Türkoğlu: 25 Kasım'da şiddetin karşısında eşitlik ve özgürlük için bir aradayız

DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Türkoğlu, 25 Kasım'da "Şiddetin karşısında eşitlik ve özgürlük için bir aradayız" şiarıyla alanlara çıkacaklarını duyurdu. 25 Kasım'a kadar yürütecekleri çalışmalara ilişkin bilgi veren Türkoğlu, kamuoyuna sızdırılan 11. Yargı Paketi'yle LGBTİ+'ların hedef alındığını, nefret suçunun körüklendiğini söyledi, "Farklı cinsel yönelimlere, cinsiyet kimliklerine yönelik alenen yapılan saldırılara ve hak ihlallerine karşı ortak mücadeleyi dün olduğu gibi bugün de büyütmeye devam edeceğiz" dedi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, güncel gelişmeler ve yaklaşan 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'ne ilişkin partisinin genel merkezinde açıklama yaptı.

'SELAM OLSUN KOBANÊ DİRENİŞİNİN ÖNCÜSÜ KADINLARA'
Kadın Meclisi ve Kadın Koordinasyonu toplantılarını yaptıkları bilgisini veren Türkoğlu, konuşmasına dünya halklarının, kadınların, gençlerin özgürlük ve eşitlik mücadelesine umut ve ışık olan Kobanê direnişini 11. yılında selamlayarak başladı. "Selam olsun Rojava Devriminin mayası olan bu direnişin öncüsü kadınlara! Selam olsun dünyanın dört bir tarafından gelerek Kobanêli kadınlarla dayanışma içinde enternasyonal kadın mücadelesini büyütenlere! Selam olsun tüm devrimci kadınlara! Kader Ortakaya şahsında bu uğurda yaşamını yitiren tüm kadınları saygıyla anıyorum" diyen Türkoğlu, onların anıları ve mücadelelerinin yollarını aydınlattığını söyledi.

DEM Parti Kadın Meclisi'nin Öcalan'ın çağrısının toplumsallaşması için evler, mahalleler, sokaklar, kadın kurumları, inanç grupları, kitle örgütleri, barolar, siyasi partilerin kadın yapılarıyla buluşmalar örgütlediğini kaydeden Türkoğlu, kadınlar olarak onurlu barıştaki ısrarlarını yinelediklerini söyledi.

Mecliste tezkereler ve savaş eksenli bütçelerin konuşulmaması gerektiğini, Abdullah Öcalan'ın özgür ve eşit bir şekilde çalışabileceği koşulların oluşturulmasının konuşulması gerektiğini kaydeden Türkoğlu, kadınların iradesini gasp eden kayyım uygulamalarına son verilmesini sağlayacak, KHK mağduru kadınların ve gençlerin haklarının teslim edilmesini garanti altına alacak düzenlemelerin yapılmasını istedi. Sincan Kadın Hapishanesindeki 24 siyasi kadın tutsağın infazlarının yakıldığını, tahliyelerinin engellendiğini hatırlatarak, "Sincan Kadın ,Cezaevi Gözlem Kurulu hakkında derhal işlem başlatılmalıdır. Bu uygulamalar son bulana dek bizler bunu hatırlatacak, bunun için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz" dedi.

'LGBTİ+'LARI HEDEF ALAN SALDIRILARA KARŞI ORTAK MÜCADELEYİ BÜYÜTMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
"Kadınlar ve halklar, demokratikleşmenin ve barışın inşasının yol haritalarını siyasetçilerden ve yöneticilerden beklerken, '11. Yargı Paketi' diye kamuoyuna sızdırılan bir taslak paket var. Toplumun gerçekliğinden ve kadınların taleplerinden bağımsız, ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı, kapalı kapılar ardında hazırlanan hiçbir düzenleme bu ülkenin barışına hizmet etmez" diyen Türkoğlu, 11. Yargı Paketi'nin tekçi, cinsiyetçi, ırkçı, LGBTİ+'ları hedef alan, nefret suçlarını körükleyen bir düzenleme olduğunu vurguladı. Türkoğlu, "Farklı cinsel yönelimlere, cinsiyet kimliklerine yönelik alenen yapılan saldırılara ve hak ihlallerine karşı ortak mücadeleyi dün olduğu gibi bugün de büyütmeye devam edeceğiz" diye ekledi.

'KİŞİLERİN CİNSİYET UYUM SÜREÇLERİNE SAYGI DUYULMALI'
Cinsiyet uyum sürecine hangi yaşta, hangi koşullarda başlanabileceğini siyasi iktidarın değil hekimlerin, sağlık emekçilerinin söyleyebileceğini belirten Türkoğlu şöyle konuştu: "Siyasi iktidara düşen ise hekimlerin sözünü yasal düzenlemelerle hayata geçirmek; kişilerin cinsiyet uyum süreçlerine saygı duymak, tanımaktır. Nefret suçlarına karşı önlem almaktır. Bu yargı taslağında yer alan her bir cümle demokrasiye, eşitliğe, insan haklarına, farklılıklara tahammülsüzlüktür."

'ÇOCUĞU YETİŞKİNLER GİBİ CEZALANDIRARAK SORUNU ÇÖZEMEZSİNİZ'
11. Yargı Paketi'nde yer alan çocuklara verilecek cezaların artırılmasına dönük düzenlemeye de tepki gösteren Türkoğlu, "Suça sürüklenen çocukların çocuk indirimlerinden faydalanmasını engelleyecek düzenleme de hangi sonuçları doğuracağından bihaber yapılmış bir düzenlemedir. Çocukları suça sürükleyen nedenlerle mücadele etmek yerine, suçun kendisine odaklanmakla ve çocuğu yetişkinler gibi cezalandırmakla bu sorunun çözülemeyeceğini buradan vurguluyoruz. İşte tüm bunlardan hareketle siyasi iktidarı uyarıyoruz. Toplumsal barış ve demokratik bir toplum farklılıklarla bir arada, özgür ve eşit yaşamın inşasıdır. Bu tür düzenlemelerle toplumsal barışın sağlanamayacağı ortadadır" diye konuştu.

'EYLÜL AYINDA 19 KADIN ERKEKLER TARAFINDAN KATLEDİLDİ'
DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, kadın katliamlarının geldiği boyutu göstermek için Eylül ayında en az 19 kadının erkekler tarafından katledildiği, 25 kadının ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiği bilgisini paylaştı. Katledilen kadınlara ilişkin bilgileri de veren Türkoğlu, "Bizler defalarca söyledik. Cezasızlık politikaları, caydırıcı yasaların olmayışı kadın cinayetlerinin artmasına neden olmaktadır. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmek yerine bu sözleşmenin maddeleri uygulanıyor olsaydı, failler bu kadar cesur davranamayacaktı. Şüpheli olarak geçen, ama her biri failleri korunan kadın cinayetleridir aslında" dedi. Türkoğlu, şüpheli kadın ölümü olmadığını, bu ifadeyle kadın katliamlarının üstünün örtüldüğünü Necla Özmen'in katledilmesi hikayesiyle örneklendirdi. Necla Özmen'in evli olduğu erkeğin sistematik şiddetine maruz kaldığını, ablasına, "Bana bir şey olursa sorumlusu eşimdir, kayınpederimdir" dediğini aktaran Türkoğlu, Necla'nın evli olduğu erkeğin ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldığını söyledi. Türkoğlu, "Bu ülkede kadın cinayetlerinin ve şüpheli ölümlerin arkasındaki gerçek hikaye budur" dedi.

'ROJİN'İN FAİLLERİNİN KORUNMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ'
Rojin Kabaiş cinayetinini üstünün siyasi iktidara bağlı kurumların işbirliğiyle örtüldüğünü vurgulayan Türkoğlu, "İyi bilinsin ki Rojin'in faillerinin korunmasına, aklanmasına izin vermeyeceğiz. Kadın basın emekçilerini susturarak, hedef göstererek bu cinayetin üzerinin örtülmesine izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

Kadın yoksulluğu ve işsizliği verilerine de yer veren Türkoğlu, DİSK-AR'ın Ağustos 2025 raporuna göre geniş tanımlı kadın işsizliği oranının yüzde 39,4, yüzde 48,9 olan asgari ücret kapsamının kadınlarda yüzde 58,4'e çıktığını söyledi. Ortalama 2 milyon kadının asgari ücrete dahi erişemediğini söyleyen Türkoğlu, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifinin Meclis'e sunulduğunu hatırlatarak, bütçenin kadınlara ve çocuklara, bir arada özgür ve eşit yaşama değil, ranta, talana, sermayedara yönelik hazırlandığını vurguladı. Türkoğlu, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe talebini alanlarda, meydanlarda, sokaklarda, Meclis'te her yerde yükselteceklerini söyledi.

DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, 25 Kasım'a giderken yapacakları çalışmaları ilişkin de bilgi verdi. "Şiddetin karşısında eşitlik ve özgürlük için bir aradayız" gerçekleştirdikleri 25 Kasım çalışmaları kapsamında, 14 Kasım'da İzmir'de direnişteki kadın işçileri ziyaret ederek basın açıklaması düzenleyeceklerini, 17 Kasım'da "Kadın emeği ve yoksulluk" başlığı altında Kocaeli ve Antep'te kadın buluşmaları gerçekleştireceklerini, 18 Kasım'da kadın örgütlerinin katılımıyla Kadın Parlamento Grup toplantısı düzenleyeceklerini, Sincan ve Bakırköy hapishaneleri önünde basın açıklamaları yapacaklarını aktardı. Türkoğlu, 25 Kasım günü kayyuma, özel savaş politikalarına, genç kadınların yaşadığı şiddet biçimlerine karşı Hakkari'de final yürüyüşü düzenleyeceklerini bilgisini de paylaştı.