Tekgıda-İş Sendikası üretimden gelen gücünü kullanan işçileri tehdit etti

Bursa'da bulunan Aroma fabrikasında üye oldukları Tekgıda-İş Sendikasının kendilerinden habersiz toplu sözleşmeye imza atmasına tepki göstererek üretimi durduran işçilere, sendikanın yanıtı patronun yanında yer alın olun. İşçilerin değil patronun hakkını savunarak işçilere "işyerine sahip çıkmak" gerektiğini savunan Tekgıda-İş yönetimi, "Umuyoruz, geleceği birlikte şekillendiririz. Ya da işçiler üretmeme hakkını kullanarak bu fabrikanın kapısına kilit vurdururlar. Ki biz, sendika olarak böyle bir kararın içinde asla olmayacağız" sözleriyle işçileri tehdit etti.
Bursa'da kurulu bulunan Aroma meyve suları fabrikasında örgütlü Tekgıda-İş Sendikası, işçilerden habersiz toplu iş sözleşmesi taslağına imza attı. Sendikanın işçilerin değil patronun çıkarları doğrultusunda hareket etmesine tepki gösteren işçiler, üretimden gelen gücünü kullandı, fabrika içinde sloganlar atarak eylem yaptı.
İşçilerin onay vermediği toplu sözleşmeye imza atarak patronun çıkarlarını korumakla yetinmeyen sarı sendika Tekgıda-İş, işçilerin eyleminin ardından bir de açıklama yaptı. Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, Aroma Meyve Suları ve İçme Suyu işletmesinde yaşanan ekonomik sorunlar nedeniyle şirketin kayyuma devredildiğini hatırlatarak, "Ülkemizin uzun süredir yaşadığı ekonomik kırılma ve krizlerin de yıkıcı etkisinin bir sonucu olarak gördüğümüz süreç, maalesef onlarca yıllık bir şirketi var olma-yok olma noktasına getirmiştir" sözleriyle patronun ne kadar zor durumda olduğunu anlatmaya çalışarak, işçilerin kendi hakları değil patronun çıkarlarını gözetmesini istedi.
Tekgıda-İş Sendikası olarak 2025 yılı ocak ayından bu yana süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde, işçinin hakkını değil, şirketin varlığını sürdürmesini sağlama çabasında olduklarını itiraf eden Türkel, kayyum heyeti ve patron temsilcilerinin katıldığı toplantıda durumun değerlendirildiğini ifade ederek şunları söyledi: "Ücret zamlarının bu yıl için yüzde 30 civarında artıştan fazlasını kaldıramayacağı, sosyal yardımlarda bu yıl için artış yapılmaması, ancak 1 Ocak 2026 yılından itibaren toplu sözleşmenin ikinci yıl ücret artışlarının altışar aylık periyotlarla olması, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren sosyal yardımlarda da yıllık artış yapılması konularında bir ön mutabakat sağlanmış, prensip olarak sendika genel yönetimi bu süreci içinden geçtiği bu zor koşulları atlatabilmek için 'evet' demiştir. Ortada henüz resmi olarak imzalanmış bir toplu iş sözleşmesi yoktur. Anlaşılan o ki, bu gidişle toplu sözleşmenin imzalanması da mümkün olmayacaktır."
TEKGIDA-İŞ BAŞKANI İŞÇİNİN DEĞİL PATRONUN ÇIKARLARINI GÖZETTİKLERİNİ İTİRAF ETTİ
İşçiler üretim yapmazsa fabrikaların bir hiç olduğu gerçeğini ters yüz ederek, "İşletmeler olmadan işçi olmaz" deme cüretinde bulunan sarı sendikacı Türkel, "Bizim önceliğimiz; işletmenin rekabet edebilirliğini, istihdamın geliştirilebilmesini, güvenli ve sürdürülebilir bir ücret politikasıyla sendikal faaliyetleri sürdürmek ve bu çerçevede mücadelemizi ve müzakerelerimizi geliştirmektir. Biz, 'sonucu ne olursa olsun' diyerek gerçekçilikten uzak taleplerle işletmelerin kapısına kilit vuran bir sendika olmadık. Bundan sonra da olmayacağız" sözleriyle bugüne kadar işçilerin değil patronların çıkarlarını savunduklarını itiraf etti.
SARI SENDİKA BAŞKANINDAN İŞÇİLERE TEHDİT
Aroma işçisinin "işyerine sahip çıkma"sı gerektiğini öne süren Türkel, "aynı gemideyiz" argümanına sığınarak işçi düşmanı tutumunu gizlemeye çalıştı. Türkel, "Biz Tekgıda-İş Sendikası olarak, bugüne kadar olduğu gibi bu işletmenin ve çalışanların yaşamını sürdürebilmesi için mücadele ettik, mücadele etmeye devam ediyoruz. Umuyoruz, bu zor günleri birlikte aşarız. Umuyoruz, geleceği birlikte şekillendiririz. Ya da işçiler üretmeme hakkını kullanarak bu fabrikanın kapısına kilit vurdururlar. Ki biz, sendika olarak böyle bir kararın içinde asla olmayacağız" sözleriyle Aroma işçilerini ve sendikalarına üye tüm işçileri tehdit etti.