24 Nisan 2024 Çarşamba

Kanser hastası tutsaklardan ilaç ücreti isteniyor

Kasım ayında hapishanelerde yaşanan hak ihlallerini raporlaştıran CİSST, Covid-19’dan kaynaklı tutsakların çok sayıda ihlale maruz kaldığını aktardı. Raporda, kanser hastalığı başta olmak üzere düzenli takip edilmesi gereken hastalıkların takibinin yapılmadığı, kanser hastası tutsakların bazı ilaçlarından ücret talep edildiği belirtildi. 

Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), Kasım ayında koronavirüsten kaynaklı hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri raporunu kamuoyuyla paylaştı. Raporda risk grubunda olan hasta tutsakların güncel sağlık sorunlarına,  şikayetlerine ve taleplerine yer verildi. 

Hapishanelerde kapasite sorunu, sağlık, beslenme, hijyen sorunlarının aktarıldığı raporda hasta tutsakların durumuna dikkat çekildi. Hasta, yaşlı ve risk grubuna giren tutsaklar için önlem alınmadığı, temizlik malzemesinin dağıtılmadığı, tutsakların önlemleri kendilerinin aldığı belirtilen raporda bazı hapishanelerde doktorun revire düzenli ya da hiç gelmediği kaydedildi. 

Birçok hapishanede hastane sevklerinin ve düzenli tedavi görme olanaklarının olmadığı, bazı hapishanelerde muayene olması gereken tutsakların 4-6 ay boyunca hastane sevklerinin yapılmadığı ifade edilen raporda, Covid-19 olan bazı tutsakların hastaneye sevk edildiklerinde herhangi bir kontrol yapılmadan yalnızca ilaç verip hapishaneye geri gönderildikleri belirtti.

Raporda, sağlık hakkına erişim şu maddelerle sıralandı:
▪ "Bazı hapishanelerde sınırlı sayıda hastane sevki yapıldığı, bazı hapishanelerde hastane randevularının iptal edildiği, ameliyat tarihi gelen mahpusların randevularının da hastane sevklerinin yapılmaması sebebiyle ertelendiği, ameliyat tarihleriyle ilgili idareden bilgi alamadıkları,
▪ Heyet raporu gerektiren ilaçların revirde ve ilçe hastanelerinde yazılamadığı durumlarda, daha büyük ve heyet bulunan hastanelerde yazılması gerektiği, bazı hastanelerde pandemi ve yaşanan yoğunluk sebebiyle mahpusların heyete çıkarılamadığı ve ilaca erişirken sorunlar yaşadığı,
▪ Açık hapishanelerde doktorun raporlu olarak verdiği ilaçların hasta mahpuslara verilmediği, ilaç kullanmaları ya da hastaneye gitmeleri durumunda kapalı cezaevine gönderilecekleri belirtilerek sağlık haklarına erişimin engellendiği,
▪ Birden çok hastalığı olan mahpusların sadece bir hastalığı için hastaneye sevk edildiği, diğer hastalıkları için sevk edilmedikleri, tedavi olamadıkları ve diğer hastalıkları için tekrar sevk edilmeyi bekledikleri,
▪ Birçok hapishanede diş ünitelerinin 18 aydır hizmet vermediği, hapishanelerdeki diş hekimlerinden hizmet alınamadığı, diş çekimi, dolgu vb. müdahaleler için gerekli ekipmanın bulunmadığı, yalnızca antibiyotik ve ağrı kesicilerle tedavilerinin yapıldığı, mahpusların hastane sevkleri yapılamadığı için dişten kaynaklı şikayetlerinin arttığı,
▪ Bazı hapishanelerde diş ünitelerine sevklerin yapılmadığı, sadece diş çekiminin yapılacağını, diğer hiçbir işlerin yapılamayacağı mahpuslara belirtildiği ve mahpusların tedavi edilebilecek dişlerin çekilmeye zorlandığı,
▪ Bazı hapishanelerde acil değil denilerek mahpusların göz tedavilerinin aksatıldığı,
▪ Mahpusların fizik tedavi hizmetlerine erişemediği,
▪ Revir doktorlarının mahpusların sağlık durumları sebebiyle hastaneye sevk edilmesinin gerekli olduğunu ifade ettikleri hallerde dahi hapishane idarelerinin hastane sevklerini gerçekleştirmediği, uzun zamandır hastane sevki yapılmayan durumu ağırlaşan hasta mahpuslar olduğu,
▪ Kanser hastalığı başta olmak üzere düzenli takip edilmesi gereken hastalıkların takibinin yapılmadığı, kanser hastası mahpusların bazı ilaçlarından ücret talep edildiği,
▪ Bazı mahpusların reçeteli olan psikiyatrik ilaçlara erişemediği,
▪ Kronik hasta mahpusların hastane sevklerinin uzun zamandır yapılmamasının sağlık sorunlarının artmasına neden olduğu ve bunun durumlarını kritik aşamalara getirdiği,
▪ Bazı hapishanelerde acil durumlar olmasına rağmen ambulans çağrılmadığı,
▪Bazı hapishanelerde hastaneye sevk edilen mahpuslarda sosyal mesafenin gözetilmediği, bazı hapishanelerde sıklıkla çift kelepçe uygulandığı,
▪ Hastane sevkleri yapılacak mahpuslara hapishanelerdeki metal detektöründen geçmeden önce infaz koruma memurları tarafından yakın mesafe ve elle üst ve ağız içi araması yapıldığı, metal dedektörden geçtikten sonra da dış güvenlikten sorumlu jandarmalar tarafından tekrar bu aramanın tekrarlandığı, sürekli dışarıda çalışan jandarmaların bulaş risklerinin olduğu, salgının yayılmamasına yönelik önlemler alınmadan arama yaptıkları,
▪ Birden fazla mahpusun ringlerde taşınmasının bulaş riskini arttırdığı,
▪ Mahpusların götürüldükleri hastanelerin bulundukları hapishanelerden uzak olması
sebebiyle ringlerde kalma sürelerini ve bulaş riskinin arttığı,
▪ Hastanelerde tedavileri devam eden ve mahkum koğuşlarında kalan mahpuslara refakatçi bulundurmalarına izin verilmediği, bu nedenle ihtiyaçlarına erişemedikleri ve kaldıkları mahkum koğuşlarının hijyenik olmadığı,
▪ Hapishanelerde aşı olmayı kabul eden tüm mahpusların aşı olduğu,
▪ Bazı hapishanelerde mahpuslara aşı seçme hakkı tanırken bazı hapishanelerde tanınmadan Sinovac aşısının yapıldığı belirtilmiştir."

Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.