6 Mayıs 2024 Pazartesi

'Türkiye ileri itme, Yunanistan geri itme, mülteciler ölüyor'

Mültecilerin sınırlarda donarak ya da uluslararası denizlerde boğularak yaşamını yitirmesi, İstanbul'daki Yunanistan Konsolosluğu önünde protesto edildi. Türk devletinin mülteci politikalarına ve mültecilere yönelik katliamlarına tepki gösterilen eylemde, Yunanistan'ın geri itme saldırısının mültecilerin ölümüne neden olduğu vurgulandı.

Edirne Yunanistan sınırında donarak yaşamını yitiren 19 mülteciye ilişkin Mülteci Dayanışma Platformu'nun çağrısıyla Yunanistan Başkonsolosluğu önünde eylem yapıldı. Eyleme pek çok kitle örgütü, siyasi parti, emek örgütü ve HDP milletvekilleri Züleyha Gülüm ve Musa Piroğlu, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur, İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri ve İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin katıldı.

"Sınırlardaki mülteci ölümlerini durduralım. Sınırları açın, geri kabul anlaşmasını iptal edin" pankartının açıldığı eylemde, "İltica haktır, Türkiye ve AB mülteci haklarını tanısın", "Geri kabul anlaşması feshedilsin, sınırlarda mülteci ölümleri dursun", "Mülteci hakları insan haklarıdır", "Türkiye ileri itme, Yunanistan geri itme, mülteciler ölüyor" dövizleri taşındı.

Eylemde basın açıklamasını Göç İzleme Derneği Eşbaşkanı Kamile Kandal okudu. Kandal, devletlerin yürüttüğü mülteci düşmanı politikalar sonucu dünyanın her yerinde pek çok insanın sınırlarda yaşamını yitirdiğini ve şiddete maruz kaldığını aktararak, İpsala'da 19 mültecinin donarak ölüme sürüklenmesinin münferit olmadığını söyledi.

82 milyonu aşkın kişinin yerinden edildiğini ve bu sayının günbegün arttığını vurgulayan Kandal, "Savaş, çatışma, baskı, işkence ve kötü muamele, yoksulluk gibi nedenlerle çoğu zaman yaşamlarını riske atarak göç etmek zorunda kalan insanlar göç ettikleri ülkelerde de nefretle, sömürüyle, hukuksuzluklarla ve yoksullukla baş etmek zorunda kalıyor ve yeniden göç yollarına düşüyorlar" dedi.

Kandal, son dönemde Hırvatistan-Bosna, Polonya-Belarus, Türkiye-İran ve Türkiye-Yunanistan sınırlarında yaşanan mülteci ölümlerine dikkat çekti sorumlularının yargılanmasını istedi. Türk polisinin Meriç Nehri'ne atarak katlettiği 5 mülteciyle ilgili soruşturmada verilen takipsizlik kararını hatırlatan Kandal, Yunanistan tarafından Türkiye ve AB arasındaki Geri Kabul Anlaşması'yla mültecilerin devletler arasında pazarlık aracı haline getirildiğini söyledi. Kandal, bu anlaşmanın AKP iktidarının Ortadoğu’daki işgalci ve yayılmacı politikalarına da gerekçe yapıldığını kaydetti. D’evletlerin insan ticareti yaptığını söyleyen Kandal, bu anlaşmanın acilen iptal edilmesi gerektiğini söyledi.

Van Gölü, Ege ve Akdeniz’in mülteci mezarlığına döndüğünü vurgulayan Kandal, mültecilere uygulanan ırkçı saldırılar, açlık, yoksulluk, ölüm ve insan kaçakçılığının sorumlularının devletler ve en başta AKP iktidarı olduğunu dile getirdi. Kandal, Türkiye'de siyasetçilerin kendi çıkarları için mültecileri kullandığını ifade ederek, medyanın da buna ortak olduğuna işaret etti.

Bu insanlık suçuna ortak olmayacaklarını ve mülteci düşmanı politikaları kabul etmediklerini vurgulayan Kandal, "Nefrete karşı eşit ve onurlu bir yaşamı savunuyoruz" dedi.

Yunanistan’ın mültecileri uluslararası yasalara aykırı bir şekilde gerçekleştirdiği geri itme saldırısına değinen Kandal taleplerini sıraladı:
"♦ Tüm devletler mültecilik hukukuna uygun politikalar geliştirsin. 
♦ Sınırlardaki mülteci ölümlerinin ve insan kaçakçılığının önüne geçilebilmesi için sınırlar mültecilere açılsın ve mülteciler uluslararası korumadan yararlansın. 
♦ Tüm geri kabul anlaşmaları iptal edilsin. 
♦ Geri gönderme yasağı ihlalleri, geri ya da ileri itme de dahil uluslararası hukuka aykırı tüm süreçlerin izlenerek raporlansın, sorumlulara yaptırım uygulansın ve sivil denetime açılsın. 
♦ Türkiye ülkede bulunan bütün mültecilere insani yaşam koşulları sağlansın. 
♦ Uluslararası koruma başvuruları sağlıklı ve hukuka uygun alınsın ve sonuçlandırılması için BMMYK yeniden aktif sorumluluk alsın. 
♦ Geri gönderme yasağına aykırılıklar önlensin. 
♦ Edirne sınırında 24 Ağustos'ta yaşanan mülteci katlinde yeniden soruşturma açılarak olay aydınlatılsın ve failler cezalandırılsın. 
♦ 19 mültecinin sınırda donarak ölmesi aydınlatılsın ve sorumluları cezalandırılsın."