28 Mart 2024 Perşembe

Munzur Özgür Aksın Meclisi: Maden projeleriyle ekolojik katliam gerçekleşecek

Munzur Özgür Aksın Meclisi, Dersim Sanat Sokağında yaptığı basın açıklamasında, Dersim'de maden projelerinin hayata geçirilmesiyle birlikte tam bir ekolojik katliamın yaşanacağına dikkat çekildi.

Munzur Özgür Aksın Meclisi, Dersim Sanat Sokağında açıklama yaparak maden projelerine tepki gösterdi. Açıklamada, "Çevremize, doğamıza, kültürümüze ve inancımıza karşı saldırılara karşı dur diyelim" yazılı pankartı açılarak, "Kapitalizim üretim krizi ve bozulan ekonomiyi Doğa ve çevre talanına dönük uygulamalar ile devam ettiriyor" denildi.

'MADEN PROJELERİ YAŞAM ALANLARINA YAPILIYOR'
Kaz Dağları'nda kesilen 200 bin ağaç, Aydın'da yeni jeotermal ihaleler ve 12 bin yıllık Kent Hasankeyf sular altında bırakıldığı anımsatılan açıklamada, dünyanın en temizleri arasında olan Salda Gölü'ne millet bahçesi yapılması planları, faili belli orman yanmaları, zeytinlik ve kayısı alanlarının imara açılması, dünya mirası ve inanç merkezi Munzurun iş araçlarıyla ticarete ve korumaya değil kullanmaya açılmasına tepki gösterildi.

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) Temmuz 2019 tarihinden bu yana 2685 noktada maden ruhsatı ilanı yaptığının altı çizilen açıklamada, bu alanların yayla, mera, tarım arazisi, doğ, nehir, hayvan ve insan yaşam alanlarının bulunduğu alanlar olduğuna dikkat çekildi.

'KİMDEN RIZALIK ALDINIZ?'
Sermaye sahiplerinin Dersim'in eşsiz coğrafyasını hedef aldığına dikkat çekilen açıklamada, Dersim'in yeraltı ve yerüstü kaynaklarını, suları, bitkileri ve havası zehirlemek Dersim halkının geleceğinin yok edilmek istendiği ifade edildi.

Munzur Vadisi Milli Parkı'nın endemik tür barındırması bakımından en en zengin park olduğu belirtilen açıklamada, "2000'e yakın bitki türü saptanmış ve bunların %20'sine yakın endemik türdür. Yaban hayatı bakımından eşsiz bir doğadır. Dersim. Soruyoruz; Kimden rızalık aldınız. Bu havzada maden projesi yürütülmesi demek; Akarsu kaynaklarının, toprağın, havanın, ekosistemin, yaylaların, meraların en önemlisi yer altı suyu kaynaklarının Kazdağlarında, İliçte, Hasankeyf ve Salda olduğu gibi telafisi imkansız zarar görmesi demek!" denildi.

'ÇEVREMİZİ KORUMAKTAN GERİ DURMAYACAĞIZ'
Maden projelerinin gerçekleştirilmesi halinde, tam bir ekolojik katliamın ortaya çıkacağına dikkat çekilen açıklamada, hukuka ve çevre kanununa aykırı işlere karşı direnme çağrısı yapılarak şunlar kaydedildi:
"İş vaadi ile yalanlarıyla gelecek bu şirketlere karşı bu coğrafyayı insansızlaştırmak yağma ve talan edeceklere karşı buradan bir kez daha ilan ediyoruz. Çevremizi, doğamızı, kültürümüzü, inancımızı, kimliğimizi, dünyanın bütün doğal miraslarını korumaktan asla geri durmayacağız."