2 Mayıs 2024 Perşembe

Özgür Genç Kadın'lardan 'Küfürsüz hava sahası'

ÖGK Merkez Koordinasyon Üyesi Nazlı Yöyler, "Küfürsüz hava sahası" çalışmalarını anlatarak amaçlarının izole alanlar yaratmak olmadığını aksine hayatı tam merkezinden değiştirmeye çalıştıklarını söyledi. Yeni yılda genç kadınlara minik kızıl sopalar hediye ettiklerini ve böylece kadınlara "Şiddet karşısında çaresiz değilsiniz" dediklerini de ekledi.
Özgür Genç Kadın (ÖGK) ile cinsiyetçi dil ve küfüre savaş açan çalışmaları hakkında konuştuk.
 
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi ve ÖGK Merkez Koordinasyon Üyesi Nazlı Yöyler, "Küfürsüz hava sahası" sloganı ile yürüttükleri çalışmalarını ETHA'ya anlattı.
 
"Küfürsüz hava sahası" çalışmasının cinsiyetçi dil ile mücadele amacı taşıdığını belirterek bu mücadeleyi hayatın her alanında yürüttüklerini söyleyen Yöyler, "Evde, sokakta, işyerinde ya da toplu taşımada yani hayatın her alanında cinsiyetçi küfürlere maruz kalıyoruz. Bu dil kadın bedenini aşağılamanın ve metalaştırmanın aracı yapılıyor" dedi.
 
KÜFÜRSÜZ HAVA SAHASI
 
Bu duruma karşı lise ve üniversitelerde "Küfürsüz hava sahası" olarak ilan ettikleri alanlar oluşturduklarını kaydeden Yöyler, "Cinsiyetçi dile karşı kontur ataktayız" ve "Burası küfürsüz hava sahasıdır" yazan dövizleri belirledikleri noktalara astıklarını anlattı.
 
"Biz izole yerler yaratmak istemiyoruz. Sadece bulunduğumuz alanlarda küfürsüz bir yaşam istediğimizi belirtiyoruz" diyen Yöyler, sosyal medyada çokça konuşulan ve ÖGK'lı Tanya Kara'nın maç çıkışı metrobüste küfür eden holiganlara itiraz ettiği videodan sonra bu fikrin ortaya çıktığını söyledi.
 
"Tanya, 'Kadın bedenini aşağılamanızı istemiyoruz' demişti ve bunun için kadınlardan ilgi gördü. Biz bu refleksif çıkış ile gördük ki, cinsiyetçi dil ve küfürden rahatsız olan sadece birkaç kadın değil. Bütün kadınlar bu durumdan rahatsız" diyen Yöyler, daha önce gündemlerinde olan "Küfürsüz hava sahası" çalışmalarına bu olaydan sonra hız verdiklerini belirtti.
 
HAYATIN MERKEZİNDEYİZ VE ORADAN DEĞİŞTİRİYORUZ
 
"Biz genç kadınlar hayatın tam ortasındayız" diyen Yöyler, tam da bu merkezi yani hayatın kendisini küfürden ve cinsiyetçi dilden arındırmaya çalıştıklarını ifade etti. Erkeklere "Benim bedenimi veya arkadaşımın bedenini aşağılayamazsın" dediklerini belirten Yöyler, küfürün bir erkeklik hali olarak kadınların diline de yerleştiğini söylüyor ve kadınların da farkında olmadan kendi bedenlerini aşağıladıklarını bu nedenle farkındalık geliştirmek istediklerini ifade etti.
 
Bu çalışmayı sadece İstanbul'da yürütmediklerini Ankara, İzmir, Van, Samsun gibi birçok ilde yürüttüklerini ve bulunduğu alana "Küfürsüz hava sahasıdır" ya da "Cinsiyetçi dile karşı kontrataktayız" yazdıklarını söyleyen Yöyler, bunun için özel alanlar yaratmaktan ziyade bulundukları alanı değiştirmeye çalıştıklarını anlattı.
 
AMACIMIZ FARKINDALIK YARATMAK
 
Sadece küfüre karşı değil kadın-erkek ayrımcılığına denk düşen her türlü pratiğe karşı çıktıklarını belirterek "İnsanlar önce şaşırıyor çünkü farkındalıkları yok. Bizde onlara neden böyle alanlar oluşturmak istediğimizi anlatıyoruz. Cinsiyetçi dilin ne olduğunu ve neden kullanmamak gerektiğini anlatıyoruz" dedi.
 
ÖRGÜTLÜ GÜÇ İLE DEĞİŞTİREBİLİRİZ
 
"Tek tek kadınlar cinsiyetçi söylem veya küfürden rahatsız olabilir. Bunu dile getirip tepki de gösterebilir ama tekil itirazların değiştirici gücü sınırlıdır. Ancak bütün kadınlarla tepki gösterirsek yani itirazımızı örgütlü bir biçimde yaparsak değiştirici gücümüz artar" diyen Yöyler, erkek egemen politikalardan ve söylemlerden bütün kadınların rahatsız olduğunu insanların görmelerini istediklerini belirtti.
 
YENİ YIL HEDİYESİ: KIZIL SOPA
Yeni yıla sokakta hazırlanan ÖGK'nın sokak çalışmasını ve genç kadınlara yeni yıl hediyesi olarak dağıttığı minik kızıl sopaları sordum ve Yöyler, Kızıl Soplalılar'ın kadına yönelik her türlü erkek şiddetine karşı özsavunma hakkını kullanan kadınlar olduğunu aktardı ve kadınlara "Şiddete uğradığında çaresiz değilsiniz" mesajını vermek istediklerini söyledi. Küçük kartlara yeni yıl mesajları yazdıklarını ve kenarına da küçük sembolik kızıl sopalar iliştirdiklerini belirterek kadınlardan olumlu tepkiler aldıklarını ifade etti.
 
BİRBİRİMİZE DOKUNUYORUZ
 
Kadınların "Böyle bir oluşum mu varmış, kızıl sopa ne anlama geliyor" diye sorular sorduklarını ifade eden Yöyler, böylece kadınların hayatına değdiklerini ve yalnız olmadıklarını hissettirmeye çalıştıklarını söyledi. Kadınların yaşadığı sorunların tekil örnekler olmadığını ve ortak sorunları için ortak bir mücadele ve dayanışma oluşturmak istediklerini belirtiyor.
 
Kadınların hayatın her alanında sömürüye karşı en önde olduğunu, 25 Kasım'dan Sarı Yelekliler eylemine kadar hem Türkiye'de hem de dünyada her türlü toplumsal hareketin ve direnişin en önünde yer aldıklarını söyleyen Yöyler, "Önemli olan kadınların tek tek yükselttiği isyanı örgütlü bir güce dönüştürmek" diyerek yaptıkları çalışmaların amacını özetliyor.
 
ÖGK İLE İSYANI BÜYÜT
 
2019'un ön gününde kadınlara seslenen Nazlı Yöyler, "2019'da bizi zorlu bir yıl bekliyor. Erkek egemenliği saldırmaya devam ediyor ancak kadınların da direnişi ve isyanı sürüyor. Liselerden üniversiteye kadar erkek egemenliğine karşı mücadeleyi büyüteceğiz. Genç kadınları isyanı büyütmeye, mücadeleye ve ÖGK'da örgütlenmeye çağırıyorum" dedi.