Tutsak HDP'lilerin hücre baskınlarında 'kovuşturmaya yer yok' kararı çıktı
Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesi'nde tutsak edilen HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP'li vekiller ve eski belediye eşbaşkanlarının hücrelerine, Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararıyla 27 Kasım günü yapılan baskının ardından başlatılan soruşturmada, 'kovuşturmaya yer yoktur" kararı çıktı.
Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesi'nde HDP'li kadın siyasetçilerin hücreleri Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararıyla 27 Kasım 2020 tarihinde basılmış, aralarında şiirler ve savunma notlarının da bulunduğu bütün el yazılarına el konulmuştu.
2017 yılında başlatılan 'KCK cezaevi yapılanması' adı altındaki uydurma soruşturmaya dayandırılan hücre baskınlarının ardından Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP milletvekilleri Aysel Tuğluk, Çağlar Demirel, Gülser Yıldırım, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Dersim Belediyesi eski Eşbaşkanı Edibe Şahin hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi.
Kararda şu ifadelere yer verildi: "Soruşturma safhasında şüphelilerin Kandıra Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda halen kalmakta oldukları koğuş ve odalarında 27/11/2020 tarihinde arama yapıldığı, arama sırasında şüphelilere ait olduğu tespit edilen dokümana el konulduğu, bahsi geçen bu dokümanlarda yapılan incelemelerde herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
"Şüpheliler hakkında yeterli delil bulunmadığından kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi."
TUTSAKLARIN HÜCRELERİ MAHKEME KARARIYLA BASILMIŞTI
Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararıyla HDP'li siyasetçilerin hücrelerinin yanı sıra Kandıra 1 ve 2 Nolu F Tipi hapishanelerindeki çok sayıda tutsağın hücresi gardiyanlar tarafından basılmıştı. Aralamalar mahkeme kararı tebliğ edilmeden yasadışı bir şekilde yapılmış, gardiyanlar, kitap notları ve mahkeme dosyasına ilişkin notların olduğu el yazılarına mahkeme kararıyla el koymuştu.
HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, pandemi bahanesiyle açık görüşlerin yaptırılmadığı dönemde gardiyanların saatlerce hücrelerinde kalmasına tepki göstermiş, mahkemelerin hukuksuz, mantığa aykırı, usulsüz uygulamalarına bir yenisinin eklendiğini söylemişti. Yüksekdağ, "Gardiyanlar salgın koşullarında saatlerce hücremizde kaldı. Kitap notları, mahkeme evrakları ve notlarına el koydular" açıklamasında bulunmuştu.
Soruşturma dosyasında uzun süre gizlilik uygulanarak tutsakların avukatlarına bilgi verilmezken, aynı dönemde farklı hapishanelerde de benzer gerekçelerle tutsakların hücrelerine baskın yapılmış ve farklı kentlerde avukatlar gözaltına alınmıştı.