Kadınlar Rojin için yürüdü: Rojin intihar etmedi
Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları'nın çağrısıyla kadınlar, Rojin Kabaiş dosyasında gerçeklerin açıklanması talebiyle Taksim Tünel'den Şişhane Meydana yürüdü. Rojin Kabaiş cinayetinin "intihar" denerek kapatılmak istendiğine dikkat çekilen eylemde, ATK'ya Kabaiş'in cansız bedeninde bulunan DNA'ların sahiplerini açıklama çağrısı yapıldı.
Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları'nın çağrısıyla çok sayıda kadın, bundan bir yıl önce Van'da katledilen Rojin Kabaiş için adalet talebiyle Taksim Tünel'de buluştu. Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Sözcüsü Tanya Kara, Yeni Demokrat Kadın (YDK), Kızıl Parti ve pek çok kadın katıldı. "Rojin intihar etmedi! Failleri bulunsun" pankartı arkasında toplanan kadınlar, Rojin Kabaiş'in resimleri ve "Rojin için adalet" dövizleriyle Şişhane Meydanına yürüdü.
Yürüyüş ve eylem boyunca, "Rojin'e ne oldu", "İntihar değil bu bir cinayet", "ATK, DNA'yı açıkla", "Erkek vuruyor, devlet koruyor", "Münferit değil erkek şiddeti", "Jin, jiyan, azadi", "Kadın cinayetleri politiktir" sloganları atıldı.
Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları adına okunan basın açıklamasında, 27 Eylül 2024'te kaybolan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş'in 18 gün sonra cansız bedeninin bulunduğu, vali ve emniyet müdürünün daha otopsi tamamlanmadan bunun bir intihar olduğunu söylediği hatırlatıldı.
'İNTİHAR DİYEREK ÜZERİNİ ÖRTMEK İSTEDİLER'
"Daha ilk andan; gerçeklerin açığa çıkmasının, Rojin için bir adalet mücadelesinin başlamasının önüne geçmek istediler. Rojin'in katledilişinin üzerini intihar diyerek örtmek istediler" denilen açıklamada, otopsi raporunun 28 gün bekletildiği, intihar yalanını güçlendirmek için yalan dolu haberlerin servise sokulduğu kaydedildi.
Rojin'e ne olduğunu soranlar kadınların paylaşımlarına erişim engeli getirildiği, kadınların ifadeye çağrıldığı anımsatılan açıklama, şöyle devam etti: "Rojin'in midesinde ne olduğu tespit edilemeyen bir sıvı, bedeninde 2 erkeğin DNA'sı, giyisilerinde ise kendisine ait olmayan bir kadın kanı vardı. ATK bir yıl boyunca sustu. Erkek yargı, kadınların yaşam hakkını korumak, failleri açığa çıkarmak yerine kamuoyunu susturmaya çalıştı. Birçok kritik bulgu gizlendi. Geçtiğimiz günlerde ATK, raporu mücadelemiz sonucu açıklamak zorunda kaldı. DNA'ların birinin Rojin'in göğüs bölgesinde diğerinin ise vajinanın iç bölgesinde tespit edildiği açığa çıktı. Israrlı mücadelemiz, Rojin'in intihar etmediğini kanıtladı."
'ROJİN'İN KATLEDİLMESİ CEZASIZLIK POLİTİKALARININ BİR SONUCUDUR'
Adalet Bakanlığı'nın Rojin Kabaiş'e dair beyanlarına dikkat çekilen açıklamada, "Bizler biliyoruz ki, Rojin'in katledilmesi kendiliğinden gerçekleşen elim bir hadise değil, erkek yargının ve erkek devletin cezasızlık politikalarının ve ihmalkarlıklarının sonucudur. ATK raporu dosyaya kadınların ısrarlı mücadelesi ile eklenmiştir, süreç titizlikle değil; delil karartarak, üzeri örtülmeye çalışılarak, katiller korunmak istenerek yürütülmüştür. Rojin Kabaiş'in katledilmesinin etkin bir şekilde araştırılmasına yönelik meclise verilen soru önergesinin AKP-MHP oyları ile reddedilmesi, Rojin'e ne olduğunun araştırılmak dahi istenmediğinin bir başka göstergesidir" ifadeleri kullanıldı.
'ADALETİ SAĞLAMAK YERİNE DELİLLER KARARTILIYOR'
2025'in ilk 9 ayında 216 kadının katledildiği, 225 kadının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği vurgulanan açıklamada, "Bugün Rojin'in davası, bize şüpheli kadın ölümlerinin nasıl görünmez kılındığını bir kez daha hatırlatıyor. Kadın cinayetlerini aydınlatmak, kadınlar için adaleti sağlamak yerine delillerin nasıl karartıldığını, faillerin nasıl aklandığını bir kez daha görüyoruz" vurgusu yapıldı.
Devletin kadın cinayetlerindeki sistematik cezasızlık politikalarıyla ilk defa karşılaşılmadığı dile getirilen açıklamada, "Şule Çet'in, Nadira Kadirova'nın, Gülistan Doku'nun ve daha nice kadının katledilişinin ve kaybedilişinin benzer biçimlerde üstü kapatılmak istendi. Rojin'e ne olduğu sorusu cevapsız kaldığı sürece her kadın için tehlike büyüyor. Bunun en acı biçimini bir ay önce Van Gölü'nde Şilan Tekin'in cansız bedeni bulunduğunda gördük. Eğer Rojin için adalet sağlanmış olsaydı, Bugün Şilan için de aynı senaryo yazılmaya çalışılmazdı. Şilan şu an aramızda olurdu" ifadeleri kullanıldı.
'SORUŞTURMA GENİŞLETİLSİN'
Açıklamada, talepler şöyle sıralandı:
🔹"Van Başsavcılığı, TCK 102'ye göre nitelikli cinsel saldırı kapsamında soruşturmayı genişletsin.
🔹Adalet Bakanlığı, bu ihmaller silsilesine sebep olma ihtimali olan bütün görevlileri ve çalışanları sorgulasın, gerekiyorsa yargılasın.
🔹İstanbul ATK İhtisas Kurulu yeni rapor hazırlasın.
🔹ATK, Rojin'in bedeninde bulunan 2 farklı erkeğe ait DNA örneklerinin kimlere ait olduğunu açıklasın.
🔹Dosyadaki gizlilik kararı derhal kaldırılsın, aile ve kamuoyu gerçeğe ulaşabilsin.
🔹Eksik bırakılan deliller toplanıp şeffaf biçimde açıklansın.
🔹Rojin'in ölümünde ihmali, karartması ve sorumluluğu bulunan tüm kişi ve kurumlar hesap versin.
🔹Kadınların yaşam hakkını korumak için devlet görevini yerine getirsin.
🔹Rojin'in ailesi yalnız bırakılmasın, gereken hukuki ve manevi destek verilsin."
ADALET KOMİSYONLARINA KATILIM ÇAĞRISI
Açıklamada, şöyle son buldu: "Biz kadınlar biliyoruz: Rojin için adalet, tüm kadınlar için adalet demektir. Rojin'in adıyla büyüttüğümüz bu mücadele, her kadının hayatı için verilen bir mücadeledir. Rojin'in hayalleri yarım bırakıldı; ama biz onun sesini, onun mücadelesini sürdüreceğiz. Biz kadınlar birbirimizin hesabını soruyoruz. Kısıtlılık kararlarıyla, failleri aklayarak, ya intihar ya da şüpheli ölüm diyerek kadın cinayetlerinin üstünün örtülmesine geçit vermemek için bütün kadınları Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları'na katılmaya ve mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz."
Eylemde söz alan Rojin Kabaiş'in kardeşi de, Rojin için adalet mücadelesini yürüten kadınlara teşekkür ederek, "Biz bu mücadelenin peşini bırakmayacağız" dedi.