TTB: Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın
 
                    TTB MK ve İnsan Hakları Kolu, kuyu tipi hapishanelere karşı süren ölüm orucu ve açlık grevlerine dikkat çekerek, "'Kuyu tipi' olarak adlandırılan hapishanelerin kapatılmasını ve mahpusların isteği olan, insanlık onuruna yaraşır koşulların bir an önce sağlanmasını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ve İnsan Hakları Kolu, kuyu tipi hapishanelere karşı süren ölüm orucu ve açlık grevlerine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
"Türkiye'de hapishanelere yönelik insanlık onuruyla bağdaşmayan, tecrit ve izolasyonu en üst düzeyde amaçlayan politikalar yürütülürken; inşa edilen hapishanelerin mimari yapıları da bu amaca hizmet eder şekilde tasarlanmıştır. Havalandırma sürelerinin kısıtlandığı, havalandırmaya bakan pencerelerin sık tel örgülerle kapatıldığı, yüksek havalandırma boşluklarının adeta gökyüzünü görmeyi engellediği, 'kuyu tipi' olarak adlandırılan S tipi, Y tipi ve yüksek güvenlikli hapishaneler son dönemlerde mahpusların uluslararası sözleşmelerle güvence altındaki haklarını kullanamadıkları mekanlara dönüşmüştür" denilen açıklamada, bunun bir sonucu olarak farklı hapishanelerdeki 15 tutsağın ölüm orucu ve açlık grevinde olduğu dile getirildi.
'ADALET BAKANLIĞI ÇÖZÜME YÖNELİK HERHANGİ BİR ADIM ATMADI'
"31 Ekim 2025 itibariyle Serkan Onur Yılmaz'ın Antalya Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde başlatıp nakledildiği Bolu F tipi Cezaevi'nde sürdürdüğü ölüm orucu 355. gününe; Ayberk Demirdöğen'in Kırıkkale F Tipi Cezaevi'nde sürdürdüğü açlık grevi 235. gününe, Fikret Akar'ın Çorlu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'ndeki açlık grevi 217. gününe girmiştir. Mahpusların temel talepleri, kuyu tipi hapishanelerin kapatılması ve buralardaki mahpusların diğer hapishanelere sevklerinin yapılmasıdır" ifadeleri kullanılan açıklamada, Adalet Bakanlığının bugüne kadar çözüme yönelik herhangi bir adım atmadığı vurgulandı.
'İNSANLIK ONURUNA YARAŞIR KOŞULLAR SAĞLANMALI'
Açıklama, şöyle devam etti: "Gelinen aşamada Serkan Onur Yılmaz'ın durumunun kritik aşamayı geçtiği, el ve ayaklarında uyuşukluk, kuvvet kaybı, yürüyememe gibi ağır sağlık sorunlarının ortaya çıktığı, taleplerin karşılanmaması ve Türkiye'deki kronikleşen hapishaneler sorununun çözümüne yönelik somut adımların atılmaması halinde geçmiş dönemlerde yaşandığı gibi tekrar hapishanelerden cenazelerin çıkmaya başlayacağı kaygısını paylaşmak istiyoruz."
Adalet Bakanlığı başta olmak üzere devletin tüm yetkili kurumlarına çağrıda bulunulan açıklamada, "Toplumun muhalif kesimlerini sindirmeye yönelik hapishaneler üzerinden uygulanan politikalara derhal son verilmesini, 'kuyu tipi' olarak adlandırılan hapishanelerin kapatılmasını ve mahpusların isteği olan, insanlık onuruna yaraşır koşulların bir an önce sağlanmasını talep ediyoruz" denildi.
