17 Mayıs 2024 Cuma

Siyasi partiler İzmir'den seslendi: Sömürü, yoksulluk, mafya üçgenine son

Çete lideri Sedat Peker'in itiraf/ifşalarıyla mafya-devlet-siyaset ilişkisine tepki gösteren siyasi partiler, İzmir'de yaptıkalrı eylemde "suçlular ittifakına" karşı mücadele çağrısı yaptı.

Hakların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) ve Halkevleri, çete lideri Sedat Peker'in ifşa/itiraflarıyla gündeme gelen mafya-devlet-siyaset ilişkisine dikkat çekmek için Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde eylem yaptı.

"Sömürü, yoksulluk, mafya üçgenine son" pankartının açıldığı eylemde, "Bu memleket bizim", "Suç imparatorluğuna son verin", "Bizden çaldıklarınızı geri alacağız" dövizleri taşındı. Eylemde "Emekçilere değil çetelere barikat", "Faşizme karşı omuz omuza" ve "AKP defol bu memleket bizim" sloganları atıldı.

Eylemde konuşan EMEP üyesi Emre Gökmen, "Bu ülkenin işçileri, emekçileri kuru ekmeğe muhtaç bırakılıp, algın politikalarıyla hayatları hiçe sayılırken ranttan pay kapma kavgasında milyon dolarların sözü geçiyor, halkın kaynakları ile yaratılan marina gibi işletmelere çökülüyor, cinayetlerle, uyuşturucu ticaretiyle, rüşvetle anılanlar hakkında tek bir soruşturma bile başlatılmıyor" dedi.

"Savaşsız, sömürüsüz, mafyasız, yaşanabilir bir Türkiye için birlikte tuğlayı çekelim bu karanlık düzen yıkılsın" diyen Gökmen, "Tuğlayı çekelim barış ve demokrasi yolunu açalım, bu mafyatik düzeni tarihe karıştıralım. Tuğlayı çekelim iş, aş, ekmek ve özgürlük yolunu sonuna kadar açalım" diye belirtti.

Basın açıklamasını okuyan Deniz Uslu, Türkiye halklarının, devlet-siyaset-mafya ortaklığında işlenen suçların ortalığa saçılmasına bir kez daha tanık olduğunu söyledi. Ortalığa dökülen ifşalar karşısında devletin ört bas etme çabası gösterdiğini ifade eden Uslu, şöyle devam etti: "Türkiye'de demokrasinin ve özgürlüklerin tamamen tasfiye edilmesi, Kürt sorununda çözümsüzlük, çıkar çetelerinin halklara karşı işlediği suçlar, kamu kaynaklarının, yeraltı ve yerüstü varlıkların, doğanın talanı ve yerli, yabancı tekellerin yağmasına kalkan olma, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve kadın cinayetleri, yolsuzluk ve rüşvet bu ülkeyi yönetenler açısından istisna değil kural haline gelmiştir."

Bu ittifakları var eden siyasi, iktisadi ve toplumsal düzen değişmeden Türkiye halklarının nefes alamayacağını belirten Uslu, "Suçlular ittifakı ile mücadele etmek, emekçiler için ekmek ve iş, kadınlar için yaşam, gençler için gelecek, Kürtler ve Aleviler için eşit haklarla yaşam mücadelesidir. Çetelerin, tarikatların, soyguncuların, yağmacıların zorba iktidarına karşı mücadele etmek sadece geçmiş ve günümüzün değil geleceğimize sahip çıkmanın da gereğidir" dedi.

İktidar ve mafya ilişkisine karşı toplumsal mücadele çağrısında bulunan Uslu, "Sesimizi yükseltmeli, itirazlarımızı büyüterek örgütlemeliyiz. Türkiye halklarına karşı tarihsel sorumluluğumuzla sesleniyor ve bu kirli ittifaktan kurtularak herkesi yaşanabilir bir ülke için seferber olmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz" ifadelerinde bulundu.