Türkiye işgal saldırısında büyük kayıplar verdi
Zap, Metîna ve Avaşîn bölgelerine yönelik işgal saldırısını değerlendiren Gazeteci Deniz Aydın,Türkiye'nin çok büyük kayıplar verdiğini söyledi.
AKP-MHP iktidarının KDP işbirliğiyle Federe Kürdistan Bölgesi'ne yönelik işgal saldırısı sürüyor. Zap, Metîna ve Avaşîn bölgelerine yönelik yoğun hava saldırılarıyla işgal devam ederken, KDP Kurojaro bölgesine askeri sevkiyat gerçekleştirdi. Şiddetli çatışmalarla başlayan operasyonda, Halk Savunma Güçleri'nin (HPG) yaptığı açıklamaya göre, ilk günde 28 asker yaşamını yitirdi, 2 helikopter ise darbelendi.
İşgal operasyonunu Federe Kürdistan Bölgesi'nde uzun yıllardır gazetecilik yapan Deniz Aydın, Mezopotamya Ajansı'ndan (MA) Emrullah Acar'a değerlendirdi.
'KIŞ BOYUNCA SALDIRI İÇİN HAZIRLIK YAPILDI'
23 Nisan 2021'de başlayan saldırıların bir yıldır durmadığını, 17 Nisan'da ise yoğunlaştığına dikkat çeken Aydın, "Saldırılar savaş uçaklarının bombardımanı ile sürdü. Bu saldırılar geçen sene başlatılan saldırılardan farklı olarak biraz daha iç bölgelere dönük oldu. Zap bölgesindeki Şikefta Birîndara, Kurojaro ve Çiyayê Reş alanları stratejik yerler. Geçen sene operasyon başladığında sınır hattında yoğunlaşmıştı, ancak şu an içe dönük yoğunlaşıyor. Aynı zamanda Şikefta Birîndara, Kurojaro ve Çiyayê Reş alanları bu denli bir saldırıya karşı PKK'lilerin hazır olduğu alanlardı. Şu an yaşanan direniş bunu gösteriyor. Kış boyunca bu alanlara dönük saldırılara karşı hazırlık yapıldığı biliniyor. Daha önce saldırıların 15 Nisan'da yapılacağına dair açıklamalar da yapılmıştı" dedi.
'TÜRKİYE'NİN ÇOK CİDDİ YATIRIMLARI OLDU'
Türkiye'nin yaklaşık bir yıldır sürdürdüğü operasyonda istediğini elde edemediğini vurgulayan Aydın, "Her ne kadar operasyon geçen sene başlamış olsa da saldırılar son 7 yıldır kesintisiz sürüyor. Türkiye'nin siyasi, ekonomik ve istihbarat açısından süren bu savaşa çok ciddi yatırımları oldu. Geçen sene Türkiye'nin bir tampon bölge oluşturma stratejisi vardı. Heftanîn ve Xakurkê'de yoğunlaşan bir savaş vardı. Zap, Metîna alanlarını da içine alan bir tampon bölge kurma arayışı, HPG ve YJA Star gerillalarının direnişi karşısında boşa çıkarıldı. Kapsamlı planlar yapılmıştı, saldırılar kesinlikle lokal operasyonlar değildi. Bir bütün olarak medya savunma alanlarının çevrelenmesi hedeflenmişti. Hazırlıklar vardı ama fiyasko oldu. Bu Türkiye'nin beklediği bir şey değildi" ifadelerini kullandı.
'3 AŞAMALI PLAN'
17 Nisan'da bölgeye dönük artan saldırıların arka penceresinde "Üç aşamalı bir plan" olduğunu dile getiren Aydın, "Birinci aşamada Bradost bölgesini tamamen PKK'den arındırmak. İkinci aşamada ise bu sürecin başlangıç aşaması olan Garê'de tümden bir kuşatma ve ele geçirme. Üçüncü aşamada ise Kandil'i tamamen çembere alarak, içinde yer alan alanları birbirinden koparmak. Bu planın hayata geçirilmesinde KDP bir piyon olarak kullanılıyor. Bu planı gerçekleştirmeye dönük yoğunlaştırılan saldırılar 4'üncü gününde sürerken, operasyona karşı büyük bir direnişin de sürdüğünü belirtmek gerek" dedi.
'KDP PROVOKASYON PEŞİNDE'
KDP'nin birçok bölgeye askeri güç yığdığını belirten Aydın, KDP'nin bir yıldır "Provokasyon" girişimlerinin devam ettiğini kaydetti. KDP'nin süren savaşta aktif rol oynadığının altını çizen Aydın, "Türkiye ile birlikte KDP ortak birimler oluşturdu. Savaş uçakları için istihbarat sağlıyor. Bölgeye birçok ajan yerleştirmiş durumda. Bir bütün olarak KDP savaşın merkezinde olmasa da verdiği destekler gözle görülüyor. KDP şu an birçok alana güç yığıyor" dedi.
'KDP TEŞHİR OLMUŞ DURUMDA'
The American Prospect isimli internet sitesinin Barzani ailesinin ABD'de biriktirdiği servet ve gayrimenkullerin dökümüne dair yayınladığı belgeleri hatırlatan Aydın, "KDP bölgede teşhir olmuş. Hem yolsuzluk hem de Türkiye'ye verdiği destek anlamında halk nezdinde bitmiş durumda. Bu son seçimlerde de ortaya çıktı. Halkın KDP'den bir beklentisi yok. Artık bir siyasi partiden çok Barzani ailesi var. KDP'ye karşı ciddi tepkiler var. Bu içine düştüğü durumdan kurtulmak için KDP'nin arayışları var. Irak Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterdi ama başarısız oldu. KDP'nin siyasi olarak karşılığı şu an tartışma konusu. Türkiye'nin Kürtlere dönük uyguladığı hak ihlallerini, KDP'de Başûr halkına uyguluyor. Çok ciddi baskı politikaları var. Halk KDP'nin ihanet içinde olduğunu belirtiyor. Halkın sorunlarından ziyade, işgal operasyonlarına destek vermesi bu tepkiyi büyütüyor" ifadelerini kullandı.
'HALKIN TEPKİLERİ FARKLI NOKTALARA EVRİLEBİLİR'
Devam eden operasyonlar nedeniyle yüzlerce köyün boşaltıldığını, bölgede yaşayan halkın sürgün edildiğini dile getiren Aydın, "Halk çok sinirli. Bağları bahçeleri talan edildi. Bombardımanda zarar gören çok insan oldu. KDP'nin bu insanları koruma adına bir girişimi olmadı. Halkta bu nefret duygusu oluşmasına neden oldu. Önümüzdeki süreçte bu büyük bir patlak verebilir. Yer yer halk tepkilerini dile getiriyor, ancak önümüzdeki günlerde bu tepkiler farklı noktalara evrilebilir. Daha önce Şêladizê'de yaşananların bir benzeri önümüzdeki günlerde yaşanabilir" diye konuştu.
'ŞENGAL SALDIRILAR İLE BAĞLANTILI'
Türkiye'nin saldırılarıyla eş zamanlı olarak Irak Ordusu'nun Şengal'e saldırdığına değinen Aydın, saldırıların birbiri ile bağlantılı olduğunu kaydetti. Irak Meclisi'nde Cumhurbaşkanı seçilememesinden kaynaklı bir kaos ortamı olduğunu belirten Aydın, "Şengal'e dönük saldırılara karşı tavır alacak bir hükümet yok şu anda. 6 aydır seçim yapıldı ama hükümet kurulamadı. Bunun yaratmış olduğu ciddi boşluklar var. Siyasi olarak değil bireyler üzerinden yürüyen projeler var. Bu projeler tutmuyor, hep yenileri deneniyor. Burada belirleyici olan halkın tutumudur. Takip ettiğimiz kadarıyla bu politikaların hiçbirinin tutmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim. Bir direniş çizgisi var ve bu çizginin başarıya ulaşacağını söyleyebiliriz" diye konuştu.
'AMAÇ SADECE PKK DEĞİL'
Türkiye'nin amacının sadece PKK ile savaşmak olmadığını belirten Aydın, "Şu an medya savunma alanlarında süren savaş, böyle devam etmesi durumunda şehirlere de sıçrar. Bu halkın güvenliğini tehlikeye atan saldırılar. Şu ana kadar Türkiye birçok üs kurdu. Türkiye kalıcı bir şekilde bölgeye yerleşiyor. Stratejik alanlarda karakollar kuruyor. Türkiye işgal ettiği hiçbir alandan çıkmadı. Birçok köy boşaltıldı ve o boşaltılan köylerde askeri üsler kuruldu. Suriye'den getirilen çetelerin bu bölgelere yerleştirileceğine dair ciddi iddialar var. Bu bir bütün olarak Irak'ın egemenliğini hedef alıyor. Bu saldırılar sadece medya savunma alanları ile bağlantılı değil" dedi.
'48 ASKER YAŞAMINI YİTİRDİ'
Aydın, yerel kaynaklardan 48 askerin yaşamını yitirdiğini teyit ettiklerini belirterek şöyle devam etti: "Bamernê'de seyyar hastaneler kurulmuş durumda. Bu hastanelere getirilen cenazeler var. Biz ölen asker sayısını yerelde bulunan kaynaklardan netleştirdik. Yaralıların sayısına dair ise net bir rakam yok, ancak çok sayıda olduğu belirtiliyor. Türkiye bu denli bir direniş beklemiyordu, ölü ve yaralılarını saklıyor. Werxelê'de Türkiye'nin çok sayıda kaybının olduğu belirtiliyor. Bu alana asker indirmek isteyen iki helikopterin darbelendiğini belirtiliyor. Yerel kaynaklar, bu alanda bir helikopterin düşürüldüğünü belirtirken, buna dair henüz HPG'den yana bir açıklama olmadı. Ciddi bir savaş var, Türkiye'nin de ciddi kayıpları oluyor."