12 Mart 2025 Çarşamba

'Toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesini sürdüreceğiz'

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde açıklama yapan eğitim emekçileri "Eğitim Sen, bütün çarpıtma, suçlama ve tehditlere karşı toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesini sürdürmeye devam edecektir" dedi.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) İstanbul şubeleri, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) cinsiyet eşitliğini ve Eğitim-Sen'i hedef almasına ilişkin, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi. "Toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelemiz ve sendikamız kriminalize edilemez" pankartının açıldığı eylemde "Jın, jîyan, azadî", "Laiklik yoksa özgürlük yok", "Laik, bilimsel, anadilde eğitim", "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganları atıldı.

AÇIĞA ALINAN KARYEMEZ: HİÇBİR YERE GİTMİYORUM
Açıklamada ilk sözü toplumsal cinsiyet eşitliği dersini işlediği gerekçesiyle bugün açığa alınan 3 Nolu Şube Kadın Sekreteri Cansu Karyemez aldı. Karyemez, "Bugün ben bu dersi işleyenlerden biri olarak açığa alındım. Gerekçe ise toplumsal cinsiyet eşitliği dersini işlemek, çağdaş bir eğitim düzeyinde öğrencilerimize kadınların ve erkeklerin toplumsal normlar altında nasıl ezildiğini ve bunun değişmesi gerektiğini anlattım. Bu gerekçeyle soruşturmanın selameti kapsamında açığa alındım. Bir gün içerisinde bu karar verildi ve tarafıma tebliğ edildi. Bir eğitimci olarak, 12 yıldır öğrencilerime çağdaş bir eğitim, evrensel değerler kapsamında eğitim vermeye devam ettiğim gibi devam edeceğim. Hiçbir yere gitmiyorum. Açığa almalar da, baskılarda bizi yıldıramaz" dedi.

'KADIN MÜCADELESİ DEMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ'
Basın metnini okuyan, Eğitim Sen İstanbul 2 nolu Şube başkanı Bengi Şahin, "Bir süredir kimi sendikaların, dinci, gerici derneklerin, tarikatların ve cemaatlerin hedefine oturtulmaya çalışılan toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelemizden de kadını kamusal alandan çıkarma çabalarına karşın kadın mücadelesi demekten asla vazgeçmeyeceğiz" dedi.

MEB'in toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda ders yapılması ile ilgili verdikleri karara karşı çarpıtmalarla dolu, suçlayıcı açıklamasını hatırlatan Şahin, toplumsal cinsiyet eşitliğini yalnızca akademik bir kavram olarak değil uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve demokratik eğitim anlayışının ayrılmaz bir parçası olarak gördüklerini belirtti. 

'MEB, İKTİDARIN SİYASAL ÇİZGİSİNİ YANSITMAKTA'
MEB'in, Eğitim Sen'in toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesindeki yaklaşımına yönelik suçlamaların asılsız olduğunu belirten Şahin, "İktidarın ve MEB'e bağlı bir müdürlük gibi çalışan yandaş sendikanın da MEB ile aynı dili kullanarak Eğitim Sen'e saldırması bizleri şaşırtmamıştır. Şaşırtıcı olan kendisini laik ve bilimsel eğitimin, seküler yaşamın savunucusu olarak addeden sendikanın kimi unsurlarının bu konuda iktidar ve MEB'le aynı dili kullanarak Eğitim Sen'i MEB'e şikâyet etmesidir. Eğitim Sen'in toplumsal cinsiyet eşitliği dersine sahip çıkması, MEB'in iddia ettiği gibi 'ideolojik' değil, tam tersine bilimsel ve pedagojik bir gerekliliktir. Çünkü demokratik ve çağdaş bir toplum, bireylerin cinsiyetlerinden bağımsız olarak eşit haklara sahip olduğu bir eğitim sistemini zorunlu kılmaktadır" ifadelerini kullandı. 

'DİRENMEYE VE MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Her koşulda bilimsel, laik ve demokratik eğitimi savunmaya devam edeceklerinin altını çizen Şahin, "MEB'in suçlayıcı dili ve toplumsal cinsiyet eşitliğini hedef alan politikaları, toplum tarafından asla kabul edilmeyecektir. MEB'in bu gerici ve baskıcı tutumuna karşı durmak, tüm eğitim emekçilerinin ve demokratik kitle örgütlerinin sorumluluğudur. Eğitim hakkı, cinsiyet eşitliği ile güçlenir; özgür ve adil bir toplumun temelini ancak eşitlikçi bir eğitim anlayışı oluşturur. Eğitim Sen, bütün çarpıtma, suçlama ve tehditlere karşı toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesini sürdürmeye devam edecektir. Laik, bilimsel eğitimi, demokrasiyi, toplumsal cinsiyet eşitliğini hedef alan, haklarımızı yok sayan, eşitsizliği derinleştirmek isteyenlerin karşısında bulunduğumuz her alanda direnmeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.