26 Kasım 2025 Çarşamba

Kadına yönelik şiddetin tüm boyutlarıyla araştırılması önerisi reddedildi

AKP-MHP iktidarı kadına yönelik şiddetin tüm boyutlarıyla araştırılmasına ilişkin DEM Parti ve CHP'nin araştırma önerisini reddetti. DEM Parti milletvekili Saki, "Peki, bu 'şüpheli' denilen kadın ölümlerini o ‘erkek yargı' dediğimiz yargı ne yapıyor? Örtbas etmek istiyor, intihar süsü vererek erkek şiddetini aklıyor. Kadınlar kayboluyor, kadınları bulamıyor bu devlet" dedi. 

Kadına yönelik şiddetin nedenlerinin tüm boyutlarıyla araştırılması için Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Meclise araştırma önerisi verdi. Öneri AKP-MHP oylarıyla reddedildi.

Karara tepki gösteren DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, AKP-MHP iktidarının kadını eşit, özgür bir birey olarak, toplumsal yaşamda kendi kararlarını veren bir birey olarak görmediğini söyledi. Anka'da yer alan habere göre Saki, "Ailenin içine hapseden politikalar yürütüyor iktidar ve 'devletin denetiminde, devlet karar verir' diyor. 'Kadının bedeni üzerinde; doğurup doğurmayacağına, doğurursa nasıl doğuracağına, evlenip evlenmeyeceğine, tek başına mı yaşayacağına, hepsine ben karar veririm' diyor ve kadınlar bunlara itiraz ediyorlar ve şiddet meselesi sadece bununla kalmıyor. Bakın, fiziksel, psikolojik, ekonomik, cinsel şiddet kadın yaşamlarını doğrudan tehdit ediyor; her yıl artan kadın cinayetleri ve 'şüpheli' denilen kadın ölümleri bu tehdidin boyutunu çok açıkça gösteriyor. Peki, bu 'şüpheli' denilen kadın ölümlerini o ‘erkek yargı' dediğimiz yargı ne yapıyor? Örtbas etmek istiyor, intihar süsü vererek erkek şiddetini aklıyor. Kadınlar kayboluyor, kadınları bulamıyor bu devlet" dedi. 

İktidarın Aile Bakanlığı'nın "kadına yönelik şiddete sıfır tolerans" dediğini hatırlatan Saki, şöyle devam etti: "Peki, bu arada ne oluyor? İstanbul Sözleşmesinden çıkılıyor, 6284 uygulanmıyor. 'Devlet, elini bedenimden çek' meselesini suç unsuru haline getiriyorsanız demek ki eliniz kadınların bedeninde. Kadınların, şiddete karşı mücadele ve dayanışma için kurdukları tüm kurumları kapatıyorsunuz, dalga geçer gibi onların başına erkekleri yerleştiriyorsunuz. Siyasal partilerimizle, bağımsız kadın örgütlerimizle birlikte şiddete karşı eşit, özgür, onurlu bir yaşam için mücadelemize devam edeceğiz."