Komünist işçi önderi Süleyman Yeter mezarı başında anıldı
Limter-İş Sendikası, 22 yıl önce gözaltında katledilen Limter-İş Sendikası Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter'i mezarı başında andı.
Limter-İş Sendikası eğitim uzmanlığı görevini yürütürken 7 Mart 1999 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gördüğü işkenceyle katledilen komünist işçi önderi Süleyman Yeter, her ölüm yıl dönümünde olduğu gibi 22. ölüm yılında da unutulmadı.
Süleyman Yeter, Alibeyköy'deki mezarı başında anıldı. Limter-İş Sendikası'nın düzenlediği anmaya Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Ölümsüzlerin ve Tutsakların Sesi Platformu (ÖTSP) üyeleri katıldı. "İşçi sınıfının sosyalist önderi Süleyman Yeter ölümsüzdür. Daima bizimlesin" yazılı pankartının açıldığı anmada "Süleyman Yeter kavgamızda yaşıyor", "Süleyman Yeter ölümüzdür", "Gün gelecek devran dönecek katiller işçiye hesap verecek" sloganları atıldı.
SAYGILI: SÜLEYMAN YETER'İ 22 YILDIR ANIYORUZ
Saygı duruşunun ardından konuşan Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kanber Saygılı, Süleyman Yeter'i 22 yıldır mezarı başında andıklarını söyledi. Saygılı, "Süleyman Yeter, Kürt ulusundan, Alevi inancından ve aynı zamanda işçi sınıfının içerisinde büyümüş, ömrünü işçi sınıfının sınıfsız, sınırsız, sömürüsüz ve savaşsız bir dünya özlemi için ortaya koymuş bir yoldaşımızdı" diye belirtti. Süleyman Yeter'in işçi sınıfının ideolojisiyle donanmış, işçi sınıfının örgütlü mücadelesine inanmış ve aynı zamanda işçi sınıfının sosyalist evlatlarından biri olduğunu vurgulayan Saygılı, "İşçi sınıfının kurtuluşunda, işçi sınıfının rolünü bilen, anlayan, işçi sınıfının bu kurtuluş mücadelesinde bir temel teşkil ettiği, aynı zamanda öncü olduğunun bilinciyle hareket eden bir yoldaşımızdı" diye konuştu. Saygılı, Süleyman Yeter'in gece gündüz işçi havzalarında olduğunu ve hatta düğününü grev çadırında yaptığını hatırlattı.
Sermayenin işçi ve emekçilere yönelik artan saldırılarına değinen Saygılı, "Kırıntı düzeyinde kalan haklar bir bir gasp ediliyor. Hergün işçi kıyımlarıyla karşı karşıyayız. Açlık sınırının altında yaşıyoruz. Kod 29 ile işimizi elimizden almıyor. Kod 29 aynı zamanda işçi sınıfının onuruna yönelik bir saldırıdır. Bizim önümüzdeki süreçte sermayenin bu saldırılarını püskürtüp ve yeni kazanımlar elde edebilmemiz için mutlaka ama muklaka daha büyük örgütlenmemiz gerekiyor" diye konuştu.
BÜKRE: SÜLEYMAN YETER SINIF SENDİKACILIĞI YAPTIĞI İÇİN KATLEDİLDİ
Anmada konuşan ESP İstanbul İl Yöneticisi Kerem Bükre ise "Sermayenin sınıf devrimcilerine karşı ne kadar acımasız olduğunu Süleyman Yeter yoldaşın işkencede katlederek görmüş olduk. Sınıf sendikacılığı yapan, sınıfın gerçek kurtuluşu için mücadele eden sendikacıların sermayenin iktidarını ortadan kaldırmayı hedefleyen sendikacılar onlar için her zaman bir tehlike oldu. Dolayısıyla Süleyman Yeter'i de işkencede sınıf sendikacılığı hakkıyla yaptığı için, sınıfa ihanet etmediği için işkencede katledildi" diye kaydetti. Maltepe, Ataşehir, Kartal, Kadıköy ve Beşiktaş belediyelerindeki işçi direnişlerini kıran sendikacıığı gördüklerini ifade eden Bükre, "Mevcut sendikalarda sınıf sendikacıları olmuş olsa bugün o grevler parçalanmamış, işçilerin iradesi yok sayılmamış olacaktı" diye vurguladı.
ÖTSP adına konuşan Hüseyin İldan, "Süleyman Yeter, Esenyurt'tan Tuzla'ya, Alibeyköy'den Gazi'ye tüm emekçilerin tanıdığı komünist işçi önderidir" dedi.