18 Mayıs 2024 Cumartesi

'KHK'lilere yapılanlar gitmekte olan iktidarın son saldırılarıdır'

İstanbul KHK'lılar Platformu'nun "İnsan hakları ve KHK'lar" başlıklı panelinde konuşan HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, "Kendisinden insaf ve vicdan namına bir şey beklemediğimiz bu iktidarı göndereceğiz. Yapılan saldırılar gitmekte olan bir iktidarın son saldırılarıdır" dedi.

İstanbul KHK Platformu, "İnsan hakları ve KHK'lar" başlıklı panel düzenledi. Karaköy'de bulunan Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi Konferans Salonu'nda düzenlenen panelde konuşmacı olarak HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, KHK ile ihraç edilen öğretmen Filiz Uzal, Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu katıldı.

Paneli, kamudan ihraç edilen emekçilerin de aralarında olduğu çok sayıda kişi takip etti. Panelde ilk konuşmayı yapan HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, KHK'lar ile yaşatılan ihraçlar ve güvenlik soruşturmaları ile binlerce kişinin mağdur edildiğini söyledi.

Gergerlioğlu, "Türkiye birincisi olduğu halde göreve atanmayan ya da doktorken hakkında verilen yanlış bilgilerden dolayı ihraç edilenlerin mağduriyetlerini Meclis'teki komisyonlarda anlattık. Komisyonda verdiğimiz direniş ile güvenlik soruşturması haksızlığını durdurduk. Ne kadar umutsuz bir ortam olursa olsun vazgeçmemek gerekiyor. Güvenlik soruşturmalarını durdurduğumuz gibi mutlaka bir gün KHK'ları da bitireceğiz. Önemli olan bunun ne kadar süreceği, 12 Eylül'de olduğu gibi 9 sene mi sürecek yoksa hemen mi bitecek, o bize bağlı. Bunun için yoğun bir gayret göstermemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.

'AKP SON ZAMANLARINI YAŞIYOR'
AKP'nin son zamanlarını yaşadığını söyleyen Gergerlioğlu, "Kendisinden insaf ve vicdan namına bir şey beklemediğimiz bu iktidarı göndereceğiz. Yapılan saldırılar bitmekte olan bir iktidarın son saldırılarıdır. Bizim boyun eğmememiz ve elimizden gelen her şeyi yapmamız gerekiyor" dedi.

KHK platformlarının Türkiye'yi sarmaya başladığını dile getiren Gergerlioğlu, "Bir araya gelmemiz birilerinin hoşuna gitmedi. Ama sakın vazgeçmeyin. Bugün KHK'lıların bir televizyonu oldu. Tüm dünya sesimizi duysun diye bu gayreti sergileyeceğiz" diye belirtti.

Gergerlioğlu, insan hakkı ihlallerin geçmişte Kürtlere ve solculara yönelik geliştiğini, fakat sıranın artık toplumun diğer kesimlerine uzandığını kaydetti. Gergerlioğlu, "Eskiden yapılan haksızlıklara susan, sıranın kendisine gelmesini beklemeyen insanlar yaşadıklarını bana anlatıyor. KHK ile ihraç edilen bir polis bana 'Susma sustukça sıra sana gelecek dendiğinde kimseye bir şey yapmazsam, sıra bana gelmez sanıyordum. Ama bir gece sıra bana da geldi' dedi. Sussak bile sıra bize geliyor. Toplumun her kesimi büyük travmalar yaşadı artık tahammülümüz yok" diye konuştu.

TANRIKULU: NE YAPACAKSAK, BİZ YAPACAĞIZ
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da Türkiye'nin OHAL rejimi ile ilk kez tanışmadığını dile getirdi. Tanrıkulu, "1978'de Şırnak, Van, Hakkâri ve Diyarbakır'da ilan edilen OHAL 15 sene sürdü. 15 Temmuzdan sonra ilan edilen ve 3 ayda kaldırılacağı söylenen OHAL ise 20 ay kadar sürdü. İnsanların KHK'lar ile işlerinden atıldığı bu süreçte anayasa değiştirildi. AKP istediği rejimi kurmak için OHAL'i kullandı. KHK ile ihraç edilenler toplumun çok ilerisinde olan bir kitle. Dolasıyla onların engelleyici tavırlarına karşı onları etkileyecek yollar bulabilirsiniz. 90'lı yıllarda da büyük hak ihlalleri yaşanıyordu ama o dönem kısmen de olsa yargı, medya, akademi, parlamento, sivil toplum vardı. Şimdi bunlar yok, ne varsa biz de var. Ne yapacaksak biz yapacağız" dedi.
 
UZAL: HEPİMİZİ AYNI ÇUVALA KOYDULAR
KHK ile ihraç edilen öğretmen Filiz Uzal ise, KHK'ların tamamen siyasal bir saldırı olduğunu vurguladı. Kamu kurum kuruluşlarında idari amirlerinin emrinde olmayan, kötü gidişata 'dur' diyen emekçilerin işinden atıldığını belirten Uzal, "KHK saldırısına maruz kalan birçok arkadaşımız saldırıyı anlamlandıramadı. Çünkü o zamana karşı sistemden yana tavrı aldılar. Ama bugün hepimizi aynı çuvala koydular" ifadelerini kullandı.

Bu saldırılara karşı iki seçeneklerinin olduğunun altını çizen Uzal, şöyle devam etti: "Buna karşı ya sessiz kalacağız ya da direneceğiz. Barış akademisyenlerinin ve KESK'lilerin sokağa çıkması ile beraber bir platform süreci oldu. Her ay topladığımız 100 binlerce imzayı valiliğe veriyorduk. Ya bir araya gelip, bu saldırılara püskürteceğiz, bir daha bunların yaşanmasına izin vermeyeceğiz ya da yok olup gideceğiz. Artık bizim dilimiz, dinimiz, ırkımız bir. Hepimiz emekçiyiz. KHK platformlarında yan yana olursak engelleri tek tek aşarız. Umutsuzluk noktasında birbirimiz ile nasıl dayanışabildiğimizi biliyoruz. Gün birlikte olmanın günüdür. Hepinizi platformlarda örgütlenmeye çağırıyoruz."

ERZURUMLUOĞLU: ZULMÜ DUYURMAYA ÇALIŞIYORUZ
KHK'lılar ile ilgili hazırladığı raporun sunumunu yapan KHK ile ihraç edilen Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu de "Yaşanan süreçte adalet ve hukuk savaşını yönetenler de yönetilenler de kaybetti. Yaşananlar hukuksuzlukları destekleyenler, KHK'lıların yerine geçmek için bekleyenler için bir sınavdı ve sınavdan kaldılar. Mazlumlardan yana olmak mı, zalimden yana olmak mı karar vermek zorundayız. Zulme engel olamıyorsak bile onu duyurmaya çalışıyoruz" diye belirtti.

Yapılan konuşmaların ardından panel soru-cevap bölümü ile son buldu.