26 Nisan 2024 Cuma

Karayılan: Garê'de kimyasal silah kullanıldı, bağımsız heyetler inceleme yapabilir

Türk devletinin Garê'ye yönelik saldırısına ilişkin konuşan PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, Garê'de kimyasal silah kullanıldığını ve bağımsız bir heyetin gelip inceleme yapabileceğini söyledi.

PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, Türk devletinin 10 Şubat'ta Garê'ye yönelik saldırısını Stêrk TV'ye değerlendirdi. İşgalci Türk devletinin Garê'ye yönelik operasyonun sıradan bir operasyon olmadığını belirten Karayılan, operasyonun AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bakanlar, Genelkurmay Başkanı dahil en üst kademe tarafından planlandığını söyledi.

Türk devletinin esirleri sağ kurtarmak gibi bir amacı olmadığını vurgulayan Karayılan, "Kimse bu esirlerin sağ bırakılması için yanımıza gelmedi. Esir ailelerinin bunu çok iyi bilmesi lazım. Kürt halkı ve Türkiye halkları çok iyi bilsin ki bu esirlerin sağ kurtarılması için hiçbir çaba harcanmadı. Biz evrensel savaş hukukuna bağlıyız. Elimizde olan insanları her şekilde koruyoruz. Arkadaşlarımız o esirleri savunmak için kendilerini feda etti. Esirlerin sorumlusu bu operasyona karar veren Tayyip Erdoğan ve Hulusi Akar'dır" dedi.

Türk devletinin Garê'de kimyasal gaz kullanarak bir katliam yaptığına dikkat çeken Karayılan, bağımsız bir heyetin bölgede incelemelerde bulunması gerektiğini ifade etti. Garê yenilgisi ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun savurduğu tehditlere de değinen Karayılan, "Bir söz var, demirden korkan trene binmez diye. Eğer bizler şahadetten korksaydık bu işi yapmazdık. Bizler bu halkın fedaileriyiz ve her zaman, her şeye hazırız. Hodri meydan diyorum, gelsin bakalım. Ama kendi gelsin, Türkiye halkının çocuklarını üzerimize saldırtıp, Garê'deki gibi öldürtmesin. O kadar yiğitse kendi gelsin. Meclis salonlarında öyle laflar söylemek kolay" diye konuştu.

15 GERİLLAYI ANDI
Garê'deki savaş ve mücadelenin PKK tarihindeki büyük direnişlerden biri olduğunu vurgulayan Karayılan, 4 gün boyunca destansı bir kahramanlık sergilendiğini kaydetti. Karayılan, bu destansı direnişte yaşamını yitiren 15 gerillayı andı.

Türk devleti ile son 6 yıldır büyük bir savaş yaşandığının altını çizen Karayılan, "Bu savaşı kazanamadılar, amaçlarına ulaşamadılar. Bu yüzden sistemlerinde kriz çıktı. AKP-MHP ve Ergenekon tarafından kurulan ittifak siyasi, ekonomik, toplumsal ve askeri bir kriz içindedir. Yani tehlike ile karşı karşıyalar" dedi.

Karayılan, "Bu kışı bir fırsata çevirerek bize karşı hamleler geliştirmek ve bunun sonucunda rejimlerini devam ettirmek istediler. Hatta başarı elde edip erken seçime gitmeyi hedeflediler. Son bir buçuk ayda Bakurê Kürdistan'da onlarca operasyon yaptılar. Serhat'tan, Mardin'e, Dersim'e kadar Bakur'daki güçlerimize karşı saldırılar düzenlediler. Hiçbirinden sonuç alamadılar. Garê'ye yönelik saldırıyı da bu operasyonların zirvesi olarak hesaplamışlar. Amaçları Garê'yi işgal edip, stratejik bir alana yerleşmek. Bu şekilde hem bize hem de etraftaki güçlere karşı güçlü bir pozisyon almayı planladılar" diye belirtti.

'ERDOĞAN BİR KUMAR OYNADI VE KAYBETTİ'
Türk devletinin esirlerin o bölgede olduğunu bildiğini söyleyen Karayılan, "O bölgeye saldırarak esirleri, ölü ya da canlı bir şekilde alıp şov yapma niyetindelerdi. Siyasi bir şov yapıp iktidarlarını uzatmak istediler. Bu yüzden böyle bir saldırı yaptılar. En üst aşamada bir hazırlık da yapmışlardı. Tehlikeyi göze almışlardı. Erdoğan bir kumar oynadı ama tamamen kaybetti" diye konuştu.

Garê'de gerilaların yeterli düzeyde tedbir almadığını ifade eden Karayılan, "Türk devleti bunu da tespit etmiş. Arkadaşlar genelde Bakur alanında çok büyük tedbirler alıyor. Türk devleti de Garê hattında tedbirlerin biraz hafif olduğunu tespit edince bölgeye saldırarak bu durumdan yararlanmaya çalıştılar. Bir sürpriz yapıp sonuç almak istediler" diye kaydetti.

Yaz mevsimi olsaydı, ya da 3-4 saat yağmurlu, bulutlu bir hava olsaydı, Türk ordusundan bir kişinin bile o bölgeden sağ kurtulamayacağına dikkat çeken Karayılan, "Hepsi imha edilirdi. Arkadaşlarımızın kahramanca direnişleri sonucu yine çok büyük bir darbe yediler. Fakat daha büyük bir darbe alırlardır. Türk ordusu kuşatıldığını fark edince gaz kullandı ve arkasına bakmadan kaçtı" ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN İLK DEFA 'BAŞARAMADIK' DEMEK ZORUNDA KALDI
Erdoğan'ın ilk defa 'Maalesef başaramadık' demek zorunda kaldığını hatırlatan Karayılan, "Garê'deki kahramanlarımız Erdoğan'a bu konuşmayı yaptırdı" dedi. Garê'deki direnişin önemli sonuçları olduğuna dikkat çeken Karayılan, "Yeni dönem savaş ve mücadele yöntemlerinin nasıl sonuç aldığını gördük. Bu yöntemler Haftanin'de de denendi fakat Garê bunun ispatı oldu. Arkadaşların verdiği bilgilere göre yaklaşık 20 Dron, 41 savaş uçağı Garê alanında uçtu. Helikopterler ve Atak dedikleri uçaklar da zaman zaman devreye girmiş. Fakat bize karşı büyük bir kayıp yaşatamazlardı. Onlarca yeri vurduklarını açıkladılar ama vurdukları yerde bir şehidimiz oldu, Heval Gelhat. Şehitlerimizin hepsi çatışmada yaşamını yitirdi" diye belirtti.

GARÊ'DEN ÖNCE GARÊ'DEN SONRA
Karayılan, "Tünel ve tim savaş tarzı ile başarıya ulaşacağımız Garê'de bir kez daha ispat edildi. Devlet Bahçeli, Garê'den önce, Garê'den sonra demeliyiz açıklamasında bulundu. Yani Garê önemli bir aşamadır. Onlar kendi açılarından böyle bir şey söylüyor ama bizim açımızdan da böyledir. Bizim de Garê'den önce ve Garê'den sonra dememiz lazım" diye kaydetti.

'ERDOĞAN İKTİDARINI SÜRDÜRMEK İÇİN ESİRLERİ KURBAN ETTİ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Kurtarmak için uğraştık, başaramadık" sözlerine ilişkin konuşan Karayılan, şunları söyledi: "Nasıl sağ kurtarmaya gittik diyorlar? Yalan söylüyorlar. Öyle bir şey yok. Bu kadar vicdansız, merhametsizler. Kendileri için savaşan insanları öldürmek istediler. Neden? Kariyerleri için. İktidarlarını devam ettirmek için esirleri kurban ettiler. Erdoğan'da vicdan olsaydı bunları yapmazdı. Nasıl ki Roboski'de sivil, genç insanlarımızı talimatla bombalayıp öldürdülerse, Garê'de de aynı şeyi yaptılar. Hareket olarak bugüne kadar hiçbir esiri öldürmedik. Şimdiye kadar yüzlerce kişiyi esir aldık ve bir şekilde ailelerine teslim ettik. Arabulucular oluyordu. Ama bu esirler için şimdiye kadar hiçbir arabulucu olmadı. Neden? Çünkü AKP-MHP rejimi onaylamadı. Yani kimse onlardan habersiz alanımıza gelemez. Duyduğumuza göre İHD ve sivil toplum kuruluşları bir heyet kurup arabuluculuk yapmak için birçok defa devlete başvuruda bulunuyor ama onay vermiyorlar. İHD inisiyatif kullanarak çağrıda bulundu ama sadece çağrıda bulunarak sonuç alınmaz" dedi.

Esirlerin sağ bırakılması için yanlarına kimsenin gelmediğini vurgulayan Karayılan, "Esir ailelerinin bunu çok iyi bilmesi lazım. Kürt halkı ve Türkiye halkları çok iyi bilsin ki bu esirlerin sağ kurtarılması için hiçbir çaba harcanmadı" diye belirtti.

'BAĞIMSIZ BİR HEYET BÖLGEYE GELİP İNCELEME YAPABİLİR'
Garê'de bağımsız bir heyetin gelip inceleme yapabileceğini söyleyen Karayılan, "Hala o bölgeye kokudan gidilmiyor. Şehit düşen arkadaşlarımızın cenazeleri de var orada. Onlardan da örnek alınabilir. Bağımsız bir heyet davet ediyoruz, gelip incelemelerde bulunabilirler. Faşist Türk devletinin katliamını, kendi insanlarını nasıl öldürdüklerini, arkadaşlarımızın nasıl şehit düştüklerini gelip görsünler. Bu vahşetin sorumlusu Türk devletidir, biz değiliz. Biz esirleri koruduk" diye vurguladı.

'KENDİ İNSANINI HARCAYAN BİR DEVLET'
Karayılan, "Esirler, MİT çalışanıydı, polisti ama Türk devleti diyor 'sivil' insanlardı. Kendi elemanlarına sahip çıkmıyor. Esirler kendileri de mektup yolladı, basına konuştu, 'devlete o kadar çalıştık, devletin bize sahip çıkması gerekir' dediler. Ama bu devlet vicdansız, merhametsiz bir devlet. Kariyerleri, menfaatleri için kendi insanını böyle harcayan bir devlet. Bu olayın aslı budur" diye kaydetti.

KÜRT KATİLİ ABDULLAH AĞAR PROVOKASYON YARATMA PEŞİNDE
Garê'ye yönelik operasyon başladığında Eski Özel Harekatçı Abdullah Ağar'ın "Peşmerge kıyafet değiştirip TSK operasyonuna katıldı" şeklindeki açıklamalarına değinen Karayılan, "Abdullah Ağar, psikolojik savaşın özel kadrolarından biridir. Bu şahıs günde 6-7 televizyon gezip konuşuyor. Kendi döneminde de birçok Kürdü katletmiş bir katildir. Şimdi de propaganda yapıyor. Diyor, 'Peşmerge de PKK'den rahatsız olduğu için asker kıyafeti giyip, TSK'nın yanında savaşıyor.' Böyle bir şey yok. Bununla ilgili yazılı bir açıklama da yaptık. Amacı ne? Provokasyon yaratmak" dedi.

Karayılan konuşamsını şöyle sürdürdü: "Düşmanın hayali Kürtler arası savaş çıkarmak. Bu faşist ittifak sadece PKK'ye karşı savaşmak için değil, Kürt halkının tüm kazanımlarını yok etmek için ortak saldırıda bulunuyor. Ama sıraya koymuş. Bizim de bunu görmemiz ve buna göre hareket etmemiz lazım. Kürt siyaseti şu an bir sınavla karşı karşıya ve umut ediyorum ki bu sınavdan başarılı bir şekilde çıkacaktır. Düşmanın buralarda at koşturmasına müsaade etmeyecektir. Her zamankinden daha fazla fırsatlara sahibiz. Garê direnişi de bunun ispatıdır. Teknik ile kendini çok güçlü göstermeye çalışıyor ama biz daha güçlüyüz. Gerçekliğimiz var, irademiz, kendi topraklarımızda savaşıyoruz bu yüzden başaracağız. İnanıyorum ki düşmanın oyunları da boşa çıkacaktır."