Özgür Ülke saldırısının 32. yılı: Sözümüz özgürlük olsun

Özgür Ülke gazetesine dönük bombalı saldırının 32. yılında Kadırga'da yapılan eylemde, "Kürtlerin, halkların sesi; ezilenlerin, emekçilerin, kadınların sözü olan gazetemizi bombalayanlar, o gün her şeyin biteceğini sandı ama yanıldılar" denildi.

Yeni Yaşam Gazetesi ve DFG, 1994'te Özgür Ülke gazetesine yönelik yapılan bombalı saldırının 32. yılında saldırının gerçekleştiği Kdırga'da anma yaptı. Çok sayıda gazeteci, hak savunucusu ve siyasetçinin katıldığı eylemde, cezasızlık, hakikat arayışı ve özgür basın geleneğinin direnişi vurgulandı.

Yeni Yaşam Gazetesi, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Özgür Ülke gazetesinin genel merkezi ve bürolarının bombalanmasının 32. yılında, saldırının gerçekleştiği Kadırga'da basın açıklaması düzenledi.

Eyleme, çok sayıda gazeteci, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İl Eşbaşkanı Çınar Altan ve siyasi parti, demokratik kitle örgütü temsilcileri katıldı. "Özgür basın susturulamaz" pankartı açılan eylemde, saldırıda katledilen Ersin Yıldız'ın ve Özgür Ülke gazetesinin manşetlerinin yer aldığı dövizler taşındı.

'EMRİ TANSU ÇİLLER VERDİ'
Gazetenin eski emekçilerinden biri olan Gültan Kışanak, saldırının devlet kararıyla organize edildiğini belirtti. Özgür Ülke'nin "Gerçekler karanlıkta kalmayacak" sloganıyla yayın yaptığını dile getiren Kışanak, gazetenin baskılara rağmen gerçekleri yazma ısrarına dikkat çekti. Dönemin başbakanı Tansu Çiller'in Özgür Ülke için "bertaraf edilsin" emrini hatırlatan Kışanak, "Ersin Yıldız şahsında, hakikatleri yazma yolculuğunda yaşamını yitiren tüm gazetecileri saygıyla, minnetle anıyorum" dedi.

'TEK BİR KİŞİ YARGILANMADI'
Dönemin tanıklarından ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Yönetim Kurulu üyesi Eren Keskin, saldırının bir gün öncesinde binada şüpheli insanlar bulunduğunu anlatarak, "Meğer o gün bombayı yerleştiriyorlarmış" dedi. Saldırının İstanbul'daki iki binaya ve Ankara bürosuna eş zamanlı yapıldığını hatırlatan Keskin, "Ersin Yıldız yaşamını yitirdi, 23 gazeteci yaralandı. Biz o günden beri, 31 yıldır buradayız. Tek bir kişi yargılanmadı. Tek bir kişi ceza almadı" ifadelerini kullandı.

'HER ŞEYİN BİTECEĞİNİ SANDILAR AMA YANILDILAR'
Basın metnini okuyan Ezgi Çadırcı Karabey, "Kürtlerin, halkların sesi; ezilenlerin, emekçilerin, kadınların sözü olan gazetemizi bombalayanlar, o gün her şeyin biteceğini sandı ama yanıldılar" dedi. Özgür basın emekçilerinin ertesi sabah görevinin başında olduğunu, gazetenin "Bu ateş sizi de yakar" manşetiyle yayın hayatına devam ettiğini vurgulayan Karabey, özgür basın geleneğinin tüm saldırılara rağmen diz çökmediğini dile getirdi.

'SÖZÜMÜZ ÖZGÜRLÜK OLSUN'
Karabey, mücadele mirasının Musa Anter'den Gurbetelli Ersöz'e, Ersin Yıldız'dan bugün hastanede olan Hüseyin Aykol'a uzandığını belirterek, "Onların dediği gibi; daha yazılacak haberler, gösterilecek hakikatler var bu coğrafyada" dedi. Karabey, "Bizden doğruları ve gerçekleri bekleyen halkımızı asla yanıltmayacağız. Ve inanıyoruz ki halkların özlemi olan o 'onurlu barış' manşetini atmaya yakınız. Sözümüz özgürlük olsun" ifadelerini kullandı.

Açıklama, "Özgür basın susturulamaz" sloganıyla sona erdi. Saldırının gerçekleştirildiği binaya karanfiller bırakıldı.

Ardından Ersin Yıldız'ın mezarı ziyaret edildi.