21 Aralık 2024 Cumartesi

PCR'den Rosario: Arjantin'de kadınlar mücadeleyle kazanıyor, ama daha çok yolumuz var

Arjantin Devrimci Komünist Partisi (PCR) üyesi Maria Rosario, yıllardır yürüttükleri kadın özgürlük mücadelesiyle kazanımlar elde etseler de yürünecek çok yollarının olduğunu söyledi. Rosario'nun kadınlara çağrısı: "Dünyanın herhangi bir yerinde adaletsizlikle mücadele etmemiz, baskıya karşı isyan etmemiz, halklarımızın dışında olmayacak olan kurtuluşumuza ulaşmak için yürünecek daha çok yolumuz var. Devrim çok gerekli."

Arjantin Devrimci Komünist Partisi (PCR), kadın özgürlük mücadelesinde uzun yıllardır çalışma yürütüyor. Maria Rosario da partisinin bu alandaki sorumlularından. ETHA'ya konuşan Maria Rosario ülkesindeki kadın hareketi ile ilgili "Kadın hareketinin etkinliği arttı, ancak daha çok yolumuz var" dedi.

Arjantin'de son yıllarda dikkat çeken bir kadın hareketi var. Kürtajın yasak olduğu Arjantin'de hem kürtajın yasallaştırılması, erişilebilir hale getirilmesi hem de kadına yönelik artan şiddetle mücadele hareketin temel talepleri arasında bulunuyor. 

Kadın hareketinin en önemli bileşimi 1986'dan bu yana gerçekleştirilen Ulusal Kadın Buluşması'nda bir araya geliyor. Arjantin Devrimci Komünist Partisi (PCR) de başından beri bu hareket içinde yerini aldı. 

PCR'nin bu alandaki sorumlusu Maria Rosario, partisinin bu alandaki çalışmalarını şöyle anlattı. "Partimiz uzun süredir bu çalışmaların içinde. 1986'da Buenos Aires'teki kadın buluşması oluşumunda yer aldı. Bu oluşum içinde siyasi parti üyeleri, sendikacılar, feministler, bağımsızlar yer alıyor. Bu oluşum, kürtaj hakkından zamların kaldırılmasına birçok konuda çalışma yürüttü. Şimdi aramızda olmayan Carmela olarak tanınan yoldaşımız Clelia Iscaro (17 Aralık 2019'da yaşamını yitirdi) bu çalışma içinde önemli bir rol oynadı. 47 yıldır bu alanda faaliyet yürütüyordu." 

İKİ TEMEL TALEP: ŞİDDETİN SON BULMASI VE KÜRTAJ HAKKININ TARTIŞILMASI
Kadın hareketinin geleneği eskilere dayansa da iki önemli olayın hareketin kitleselleşmesinde rol oynadığını söyleyen Rosario şu bilgileri paylaştı: 

"Bugüne gelmemize iki önemli olayın payı oldu.  Biri 2015 yılında Santa Fe eyaletinde iki aylık hamile Chiara Páez isimli 14 yaşındaki bir genç kadın, erkek arkadaşı tarafından katledildi ve evinin arka bahçesine gömüldü. Bu olay ülkeyi harekete geçirdi ve şiddete karşı mücadelede kadınları bir araya getirdi. Ve bu tepki cins şiddetine karşı bir toplu ve güçlü çığlığa dönüştü. "Ni Una Menos" ortaya çıktı.

"Bir kişi daha eksilmeyeceğiz, biz hepimiziz (Ni una menos, somos todos)" sloganıyla 150 bin kişi Meclis önünde bir araya geldi. Arjantin'in 80 şehrinde benzeri görülmemiş bir büyüklükte eylemler oldu. Bu devasa kadın yürüyüşe sadece bir grup kadın gazeteci çağrı yapmıştı. Talepler şöyleydi: Kadınların Bütünlüklü Korunması Hakkında 26485 sayılı Kanunun uygulanması, cinsel şiddet ile ilgili resmi istatistiklerin hazırlanması, Yüksek Adalet Divanı'nın aile içi şiddet bürolarının tüm illerde çalışması ve Entegre Cinsel Eğitim (ESI) yasasının etkili bir şekilde uygulanması.

"Diğer önemli olay, kürtaj hakkının parlamentoda tartışmaya açılmasıydı. Kürtaj hakkı kampanyası, Ulusal Kadın Buluşmasında doğdu. Parlamentonun açılmasından bir gün önce 8 Ağustos 2018 tarihinde, milyonlarca insan yeşil fularlarla soğuk havaya ve yağmura rağmen 19 saat nöbet tuttu. Bu eylemle kürtaj hakkının tartışılması sağlandı ve bir tutum alındı. Güvenli ve ücretsiz kürtajın yasal güvenceye alınması her zamankinden daha öncelikli hale geldi. Çünkü bu bir halk sağlığı meselesidir. Çünkü ölenler kürtaj için ödeyecek paraları olmayan yoksul kadınlardır. Çünkü karar sahibi olmak bir haktır."

'ULUSAL KADIN BULUŞMASI EŞSİZ BİR ETKİNLİK'
Ulusal Kadın Buluşması, Arjantin'de farklı siyasal görüşlere sahip kadınların bir araya geldi geniş bir örgütlenme. İlk kez 34 yıl önce 1986 yılında Buones Aires'te toplandı. PCR de bu hareket içinde yer alıyor. Maria Rosario Kadın Buluşması'nın yapısını, işleyişini ve taleplerini şöyle anlattı:
"Ulusal Kadın Buluşması 34 yıldır gerçekleşiyor. Partimiz, kuruluşundan bu yana içinde yer alıyor. İlk toplantıya 1000 kadın katılmıştı ve Örgütlenme Komitesi 43 kadından oluşuyordu. Kadın Buluşması her yıl büyüyor. Sürekliliği ve niteliği açısından dünyada eşsiz bir etkinliktir. Bu toplantının şu ilkeleri var: Demokratik, uzlaşma temelinde, çoğulcu, kendi gücüne dayanma, kendi kendini finanse etme, özerk, federal, yatay biçimde örgütleniyor. Her yıl farklı bir kentte düzenlenen buluşmada bütün atölye çalışmalarının sonuçlarının okunduğu kapanış etkinliğinde demokratik bir seçimle bir sonraki yılın buluşma yeri kararlaştırılıyor. Her öneriyi not eden bir koordinatörün ve iki sekreterin bulunduğu atölyeler düzenleniyor. Atölyeler belirleyici. Oy kullanılmıyor, karar alma süreçleri uzlaşma temelinde işliyor. Üç gün süren Kadın Buluşmasına her kadın bireysel olarak katılıyor. Delege sistemiyle gelmiyor.

"Ulusal Kadın Buluşması'ndaki tartışmalar sonrasında kadın kotası yasası, toplumsal cinsiyet yasası, Üreme Sağlığı Programları, Ulusal Anayasada tüm ayrımcılık biçimlerinin ortadan kaldırılması, güvenli ve ücretsiz kürtaj hakkı sözleşmesinin dahil edilmesi gibi kadın hakları kampanyaları ortaya çıktı. 2015 yılı itibariyle Kadın Buluşması katılımcılarının sayısı bir önceki yıllara göre neredeyse iki katına çıktı, 2013 yılında San Juan'da düzenlenen buluşmada yaklaşık 20 bin kişi, 2014 yılında Salta'dakine  35 bin, Mar del Plata'da 2015'te düzenlenen buluşmaya 60 bin kişi katıldı. La Plata kentinde yapılan son buluşmaya ise 200 bin kişi katıldı."

'DAHA ÇOK YOLUMUZ VAR'
Kadın hareketinin başarılarına rağmen yürünecek daha çok yollarının olduğunu söyleyen Rosario, kadına yönelik şiddetle mücadele için uygun bir bütçenin ayrılmasını, adil bir maaş sisteminin oluşturulmasını, şiddete maruz kalan kadınlar için sığınma evlerinin kurulmasını, kürtajın suç kapsamından çıkarılmasını istediklerini söylüyor. Hiçbir desteği olmayan ev kadınları için de emeklilik talebinde bulunduklarını söyleyen Rosario, "Bazı sosyal hak desteği alan kadınlar için emeklilik, emeklilik yaşının düşürülmesi, tüm işyerlerinde kreş, ilk ve orta okul sayısının artırılması ve bakım işleri için yeni düzenlemelerin yapılması da taleplerimiz arasında" dedi. 

Arjantin'de kadın grevi ilk olarak 19 Ekim 2016 yılında, Ni Una Menos tarafından kadın cinayetlerine, cinsiyetçiliğe ve ataerkil şiddete tepki olarak düzenlendi. Greve Meksika, Şili, Bolivya, Honduras, Fransa ve İspanya'dan da destek verildi. Rosario grevin nasıl örgütlendiğini şöyle anlattı: 

"Kadın grevi, 31. düzenlenen Kadın Buluşması'ndan birkaç gün sonra düzenlendi. Grev, Lucia Pérez adında bir genç kadının da olduğu 7 kadının katledilmesine karşı bir tepki olarak gelişti. 

"Kadın grevi, her işyerinde meclisler ve toplantılar yoluyla örgütlendi. Bazı sektörlerde kadınlar yas simgesi olarak siyah giyindiler. Bazı fabrikalarda kadınlar siyah bir bilezikler taktı ve her vardiya 3 saat bir süre iş bıraktı. Kadınların maruz kaldığı şiddet, baskı ve eşitsizliğe karşı protestoyu görünür kılmak için seferberlik çağrısında bulundular.

"Bu yıl da çağrımız var. Biz de çağrıya katılıyoruz. İkinci hazırlık toplantımızı yaptık. Her bir sektörde işçilerin, kadınların ve LGBTİ+'ların toplantılar yapmasını öneriyoruz. 8 Mart'ı bir mücadele gününe çevirmek istiyoruz."

'LGBTİ+'LER HAKLARINI MÜCADELEYLE KAZANDI'
Arjantin'de eşcinsel evlilik 2010'dan itibaren yasal. Rosario, bu hakkın da LGBTİ+'ların kolektif başarısı olduğuna dikkat çekiyor. Arjantin'de nefret suçunun çok yaygın olduğunu ve son raporlara göre 5 kat arttığını söyleyen Rosario şunları kaydetti: 

"LGTBİ+ kolektifinin en önemli başarılarından biri görünürlük, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği için onur duygusunun kazanılmasıdır. Arjantin'de eşit evlilik, cinsiyet kimliği yasası gibi bazı kazanımlar var, ama homofobik saldırılar da var. LGBTİ+'lara dönük kurumsal şiddet uygulanıyor. 2017 yılında bir LGBTİ oluşumunun raporuna göre ülkemizde 100'den fazla nefret suçu kaydedildi ve fiziksel şiddet beş kat arttı. Trans kişilerin sadece % 32.6'sı ilkokulu bitirdi. Terk etmelerinin nedenleri arasında % 70'i ayrımcılık geliyor. 10 trans kadından 6'sı seks işçiliği yapıyor. Ayrımcılık nedeniyle hastanelere gitmeyi bırakıyorlar, çoğu aynı nedenden tıbbi tedavilerini yarım bırakıyor. Travesti ve trans kadınlarının ortalama yaşam süresi 35 ila 40 yıl arasında. LGBTİ+ lise öğrencilerinin % 70'i cinsel yönelimleri nedeniyle kendilerini güvende hissetmiyor. % 43.1'i jimnastikten ve % 37'si ortak banyolardan kaçınıyor. Bizler onların taleplerini dile getiriyoruz. Birçok talep için ortak bir mücadele yürütüyoruz. Kimisi de ayrı çalışmayla yürütülüyor. Yeni tipte bir toplum inşa etmek istiyoruz, ayrımsız bir toplum olmalı. Sömürülen veya ezilmeyen bir toplum için mücadele ediyoruz, herkes için mücadele ediyoruz."

'DEVRİM ÇOK GEREKLİ'
"Devrim çok gerekli" diyen Arjantin Komünist Partisi (PCR) üyesi Maria Rosario'nun mesajı şöyle: "Dünyanın herhangi bir yerinde adaletsizlikle mücadele etmemiz, baskıya karşı isyan etmemiz, halklarımızın dışında olmayacak olan kurtuluşumuza ulaşmak için yürünecek daha çok yolumuz var. Devrim çok gerekli."