca, konuşmasına şöyle devam etti: "Kadına yönelik şiddetin artmasında etkili olan yanlış politikalar, Türkiye ile de sınırlı kalmıyor. Kuzey ve Doğu Suriye'de desteklediğiniz selefi örgütler kadınlara karşı insanlık suçunu her geçen gün artırıyor. Yüzlerce Afrinli kadın ve kız çocuğu, kaçırıldı, köle pazarlarında satıldı, tacize, tecavüze maruz kaldı. Hala yüzlerce kadının akıbeti belli değil. 2014'te Şengal'de DAİŞ eliyle başlatılan kadın kırımı, bugün Afrin'de sürüyor. Türkiye'nin başkentinde ikamet eden DAİŞ çetelerinin evlerinden köle olarak kaçırılan Êzidî kadınlar, kız çocukları çıkıyor. Bu çetelerin Ankara'nın göbeğinde nasıl bu kadar rahat dolaştıklarını bilmiyoruz. Çünkü İçişleri Bakanı bununla ilgili hiçbir sorumuza, önergemize cevap vermiyor.

Afganistanlı kadınlar, sizin VIP salonlarında karşıladığınız Taliban rejiminin kırımına, tacizine, tecavüzüne maruz kalıyorlar. Afganistan'ın direngen kadınları bu zulme karşı Kürt Kadın Hareketinin mücadelesinden ilham alıyor, sizin ilhamınız ise Taliban'ın yönetimi.

Hapis, sömürü ve kadını koruyan her şeye karşı durmaktan başka bir politikanız yok. Biz dünyadaki bütün kadınlar olarak, Rojava'da, Şengal'de, Afganistan'da, dünyanın neresinde olursa olsun, kadını yok etmeye çalışan erkek zihniyetine, şiddetine karşı öz savunma hakkını kullanan, direnen kadınların yanında olacağız.Dünyanın her yerinden birlikte bu zulme dur diyeceğiz. Tüm kadınları şiddete, cinayetlere, kadın kırımına dur demeye davet ediyorum. Kazanımlarımızı erkek adalete, erkek siyasete kurban etmeyeceğiz. Şunu unutmayın; Kadınlar hiçbir baskıya boyun eğmeyecek ve var olma mücadelelerinden asla vazgeçmeyecek."