Temelli: Libya tezkeresine 'hayır' diyeceğiz
Batman İl Örgütü'nün 3. Olağan Kongresi konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Meclis'te Libya tezkeresine "Hayır" diyeceklerini belirterek, "Gerçek bir muhalefet yapma dönemi gelmiştir. Tezkereler halklara yıkım getiriyor. Buna izin vermeyeceğiz" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin katılımıyla Batman İl Örgütü'nün 3. Olağan Kongresi gerçekleşti. "Örgütleniyoruz, özgürleşiyoruz" sloganıyla yapılan kongreye, HDP milletvekilleri, Barış Anneleri, Batman Belediye Eşbaşkanları Songül Korkmaz ve Mehmet Demir, Azadî Partisi temsilcisi İhsan Direk, Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-T) Genel Başkan Yardımcısı Ertan Recebanlı ve demokratik kitle örgütü temsilcileri katıldı.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, 8 yıl önce yaşanan Roboski katliamında yaşamını yitirenleri anarak konumasına başladı. Katliamlarla yüzleşmenin, ancak HDP iktidarıyla demokratik bir Türkiye inşasıyla mümkün olacağına işaret eden Temelli, "Türkiye'yi kurtarmak için tüm katliamlarla yüzleşip hesaplaşmak zorundayız. Bu da boynumuzun borcudur" dedi. Temelli, çocuklarının cenazelerine katıldıkları için yargılanan Roboskili annelerin Şırnak'ta yarın görülecek duruşması için katılım çağrısı yaptı.
ZIRHLI ARAÇ ÖLÜMLERİ
Türkiye'de suçun olağan hale geldiğini vurgulayan Temelli, "Daha dün bir gencimizi Diyarbakır'da kaybettik. Cihan Can'ı yitirdik. Bir kusurun olduğu, yüzde 50 yayadan, yüzde 50 ise araç sürücüsünde olduğu belirtiliyor. Savcının olaya yaklaşımı böyle. Ortada kusur yok, ortada suç var. O suç ise akreplerin, kirpilerin, zırhlılarla sokakları işgal etmesidir. Suç ortadır. Güvenlikçi denen bu politikalarla insanların canına kastetmektir. Bu kaçıncı gencimiz? Sokaklarda bunlara son vereceğiz. Kayyumlarıyla birlikte gidecekler" dedi.
'HASANKEYF'E SAHİP ÇIKMALIYIZ'
İktidarın kültür yıkıcılığına dikkat çeken Temelli, Hasankeyf'teki yıkıma işaret ederek, şunları söyledi: "12 bin yıllık tarihin 50 yıl ömrü olan bir baraj için feda ediliyor. Bir de utanmadan tarihi tırların üzerine koyup şov yapma peşindeler. İktidar, tarihi ve kültürü tanımıyor. Sen bir fanisin 80 yıl yaşarsın ama insanlık binlerce yıl yaşar. Bunlar yoz bir iktidardır. Bu yoz iktidara kalırsa yarın Göbeklitepe'de başka bir tarihi eser varsa altında kömür var diyerek tarihi taşırlar. Hasankeyf'e sahip çıkmalıyız. İktidar kimseyi dinlemiyor. O yüzden iktidardan kurtarma zamanı gelmiştir. Kanal İstanbul projesinin bedelini, ekolojik tahribatın yanı sıra Türkiye halklar ödeyecek, büyük bir zarar verecek. Kanal İstanbul projesini yaptırmamak için mücadele edeceğiz. Bu projenin bedelini Hakkarililer, Batmanlılar ödeyecektir. Sadece Kürt halkı mı bedel ödeyecek? Hayır, Rizeli, Sinoplu, Adanalı yani tüm Türkiye halkların cebine, ekonomisine etki edecektir. Herkesin bu projeye 'Hayır' demesi gerekiyor."
BİRLİKTE MÜCADALE ZAMANI
Kayyum siyasetinin yok edici bir politika olduğunu vurgulayan Temelli, şöyle konuştu: "Selçuk Mızraklı'yı buradan selamlamak istiyorum. Tüm deliller ortada iken ve ortada bir suç yokken, belediye eşbaşkanlarımız tutuklandı. İşte kayyum bu olağanlaşan suç sisteminin cisimleşmiş halidir. Bu iktidar kendisine rakip olacak, kendisini teşhir edecek kimseyi karşısında istemiyor. Ceylanpınar'da söz konusu kendi belediyeleri olduğunda Anayasa'yı uyguluyorlar. Kayyum kime var Amed'e, Van'a, Mardin'e var, kısaca Kürt'e var. Kayyum, hukuktan olan yerel demokrasiye var. Kayyum utanılacak bir rejimdir. Bunlar da utanma yok. Bunlar yönetememe halini onurlu halkın iradesini yok sayarak, siyasi darbeye devam ediyorlar. Bu halkın hakkını savunmaya devam edeceğiz. İrademize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Her türlü saldırıyı yapacaklar. Şiddetten başka bir şey ellerinden gelmiyor. Onlar saldırdıkça bu halk ayağa kalkmaya devam edecek. Kürt halkı onlarca yıldır direniyor. Ne baş eğdi ne de diz çöktü. Şimdi yan yana gelme, birlikte mücadele etme zamanıdır. Çağrımız Türkiye halklarınadır. Çünkü seçme ve seçilme hakkını fütursuzca ellerimizden alıyorlar. Buna izin vermeyeceğiz."
'TECRİDE HER YERDE KARŞI ÇIKALIM'
Türkiye halklarına dayatılan hukuksuzluğun tecritle devam ettirilmeye çalışıldığına işaret eden Temelli, "Beş yıl önce demokratik bir ortamın, onurlu bir barışın yükseldiği bir dönemde tecridi mutlak hale getirmeye çalışıyorlar. Mutlak tecrit ile olağanüstü halin devamının yolu açılmıştır. Sayın Öcalan'a uygulanan tecrit, bu iktidarın meşru olan istisna hali genel hale getirilmesidir. Buna son vermek için mücadele edeceğiz. Bu ülkeden hukuka karşı demokrasiyi savunmaya devam edelim, tecride her yerde karşı çıkalım" ifadelerini kullandı.
'ASIL TERÖRİST BU İKTİDARDIR'
Türkiye'deki hukuksuzluğun savaşla devam ettirilmeye çalışıldığının altını çizen Temelli, Erdoğan'ın İdlib'de 80 bin kişinin Türkiye'ye doğru gelmesine ilişkin sözlerine sert eleştirilerde bulunarak, şunları söyledi: "Kim yarattı bu İdlib'i? Kim yarattı Suriye'deki bu durumu? İttihatçı zihniyetin Kürt düşmanlığındaki ısrarından kaynaklıdır. Suriye halkları kendi yaşamını inşa ederek, yeni bir çözüm yolu açmışken, IŞİD ve IŞİD artıklarıyla yeniden saldırıyorlar. Kobanê'de halkları suçlamak yerine onlara minnettar olmak gerekiyor. Ama kolayını bulmuş işine gelmiyor ve Demokratik Suriye Güçleri'ne terörist diyorlar. Kendilerinden olmayan herkes onların gözünde terörist. Zıvanadan çıkmışlar, sebze ve meyve teröristi diyorlar. Asıl terörist bu iktidardır. İdlib'de yaşananlar on yıllık dönemin özetidir."
'LİBYA TEZKERESİNE HAYIR DİYORUZ'
Ocak ayı içerisinde Meclis'e getirilecek Libya tezkeresine de değinen Temelli, "Suriye'deki savaş yetmiyor şimdi de Libya tezkeresi getiriyorlar. Bunu eleştirdiğimizde ise dersine çalışmamış öğrenci gibi kitabı okumadan, kapağına bakmış ve konuşuyor. Bu argümanları halklara pazarlamaya çalışıyorlar. Diğer tezkerelerde olduğu gibi Libya tezkeresine de hayır diyeceğiz. Bugün muhalefet de Libya tezkeresine karşı. Bugün gerçek bir muhalefet yapma dönemi gelmiştir. Tezkereler halklara yıkım getiriyor. Buna izin vermeyeceğiz. Tezkere istiyorlar. Çünkü daha fazla silah satışı yapmak istiyorlar. Müteahhitler kazansın, dünürleri kazansın istiyorlar. Alay eder gibi bir mermi fiyatını soruyorlar. Biz merminin fiyatı ile ilgilenmiyoruz. Biz aş üretmek istiyoruz. Gelecek üretmek istiyoruz" dedi.
'MUCİZENİN ADI HDP'DİR'
Yerli araba üretimiyle ilgili projeleri eleştiren Temelli, "Ortada araba yok. İtalya'dan sipariş vermişler milli ve yerli diyerek kafayı buna takmışlar. O kadar yerli ve milliler ki bütün fabrikaları özelleştirmiş ve yabancı şirketlere satmışlar. Kanal İstanbul'un iki yakasını da Araplara satmışlar. Bunlar daha dört teker pilli arabayı yapamıyor, buna da mucize diyorlar. Asıl mucize nedir biliyor musunuz? Asıl mucize demokratik bir ülke, demokratik onurlu bir barış yapmaktır. Bunu mucizeyi de HDP yapacaktır. Mucizenin adı HDP'dir" diyerek, örgütlenme ve mücadele çağrısında bulundu.
Tek liste ile gidilen kongre seçiminde yeni yönetim belirlenirken, eş başkanlar ise Fatma Ablay ile Ömer Kulplu seçildi.