6 Mayıs 2024 Pazartesi

TİHV: İnsan hakları böyle günler içindir

TİHV, #ihlallerigörüyoruz hashtagi ile yaptığı paylaşımlarda yaşanan hak ihlallerine dikkat çekerek "İnsan hakları böyle günler içindir" diye belirtti.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) twitter hesabında koronavirüs (Covid-19) salgınıyla hapishanelerde artan hak ihlallerine dikkat çekmek için #ihlallerigörüyoruz hashtagi ile paylaşımlar gerçekleştirdi. Ayrıca TİHV resmi web sitesinde hak ihlallerine dikkat çeken video ve bildiri yayınladı.

"İnsan Hakları Böyle Günler İçindir" başlığı ile yayınlanan bildiride insan haklarının en gerekli olduğu süreç içinde olunduğu vurgusu yapıldı.

Tüm dünyanın Covid-19 nedeniyle yaşamsal tehdit ile karşı karşıya olduğunu ve hızla yayılan salgının devletlerin sağlık sistemlerini yer yer çökerttiği belirtilen açıklamada "Yayılmayı ve bu çöküntüyü önleyebilmenin şimdilik tek çaresinin toplumların kitlesel olarak katı ve kararlı biçimde, süresi belirsiz karantina uygulamak zorunda olmaları ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal ciddi sorunları da beraberinde getirmektedir. Salgının boyutlarının daha da büyümesi halinde -ki şimdilik öyle görünüyor- küresel boyutta her bakımdan ağır bir krizin yaşanması kaçınılmaz görünmektedir. Herkesi içine alan böylesi büyük sarsıntı dönemleri insan haklarının gözetilmesinin, korunmasının en gerekli olduğu zamanlardır. Çünkü hak sahibi olmak, insanları zor zamanlarda güçlü kılabilecek tek şeydir ve ancak hak sahibi olduğunda kişi kendisinin gözetileceği, korunacağı duygusunu taşıyabilir" denildi.

Açıklama şöyle devamında şunlar belirtildi: "Ağır bir ölüm-kalım krizinin yaşandığı bu günlerde alınan tüm tedbirler insanlar için alındığına göre, insan hakları bakış açısının bu tedbirlerin olmazsa olmaz kılavuzu olması gerekir. Ancak Türkiye'de siyasal iktidar, olağan dışı durumlarda öncelikle insan haklarını iptal etme alışkanlığını sürdürüyor.

"Salgına karşı hapishanelerde gerekli önlemlerin acilen alınması ve insanlık onuruna yakışır şekilde uygulanması acil zorunluluktur. Siyasi hükümlü ve tutuklulara yönelik ayrımcılık kabul edilemez. Devletler olağan üstü hallerde toplumsal görevlerini her zamankinden daha özenli ve adil yerine getirmek zorundadırlar."