17 Aralık 2025 Çarşamba

'Maraş katliamını unutmadık, unutturmayacağız'

Alevi örgütlerinin çağrısıyla çok sayıda kişi, Kadıköy rıhtımında toplanarak Maraş katliamında yaşamını yitirenleri andı. Eylemde, Maraş katliamıyla yüzleşme, Suriye'de süren Alevi katliamını durdurma çağrısı yapıldı.

Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Türkiye Alevi Federasyonu (ADFE), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneğinin çağrısıyla çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü, Maraş katliamının 47. yılında, katliamda yitirilenleri andı. "Maraş katliamını unutmadık, unutturmayacağız" pankartı açılan eylemde, mumlarla "Maraş 78" yazıldı. Anma saygı duruşu ve gülbenglerle başladı.

'MARAŞ'TA YAŞANANLAR MÜNFERİT BİR OLAY DEĞİL'
Alevi örgütleri adına ortak basın açıklamasını okuyan Merve Demir, "Alevi toplumunun yakın tarihinde derin bir toplumsal kırılma noktası olan Maraş katliamı, 19–26 Aralık 1978 tarihleri arasında yaşanmış; yüzlerce Alevinin canice katledilmesine, binlercesinin yaralanmasına ve on binlercesinin evlerinden, topraklarından, işlerinden koparılarak zorunlu göçe maruz bırakılmasına neden olmuştur. Bu süreçte Alevilere ait mahalleler sistematik biçimde hedef alınmış; evler, iş yerleri ve tarım arazileri yağmalanmış, yakılmış ve talan edilmiştir. Maraş'ta yaşananlar, münferit bir olay değil; örgütlü, planlı ve inanç temelli bir saldırının sonucudur" dedi.

Katliamın 47. yılında acılarının da öfkelerinin de ilk günkü kadar taze olduğunu söyleyen Demir, tüm çabalara rağmen bu katliamın Alevi toplumunun hafızasında yaşamaya devam ettiğini vurguladı.

'KATLİAMIN FAİLLERİYLE GERÇEK BİR HESAPLAŞMA YAPILMADI'
"Maraş, yalnızca geçmişte yaşanmış bir trajedi değil; adalet sağlanmadığı için bugünü ve geleceği tehdit eden açık bir yaradır" diyen Demir, yaşanan her katliamda aynı inkarcı ve ayrımcı zihniyeti gördüklerini söyledi. Demir, şöyle devam etti: "Bugüne kadar katliamın gerçek failleriyle ilgili kapsamlı ve samimi bir hesaplaşma yaşanmamış; sorumluların büyük bir bölümü yargı önüne çıkarılmamış; devlet, olayların üzerini örten karanlığı dağıtma yönünde irade göstermediği gibi bazı katiller MHP tarafından milletvekilliği ile ödüllendirilmiştir. Bu cezasızlık anlayışı, yalnızca Maraş'ın değil, sonrasında yaşanan pek çok katliamın da zeminini hazırlamış; 12 Eylül askeri darbesine giden sürecin toplumsal altyapısını oluşturmuştur."

Maraş davasının yıllarca sürüncemede bırakıldığına dikkat çeken Demir, "Maraş katliamı bir insanlık suçudur. Bu suçla gerçek anlamda yüzleşilmeden, failler ve sorumlular ortaya çıkarılmadan, cezasızlık politikalarına son verilmeden bu ülkede toplumsal barışın kurulması mümkün değildir" dedi.

'MARAŞ'TA SURİYE'DE KATLEDİLEN CANLARIMIZI UNUTMADIK'
"Genelkurmay ve ilgili tüm devlet arşivleri derhal açılmalı; kayıplarımızın mezar yerleri gizlenmemeli, Maraş Katliamı bağımsız ve tarafsız bir şekilde yeniden soruşturulmalıdır" ifadelerini kullanan Demir, katliamlarla yüzleşilmeden ortak bir gelecek kurulamayacağını belirtti. Suriye'de cihatçı HTŞ çetelerinin Alevilere dönük katliamlarına dikkat çeken Demir, şu ifadeleri kullandı: "Maraş'ta yaşanan katliam ile Suriye'de Alevilere yönelik saldırılar, aynı nefret ideolojisinin ve aynı karanlık zihniyetin ürünüdür. Her iki coğrafyada da Aleviler soykırıma maruz kalmıştır. Bu durum, nefret siyasetinin sınır tanımadığını ve Alevi toplumuna yönelik tehdidin uluslararası bir boyut taşıdığını açıkça ortaya koymaktadır. Bu nedenle bir coğrafyada yaşanan zulüm, başka bir coğrafyada yaşayan Alevilerin kaderinden bağımsız değildir. Acılarımız ortaktır; mücadelemiz de ortak olmak zorundadır. Biz Aleviler Maraş'ta ve Suriye'de katledilen canlarımı unutturmayacağız."

'MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ'
Hükümete Maraş katliamıyla yüzleşme ve HTŞ'ye desteğini sonlandırma çağrısı yapan Demir, "Biz Aleviler zulme karşı yaşamı, barışı ve insan onurunu savunan bir inancın ve tarihsel direncin talipleriyiz. Gerçekler ortaya çıkana, adalet sağlanana ve bu topraklarda eşit yurttaşlık tesis edilene kadar mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz" dedi.

Eylem, "Maraş'ı unutma, unutturma" sloganıyla son buldu.