17 Nisan 2024 Çarşamba

Toprak Akarsu yazdı | 1 Mayıs'ın mesajı; Yasaklarınız hükümsüzdür efendiler

2021 1 Mayıs'ında tanık olduğumuz saflaşma derin bir anlam ve mesaj yüklüdür. Her şeyi kontrolü altına almaya çalışan faşist şeflik rejimi salgını bahane ederek 1 Mayıs'ı yasaklamak için elinden geleni yaptı. Yasallık ve icazet peşinde koşanlar, bilim ve bilmem ne adına yasakları tanıyarak uzlaştılar faşist şeflik rejimiyle. Utanç fotoğrafları verdiler gafilce. Tekrar edilmesi, sürdürülmesi dipsiz bir çukura yuvarlanmak olur. 1 Mayıs meşrudur, nokta! İşçi sınıfı ve ezilenler nerede ve nasıl kutlayacağını kendileri belirler, faşist şeflik rejiminin 1 Mayıs'ı yasaklama hakkı da gücü de yoktur. Fiili meşru mücadele faşist yasakları kırmaya ve yıkmaya, özgürlüğü kazanmaya uzanan işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin yoludur.

Burası Tuzla-Tersaneler bölgesi. 2008 yılında iş cinayetlerini ve taşeronlaştırmayı E-5 çevre yolunu bloke eylemleriyle, her iş cinayetini direnişlerle ve havza genel greviyle yanıtlayan çığlığın Türkiye gündemini belirlediği, dünya işçi sınıfı ve ezilenlerine yankılandığı tarihsel işçi havzası. 2021 Nisanını özgürleştiren, işçileri, emekçileri birlik dayanışma ve ille de mücadeleye 1 Mayıs'a, Taksim'e çağıran, salgın bahanesiyle koyduğunuz "yasakları tanımıyoruz" diyen işçi sınıfının tok ve gür sesi yükseliyor havzadan. Sıkılı bir yumruk gibi işçileri 1 Mayıs'a Taksim'e çağırıyor işçi önderi bir ajitatör.

Buralar işçilerin, emekçilerin, yoksulların yaşam alanı varoşlar, varoşların pazar yerleri. 7 kişilik, 10 kişilik, 15 kişilik kadınlı erkekli gruplar halinde sloganlar atarak sert adımlarla yürüyorlar, 1 Mayıs'a, İstanbul'da Taksim'e çağıran, 1 Mayıs'ta yasak tanımayan genç sesler yükseliyor, sayısız sokaklardan.

Şurası Beşiktaş, burası Kadıköy, orası Konak, Tuzluçayır, Yamanlar, Gazi, Sarıgazi, burası Eskişehir yürekleri avuçlarında bir grup genç sosyalist yürüyor kentin sokaklarında, 'yasaklarınızı tanımıyoruz efendiler' haykırışlarıyla emekçileri 1 Mayıs'a çağıran inançlı ve inatçı, deprem gibi sarsan sesler duyuluyor çok uzaklardan.

Artık Birleşik Mücadele Güçleri var kentlerin sokaklarında afiş asan, duvar yazılamaları yapan, kent meydanlarından kitle ajitasyonu yapan, 1 Mayıs'a Taksim'e çağıran.

Gemilerde, otobüslerde, duvar yazılarında, afişlerde, geçitlerde, kulelerde 1 Mayıs'ın göz kamaştırıcı pankart ışıkları yankılanıyor, devrimci sloganlar karışıyor halkın homurtularına.

Ve yükselen birleşik mücadele yöneliminin cüret taşıyan yürüyüşü kendi tarzında sahne alıyor bu 1 Mayıs'ta.

An gelmiştir, zamandır, bugün 1 Mayıs 2021.

Söz ve eylemin tutarlılığı an'ın sınamasında.

Kıpırtılar var yoksul mahallelerinde, kulübelerde, fabrika önlerinde, işçi havzalarında.

1 Mayıs Taksim Meydanı'nı çevreleyen sokaklarda toplanan küçük gruplar halinde karşılıyoruz duru sabahı. Nasıl da heyecanlılar. Öyle yasadışı bir şeyler yapıyor halleri hiç mi hiç yoktur. Bayrakları, pankartları ve sloganlarıyla haklı bir kavgaya yürümenin coşkulu manyetik gücünü kuşanmışlar. Hani şair diyor ya "bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik", işte öyle kuşatmışlar Taksim'i.

Özgüvenli, kendinden emin, haklı ve meşru olmanın, cüretin, özverinin kadın ve erkek, genç ve deneyimli insan güzelleri. Cüretkar bakışları nasıl da parlıyor, alnı yıldızlara uzanan özgür insanların. Öyle kendilerinden eminler ki açıyorlar pankartlarını ve bayraklarını, başlıyorlar marşlarını söylemeye, sloganlar yükseliyor arşı alaya ve yürüyorlar küçük birlikleriyle faşizmin barikatlarının üzerine. Cürettir, meşruiyettir, özgüvendir, haklılığına inanmaktır bu.

Duyun, görün, korkun, yasaklarınız hükümsüzdür efendiler! Unutmayın yüzler yetti yasaklarınızı kırıp tepelemeye!

Yasakları tanımadıklarını haykıran şu genç kadının sesi, bakışı, duruşu nasıl da asi ve görkemli!

Ak saçlı şu sendika başkanının konuşmasındaki güç, milyonların özlemidir, gerçekten hükümsüz kılıyor yasaklarınızı!

Faşist yasakların uygulayıcılarının yere yıkamadığı, aşağıya bakmayan o genç devrimcinin duruşundaki anlam derinliğini kazın belleğinize!

Yoldaşını faşizmin bekçilerinin elinden almaya çalışan bu genç kadının öfke ve kararlılığını asla unutmayın!

Taksim'i çevreleyen sokaklardan mevzi mevzi kavga ve direniş geliyor, yasaklarınız hükümsüzdür efendiler diyen özgürlük çığlığıdır tanık olduğunuz.

Bugün yüzlerle sayılıyorlar, yarın on binler ve yüz binlerle geleceklerinden kuşku duyan yeniktir, sönüktür, siliktir. Taksim'e yürüyen yüzler, yüreği Taksim'de olup da bugün gelemeyen o yüz binler ve milyonların hasret ve özlemlerinin, taleplerinin geliyorum çığlığıdır, duyun bunları, kazıyın belleklerinize!

Nedensiz değil korkularınız ve yasaklarınız.

Ama hükümsüzdür, korkunun ecele faydası yoktur. Yasakları da politik İslamcı faşist şeflik rejiminin uzak olmayan sonunu önleyemeyecektir.

***

2021 1 Mayıs'ında tanık olduğumuz saflaşma derin bir anlam ve mesaj yüklüdür. Her şeyi kontrolü altına almaya çalışan faşist şeflik rejimi salgını bahane ederek 1 Mayıs'ı yasaklamak için elinden geleni yaptı. Yasallık ve icazet peşinde koşanlar, bilim ve bilmem ne adına yasakları tanıyarak uzlaştılar faşist şeflik rejimiyle. Utanç fotoğrafları verdiler gafilce. Tekrar edilmesi, sürdürülmesi dipsiz bir çukura yuvarlanmak olur.

Ve yasakları tanımayan, Birleşik Mücadele Güçleri'nin (BMG) başını çektiği fiili meşru mücadele tarzı. Asıl olan işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin nezdinde meşruiyettir diyen, meşruiyeti haklılığında arayan, faşizmin yasaklarını tanımayan, yüz binler ve milyonların özgürlük özlemini eylem eyleyen duruştur. 

Faşist şeflik rejimi 'Pandemiyi bahane ederim, işçileri fabrikalarda salgında ölüme gönderir, işsizleri yoksulları, esnafı eve kapatır acından öldürür, 1 Mayıs'ı da yasaklarım' diye meydan okuyor, işçilere, kadınlara, ezilenlere.

'Yasallıktan uzaklaşmam, 1 Mayıs için konforumu da bürokratik düzenimi de bozamam, icabında faşist şeflik rejimiyle uzlaşıp icazet alır içini de boşaltarak "1 Mayıs'ı kutlarım"' diyen ve böylece işçi sınıfı ve ezilenleri yanıltabileceğini sanan faşist şeflik rejiminin değirmenine su taşıyan oportünizm.

1 Mayıs meşrudur, nokta! İşçi sınıfı ve ezilenler nerede ve nasıl kutlayacağını kendileri belirler, faşist şeflik rejiminin 1 Mayıs'ı yasaklama hakkı da gücü de yoktur. Fiili meşru mücadele faşist yasakları kırmaya ve yıkmaya, özgürlüğü kazanmaya uzanan işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin yoludur. 

2021 1 Mayıs'ında fiili meşru mücadele yolundan yürüyen kararlı antifaşist güçler, sağır sultanın duyacağı şekilde "faşist şeflik rejiminin yasaklarını tanımıyoruz" mesajını eylemleriyle net bir şekilde vermişlerdir. Bu mesaj, herhangi bir bildiri, afiş, duvar yazılaması, sosyal medya paylaşımı, ajitasyon konuşmasından ayrı olarak göğüs göğüse, yumruk yumruğa, dişe diş eylemle verilmiş bir mesajdır. 1 Mayıs Taksim devrimci eylemi, on binlere, yüz binlere ve milyonlara faşist şeflik rejiminin yasaklarını tanımayın öncü çağrısıdır. Anlamı da değeri de büyüktür, işçi sınıfı ve ezilenlerin mücadelesinde güçlü etkileri yansıyacaktır.

Eğer Taksim'e ve yasakların üzerine ancak yüzlerle yürünebildiyse, yani binler ve on binler, yüz binler yürümediyse bu aynı zamanda işçi sınıfı ve ezilen kitlelere sürekli, sistematik, daha güçlü ve etkili tarzda gitmenin hayati önemini vurgulamaktadır. Gelecek öncülerin işçi ve emekçi, ezilen milyonlarla buluşmasından doğacaktır. Zaten bu değil midir öncülerin varlık nedeni?! Önderleşmek her şeyden önce kitleleri de birlikte harekete geçirebilmek demektir. Fakat "öncü" olamadan önderleşebilmek de zaten mümkün değildir.

Kuşkusuz 2021 1 Mayıs'ı daha yaygın ve daha geniş katılımlı gerçekleştirilebilirdi. Bu potansiyel kesinkes var. Burada işçilerin, emekçilerin öncülerinin keza politik öncülerin politik cüret eksikliği, durumun değişmekte olduğu gerçeğini algılama hızının düşüklüğü, dünkü pasif savunmacı ruh halinden sıyrılıp çıkamayışları, aktif savunma ruh hali ve pozisyonuna geçmekte bocalamaları asıl etkendir. Yani sorun politiktir.

1 Mayıs saflaşmasına damgasını vuran BMG'yi oluşturan özneler bu bakımdan kendilerine eleştirel bir yaklaşım göstermekle yükümlüdürler. Kararsızlık ve bocalamanın, kendini sakınmanın, politik cüret eksikliğinin devrimcilere, işçilere ve ezilenlere kazandıracağı hiçbir şey yoktur.

Salgın koşulları altında mücadele deneyiminden yoksun emekçi sol hareket 2020 1 Mayıs'ını silik ve etkisiz geçirmişti. Bu 1 Mayıs, marksist leninist komünistlerin o koşullar altında kitle ajitasyonunu geliştirmede öncülük ettiği yol ve yöntemlerin son bir yıl içerisinde emekçi sol harekette genelleştiğine; keza geçen 1 Mayıs'la kıyaslandığında emekçi sol hareketin daha derlitoplu, daha örgütlü bir görünüm kazandığına, politik iddia ve kararlılığının yükseldiğine tanıklık etti. Gelişen dayanışma ve birleşik mücadele politik cesaret ve kararlılığı büyüten bir rol oynadı. Fiili meşru mücadele tarzının daha yaygın kabul görmesiyle birlikte Taksim yöneliminin emekçi solda büyük ölçüde genelleşmesi de ayrıca kaydedilmesi gereken dikkate değer bir veridir. 1 Mayıs fotoğrafı, birleşik mücadelenin kapsama alanının genişlemesine dair de devrimci sorumlulukla değerlendirilmesi gereken güçlü veriler sunmuştur.

2021 Newroz'unun geçen yıl balkonlara hapsedilmesinin eylemli özeleştirisi biçiminde gerçekleşmesi kendi başına da değerli bir kazanımdı. Ulusal demokratik hareketin aynı özeleştirel politik yaklaşımı 1 Mayıs'ta gösterememesi politik bir hata olmaktan öte zaaftır. Kuzey Kürdistan kentlerinde 1 Mayıs'ın sönük geçmesi, görev savma kabilinden sıradanlaştırılması, en iyi halükarda politik dar görüşlülüktür ve politik dar görüşlülük aşılamadığı durumda kaybettireceği deneyimlerle sabittir.

2021 1 Mayıs'ı, kendi özgün amacına ulaşmış başarılı devrimci bir eylem, kazanılmış bir politik çarpışmadır.