7 Mayıs 2024 Salı

Pandemi kadınların ücretsiz sömürüsünü daha da arttırdı

Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu, pandemi sürecinde kadınların ev içi emeğinin sömürüsünün arttığına dikkat çekti.

Birleşik Metal İş Sendikası Kadın Komisyonu, pandemi sürecinde kadın emeği sömürüsünün daha da arttığına dikkat çekti. Komisyon tarafından hazırlanan raporda, ücretsiz ev içi emeğin daha da arttığı belirtildi.

"Salgınla mücadele denildiğinde makro düzeyde önlemler gündeme geliyor. Kurtarma paketleri, mali yardımlar sektörlere ve istihdama yönelik. İşgücü çok büyük bir işsizlikle karşı karşıya" denilen raporda, "Bu süreçte, çok dile getirilmeyen ise salgının cinsiyetler ve onların ücretsiz emeği üzerindeki orantısız etkileri oldu. Salgın ile mücadelede kadınların ücretli ve ücretsiz emeğinin hayati önemi ortaya çıktı. Diğer taraftan dışarıdan ücret karşılığı alınan kimi hizmetlerin kesintiye uğraması, artan hijyen uygulamaları, eğitime evden devam edilmesi, evde olası hasta bakımı kadınların, kendilerine yüklenmiş toplumsal cinsiyet rollerini ağırlaştırdı. Psikolojik yükleri arttı" tespitine yer verildi.

"Toplumsal cinsiyet rolleri karşılıksız bakım ve ev içi üretim emeğini cinsiyetler arasında eşitsiz bir şekilde dağıtıyor. Kadınlar, yaşamın sürmesi ve sermayenin ihtiyaç duyduğu işgücünün her gün yenilenmesi, yaşlı, engelli kişiler için gerekli bakım hizmetleri ve hane içi üretimi için gerekli emeği karşılıksız olarak sunuyor" denilen raporda, şu veriler aktarıldı:

Birleşmiş Milletler'in "Politika Özeti Covid-19'un Kadınlar Üzerine Etkisi 9 Nisan 2020" raporuna göre; 
Kadınlar ücretsiz bakım ve ev işleri için günlük ortalama 4,1 saatini ayırırken, erkekler 1,7 saat ayırıyor. 
Kadınların evde sundukları sağlık bakım hizmetlerinin karşılığı, küresel gayrisafi hasılanın %2,35'ine yani 1,5 trilyon Amerikan dolarına eşittir. 
Buna yaşlı çocuk ve diğer bakım hizmetlerini eklediğinizde bu rakam 11 trilyon Amerikan dolarına çıkıyor. 
ILO'nun 2018 yılında yayınladığı "İnsan Onuruna Yakışır Bir İş Geleceği için Bakım Emeği ve Bakım işleri" adlı raporunda,
Ücretsiz bakım hizmetleri için harcanan zaman 16,4 milyar saat/gün. 
Bu hizmetlerin dörtte üçü kadınlar tarafından karşılanıyor.
Bu da günlük çalışma süresini 8 saat olarak aldığımızda 2 milyar tam zamanlı işe denk geliyor. 
ILO'nun aynı raporunda ücretli bakım emeğinde ise durum;
381 milyon işçi istihdam ediliyor (249 milyon kadın ve 132 milyon erkek), 
Bu toplam küresel istihdamın yüzde 11,5'ini, 
Küresel kadın istihdamının yüzde 19,3'ünü ve küresel erkek istihdamının yüzde 6,6'sını temsil ediyor.

KAPİTALİST DÜZEN KADIN EMEĞİNE KARŞILIKSIZ EL KOYUYOR
"Ortada karşılığı ödenmeyen muazzam bir emek duruyorken erkek egemen kapitalist düzen kadınların bu emeğine karşılıksız el koyuyor, değersizleştiriyor ve kamusal alandaki emeğine de ikincil bir konum biçiyor. Emek yoğun bu alanın ücretli istihdam olarak değerlendirilmesi durumunda, önemli bir istihdam yaratacağı kesin" denilen raporda, şu tespitlere yer verildi:

"Kadınların, toplumun yeniden üretiminde merkezi önem taşıyan bakım emeği sağlayıcısı olarak görülmesi, emek piyasasındaki konumlarını da belirliyor. Ücretsiz bakım emeği ve ev içi emek iktisadi açıdan muazzam bir değer yaratmasına rağmen, kadınların üzerine karşılıksız olarak bırakılan bu işler nedeniyle kadınlar kamusal alandaki haklarını ve özgürlüklerini kullanmada ayrımcılığa maruz kalıyor. Emek piyasasında kadının ücretli emeği değersiz ve niteliksiz işler olarak nitelendiriliyor, kadın emeği ağırlıklı olarak esnek ve güvencesiz, daha çok kayıt dışı işlerde istihdam ediliyor."

PANDEMİDE KADINLARIN ÜCRETSİZ EMEĞİ
Raporda, pandemi sürecinde eve kapanmanın kadın emeği üzerinde yarattığı yükler şöyle tespit edildi:

"Yaygın karantina dönemi, kadın ve erkeklerin büyük bir bölümünü eve kapattı. Kimi işler evlere taşındı. Dışarıdan hizmet alımı kesildi, neredeyse bütün işler ev içinde yapılmaya başlandı. Pandemiden korunmak adına hijyen koşulları arttı. Çoğu Covid-19 hastalarının hastane yerine eve gönderilmesi kadınların evde bakım yükünü arttırdı. Sadece salgın değil, bulaşma tehlikesine karşı diğer hastalıkların sağlık hizmeti aksadı, birçok hastalık evde tedavi yoluna gidildi.

"Pandemide alınan ilk önlemlerin başında okulların kapatılması geldi. Ve 20 milyonu aşkın üniversite öncesi eğitimde bulunan öğrenci evlerinde eğitme başladı. Bununla birlikte çocukların eğitim yükü ve takibi de çoğunlukla kadınların işleri arasına eklendi. Sadece fiziki yük değil, yeterli korunmanın sağlanması, hijyenin sağlanması, aile bireylerin korunması noktasında kaygı arttı. 
Karantina döneminde ücretli işlerinde çalışmaya devam eden kadınlar, artan ev işleri yükü ile ücretli işleri arasında sıkıştı."

EV İŞLERİNE AYRILAN ZAMANDA DA EŞİTSİZ ARTIŞ SÖZ KONUSU
Pandemi döneminde kadınların ev içi işler ve bakım işlerine ayırdığı zaman 2,1 saatten fazla artarken, erkeklerin 1 saatten (0,8) az arttığı tespiti yapıldı. Raporda, erkeklerin ev işlerine ayırdığı zamanın artması olumlu olarak değerlendirilirken, bunun da kadınlar aleyhine eşitsiz olduğuna dikkat çekildi. Raporda, söz konusu eşitsizliklerin giderilmesi için şu öneriler dile getirildi:

"Olağanüstü dönemlerden çıkmak olağanüstü çabaları gerektirir. Ancak olağanüstü çabaların cinsiyetlere dağılımı da eşit olmalı. Bunun için toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadınların ve erkeklerin yaşamın her alanında eşit yurttaşlar olarak görülmesi, hakların kullanımında eşitlik sağlanması önemlidir. Yaşamın her alanında gerçek eşitliğin sağlanması için devletin kurumlarından başlayarak sendikalara, siyası partilere, meslek odalarına, sivil toplum örgütlerine kadar tüm örgütlere görevler düşmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak, bakım sektörüne odaklı bir ekonomik dönüşüm programı hayata geçirilmelidir. Sendikalar ise kendi bünyelerinden başlayarak yaşamın her alanında eşitlik bilincini güçlendirecek politikaların yaratıcısı, savunucusu ve uygulayıcısı olmalıdırlar."