Kuyu tipi hapishanelere karşı mücadele yöntemleri tartışıldı

BEKSAV'da kuyu tipi hapishanelere karşı mücadele yöntemleri tartışıldı. Kuyu tiplerinin, hapishane sorununun yalnızca devrimcilerin, sosyalistlerin, yurtseverlerin sorunu olmadığı kaydedilen forumda, tutsakların direnişinin toplumun tüm kesimine taşımak gerektiğinin altını çizdi. Devrimci sosyalist tutsakların kuyu tipine karşı açlık grevi direnişiyle destek açlık grevi eylemi yapan devrimciler de 3 günlük eylemlerini forumla sonlandırdı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyeleri ile Gençlik Komünleri üyelerinin kuyu tipi hapishanelere karşı devrimci tutsakların açlık grevi direnişine destek açlık grevi eylemi bugün sonlandı. 9 Mayıs günü ESP Kadıköy ilçe örgütünde düzenlenen basın toplantısıyla açlık grevi eyleminin startını veren devrimci sosyalistler, üç gün boyunca dayanışma ziyaretlerini kabul etti, kurumlara ziyarette bulundu.
KUYU TİPLERİNE KARŞI MÜCADELE YÖNTEMLERİ TARTIŞILDI
Bilim Estetik Kültür Sanat ve Araştırmaları Vakfı'nda (BEKSAV) kuyu tipi hapishaneler ve bu hapishanelere karşı yürütülecek mücadeleye ilişkin forum düzenlendi. "Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın, sosyalistlere özgürlük" şiarıyla düzenlenen foruma ESP Eş Genel Başkanı Murat Çepni, DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, DEM Parti il ve Kadıköy ilçe örgütü, Sosyalist Meclisler İnisiyatifi (SMİ), Gençlik Komünleri katılımıyla gerçekleşti. forumun açılış konuşmasını yapan SKM MYK üyesi Satiye Ok, kuyu tipi hapishaneler hakkında bilgi verdi. Tecridi parçalamak için dayanışmanın önemine dikkat çeken Ok, "Birlikte tartışalım. Önümüzdeki süreçte hangi yol ve yöntemlerle bunu örgütleyebiliriz bunları tartışalım" dedi.
'DİRENİŞİ DIŞARININ GÜNDEMİNE TAŞIMALIYIZ'
Forumda ilk sözü açlık grevi eyleminde olan devrimci sosyalistlerden ESP'li Kerem Bükre aldı. Eylemlerinin amacını şöyle aktardı: "İçerideki direnişi dışarıya taşımak. Dışarıdaki işçilerin, emekçilerin gündemine getirmek."
Devrimci tutsakların yıllardır tecride karşı mücadele yürüttüğünü anımsatan Bükre, "İçeri ve dışarı arasında bağ olmadığı zaman faşizm daha çok saldırıyor. Geçmişte dışarının tutsaklara sahip çıkmasının ardından devlet geri adım atmak zorunda kalıyor. Kuyu tiplerinin kapatılması için dışarıda güçlü bir ses çıkarmak gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Devrimci tutsakların direndiği gibi partisinin de kuyu tipi hapishanelere karşı eylemlerinin süreceğinin altını çizen Bükre, tutsaklarla dayanışanlara yönelik gözaltı ve tutuklama saldırılarıyla tutsakların yalnızlaştırılmak istendiğini kaydetti.
'FAŞİZM GERİDE KALANLAR MÜCADELE ETMESİN İSTİYOR'
SGDF MYK üyesi Sinem Çelebi de sosyalistlere yönelik gözaltı ve tutuklama saldırılarına dikkat çekti. Bunların nedenlerine yaslanmak gerektiğini söyleyen Çelebi, "Faşizm kendisine tehdit unsuru gördüğü herkese saldırmak, tutuklamak istiyor. Ki geride kalanlar mücadele etmesin" dedi. Bu kadar kapsamlı gözaltı ve tutuklama saldırısının faşizmin korkusunun göstergesi olduğunu söyleyen Çelebi, "Peki bunun karşısında ne yapmak gerek? En başta bu korku iklimini yıkmalıyız. Hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri duyulmaz. Ama şu an böyle bir gerçeklik yok. Herkesin en az bir gözaltısı, tutukluluk süreci var. Üniversite gençliğinin daha çok gündeminde olması gerek ve normalleşmemesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Çelebi, yarın devrimci sosyalistlerin İstanbul Adliyesi 13. ACM'de saat 10.00'da görülecek duruşmasına çağırdı.
'DEVRİMCİ TUTSAKLARI ÖZGÜRLEŞTİRMEK İÇİN BİRLİKTE MÜCADELEYE İHTİYAÇ VAR'
Açlık grevi eylemcilerinden SKM'li Serpil Topal da 3 günlük eylemleri sürecinde kuyu tipi hapishaneleri anlattıklarını söyledi. Kuyu tiplerini anlatan Topal, görüşçü olmak, mektup göndermenin önemine vurgu yaptı. "Onlar dört duvar arasında tüm saldırılara rağmen sürekli üretim halindeler. Bunu dışarıyla paylaştıkları zaman anlamlı oluyor" diyen Topal, devrimci tutsakları özgürleştirmek için birlikte mücadeleye ihtiyaç olduğunu söyledi.
'DEVRİMCİ TUTSAKLAR TÜM EZİLENLER İÇİN MÜCADELE ETTİ'
Kısa süre önce tahliye edilen ESP Esenyurt İlçe Temsilcisi Cafer Erözsoy, hapishanelerde devrimcilerin teslim alınmak istendiğini söyledi. Çorlu Yüksek Güvenlikli Hapishanesine sürgün edilen ve burada açlık grevi direnişine başlayan Erözsoy, hapishane girişinde çıplak aramanın "detaylı arama" diye dayatıldığını Erözsoy, "Mektupları vermiyorlar. Silivri'den getirdiklerinden 12 gün sonra verdiler. Ve ben o sürede 'acaba bana mektup göndermiyorlar mı' diye düşündüm. Mektup hakkın yasaklanıyor, spor hakkın yasaklanıyor... İnsanlar öylesine oraya girmedi; kadın cinayetlerine karşı mücadele ettikleri için, işçi cinayetlerine karşı mücadele ettikleri için tutsak edildiler. Tutsak devrimciler tüm ezilen halklar için mücadele ettiyse bizim de birleşik mücadeleyle sahiplenmemiz gerek. Kuyu tipleri bir iki örgütün gündeminde olmamalı" dedi.
'DÜŞMANA KARŞI TEPEDEN TIRNAĞA ÖRGÜTLENMELİYİZ'
Kuyu tipine karşı süreli dönüşümlü açlık grevinde olan ve kısa süre önce tahliye edilen Muhammet Devrim Altınkaya, "Bize saldıran düşman tepeden tırnağa örgütlü ben de öğrendim ki düşmanı yenmek için tepeden tırnağa örgütlenmeliyiz. Kuyu tiplerini kapatmak için tepeden tırnağa örgütlenmeliyiz" ifadelerini kullandı.
'DESTEK AÇLIK GREVİ BUGÜN BİTİYOR AMA MÜCADELEMİZ SÜRÜYOR'
Devrimci sosyalistlerle birlikte destek açlık grevi eylemine başlayan Gençlik Komünleri'nden Arda Yüksel, "Destek açlık grevimiz bugün bitiyor. Ama mücadele bitmiyor. Devrimcilerin kuyu tipi hapishanesinde açlık grevine gireceği koşulların olmaması için mücadele edeceğiz" dedi.
'HAPİSHANELERDE ÖĞRENİYORSUN'
DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, hapishanelerde yaşanılanlar anlatılınca insanların ürktüğünü ancak hapishanelerde çok şeyin öğrenildiğini söyledi. "Sosyalizm nedir desen komündür mesele. Hapishanelerde komün yaşamı öğreniyorsun. Devlet de dedi ki bunlar hapishaneye gidiyor öğreniyor. Benim ilk öğrendiğim şey hapishaneye girdiğinizde bekleme duygusu; görüşü, tahliyeyi, avukatı, yürüyüş saatini bekleme. Çünkü bu duyguyu yaratıyor. Bir süre sonra kitap okumanın, yanındaki kişiyle sohbet etmenin devrimci üretimin çok önemli olduğunu öğreniyorsun. Devrim mücadelesiyle kurduğunuz bağlar çok güçlü olduğunda sadece direniş anlarında değil her açıdan öğreniyorsun" ifadelerini kullandı. Tutsaklara mektup göndermenin önemine dikkat çeken Otlu, tutsak aileleriyle devrimci ilişki kurmak, aileleri de örgütlemek gerektiğini belirtti.
Hapishane girişlerinde "detaylı arama" adı altında dayatılan çıplak arama işkencesine dikkat çeken Otlu, buna karşı mücadele etmek gerektiğini söyledi. Otlu, LGBTİ+ tutsaklara uygulanan işkencelere de dikkat çekerek dayanışma çağrısı yaptı.
TECRİDE KARŞI MÜCADELE ÇAĞRISI
Kısa süre önce tahliye edilen ESP Sultangazi İlçe Eşbaşkanı Gamze Toprak da, yaklaşık bir buçuk yıldır F Tipinde kalan ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü bir tutsağın vasisi olduğunu söyledi. Dayanışma ve yoldaşlığın tecridi kırmanın yolu olduğunu söyleyen Toprak, iki tutsağın rogar kapağından birbirine seslendiği örneğini verdi.
Forum konuşmalarla devam etti.