17 Mayıs 2024 Cuma

TKŞ-JKŞ-CKŞ: Rojava Geleceğimizdir Savunacağız

TKŞ, JKŞ, CKŞ yaptıkları açıklamayla, “Rojava geleceğimizdir, savunacağız” dedi.
 

Tevgera Komûnîst ên Şeroşger (TKŞ), Jinên Komûnîst ên Şeroşger (JKŞ) ve Ciwanên Komûnîst ên Şoreşger (CKŞ) tarafından yazılı açıklamayla, Rojava devriminin savunulacağı vurgulandı. 9 Ekim’de başlayan saldırının Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik topyekûn yok etme saldırısı olduğu belirtilen ortak açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Efrin işgalinin devamı olan bu saldırı, elbette ki ABD ve Rusya başta olmak üzere emperyalist güçlerden bağımsız değil. Bölgede kendi çıkarları doğrultusunda hareket eden emperyalist devletler ile gerici sömürgeci bölge devletleri, tüm dünya ezilenlerine örnek teşkil eden eşitlikçi, kadın özgürlükçü Rojava devrimini zayıflatmak ve çökertmek için birleşmiş durumda. Türkiye’nin sömürgeci, kadın düşmanı işgal harekatına karşı göstermelik açıklamalar yapan ABD, Avrupa Birliği, Rusya gibi güçler, esasında bölgede ellerindeki Türkiye sopası ile yeni bir denge oluşturmak istiyor. Başta Kürtler olmak üzere devrim etrafında toplamış tüm Kuzey ve Doğu Suriye halklarının kazanımlarını yok etmeyi hedefliyorlar. Hepsi bu işgalin sorumlusu ve aktörleridir.”

Politik İslamcı çetelere karşı direnen Rojava Devriminin kapalı kapılar ardında yürütülen pazarlıklarla kuşatılmak istendiği vurgulanan açıklamada, “Ne ABD’nin askerlerini çekerek bölge halklarını katliamla yüz yüze bırakması, ne de Rusya’nın faşist Türkiye işgali tehdidiyle DSG güçlerini geri çekilmeye zorlaması, şaşılacak, ihanet olarak yorumlanacak durumlardır. Dayatmalar sınıfsaldır. Hepsi devrim düşmanı, hepsi özgürlük düşmanı, hepsi elleri kana bulanmış emperyalist sömürgeci güçlerdir” ifadelerine yer verildi.

ARAP KEMERİNİN DEVAMI
Devrimin kendi gücüne dayanarak direneceği belirtilen açıklamada, “Güvenli bölge” adı altında Özerk Yönetimin iradesinin kırılmak, devrimin kazanımlarını yok etmek ve bölgeye de çetelerin yerleştirilmek istendiği tespitine yer verildi. İşgal saldırısının aynı zamanda Arap kemeri politikasının devamı olduğu ifade edilen TKŞ, JKŞ ve CKŞ açıklama şöyle devam etti:

“Bu topyekûn yok etme saldırısı kabul edilemez ve son sözümüz direniştir. İşgal güçlerini, onlara onay veren emperyalistlerin hesap edemedikleri, Rojava devriminin canfeda direniş geleneğidir. Onları sömürgeci planlarını hayata geçirmekte zorlayan gerçek budur. Adını daha şimdiden devrimler tarihine yazdıran destansı Serêkaniyê direnişi gibi mücadelelerdir. Bu süreçte tüm kuşatma ve yok etme saldırılarına karşı her yerde cevabımız direniş olacaktır. Güveneceğimiz tek dayanak ve güç halklarımızın örgütlü gücü ve işgal karşıtı direnişidir.

“8 yıldır kendi gücüne dayanarak ilerleyen Rojava devrimi, kadın devrimi gerçekliği ile; Kürt, Arap, Süryani, Asuri, Türkmen ve tüm halkların temsili ile; eşitliğe dayalı ve kadın özgürlükçü temeli ile tüm Ortadoğu halkları için yeni ve özgür bir yaşamın yolunu açmıştır.”

“İşgalci Türk devleti ve çeteleri, işgal ettikleri alanlarda en başta kadınları ve kadın bedenini hedef almaktadır. Bunu Efrin savaşında Barin Kobanê şahsında, Kobanê ve Eyn îsa’da Amara ve Çiçek Kobanê, Hevrin Xelef şahsında yaşadık” denilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Hedeflenen insanlığa dair en güzel ortak yaşam ve özgür gelecek düşüdür. Devrimci, komünist, demokrat, ilerici herkesin en temel görevi, mücadelenin her türlü araç ve biçimleriyle, Rojava devrimini boğmayı hedefleyen bu işgal saldırısına karşı harekete geçmek ve saldırıları durduracak bir süreci inşa etmektir. Rojava devrimi ve halklarının talepleri kabul edilmelidir. İşgalci Türk devleti ve çeteleri, Efrin, Serêkaniyê ve Gire Spi başta olmak üzere işgal ettiği tüm topraklardan geri çıkmalıdır. Son sözümüz direniştir!”