24 Nisan 2024 Çarşamba

İstanbul'da 'Yıkılacak Duvarlar' kitabına yoğun ilgi

4 yıldır Kandıra'da tutsak olan HDP  önceki dönem Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın şiir kitabı, "Yıkılacak Duvarlar" için imza günü düzenlendi. İlginin yoğun olduğu etkinlikte HDP Eş Genel Başkanı Buldan, kitabı imzaladı. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın 4 yıldır tutulduğu Kandıra F Tipi Hapishanesi'nde kaleme aldığı şiirlerden oluşan "Yıkılacak Duvarlar" kitabı için imza günleri sürüyor. 

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Kadıköy'deki KESK binasında, Yüksekdağ'ın kitabını okuyucular için imzaladı. İlginin yoğun olduğu imza etkinliğine Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, HDP milletvekilleri, TJA aktivistleri, SKM üyeleri feministler, kadın örgütleri, LGBTİ+Q'lar, yazarlar, gazeteciler ile çok sayıda kişi katıldı.

BULUT: YÜREĞİMİZE DOKUNDU
Etkinlikte ilk sözü alan HDP İstanbul Eşbaşkanı Elif Bulut, "Yoldaşlarımız fiziksel olarak uzaklar ama duygusal olarak yan yanayız. Tutsaklık işlemiyor. Onlar da görüyor. Figen Yüksekdağ yazdığı şiiriyle yüreğimize dokundu. Bu dokunuşu hep birlikte yaşamak için buluştuk" dedi.

Etkinlikte, BEKSAV emekçileri Yüksekdağ'ın şiirlerini müzik dinletisi eşliğinde okudu.

Ardından HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Yüksekdağ'ın Figen Yüksekdağ'ın "Taybet Ana" şiirini okudu. Şiir salonda bulunanlar tarafından uzun süre alkışlandı.

BULDAN: BİZE TÜRKİYE'NİN GERÇEKLİĞİNİ ANLATIYOR
Buldan, şiirin ardından şunları söyledi: "Figen Yüksekdağ eski eş genel başkanımız. Şu an dört duvar arasında, cezaevinde rehin olarak tutuluyor. Arkadaşlarımız cezaevine girdikleri günden beri hiçbir zaman bizlerden kopmadı. Yürekleri gönülleri, kalemleri, selamları her daim bizlerle birlikte oldu. Zaman zaman bizlere hikayeler, romanlar yazdılar Şimdi ise şiirle aramızdalar. Sevgili Figen Yüksekdağ bu şiir kitabında Türkiye'yi anlatmış. Türkiye'nin gerçekliğini anlatmış. Türkiye'de yaşadığımız acıları kaleme almış. Her birimizin okuduğu şiirlerinde ayrı bir acı ve trajedi var. Hem Taybet Ana'nın hikayesi hem de 33 düş yolcusunun hikayesi hem de Türkiye'deki gençlerin, kadınların yaşadıkları bize Türkiye gerçekliğini anlatıyor.

'CEZAEVİNDE OLSALAR DA MÜCADELEYE KATKILARI BÜYÜK'
"Figen Yüksekdağ cezaevine girmeden önce yaşanmıştı bu acılar. Ancak bu acılar o içerdeyken de bitmedi, gün be gün katlanarak devam etti. Ve biz Figen Yüksekdağ'ı da Selahattin Demirtaş'ı da, Gültan Kışanak'ı da, İdris Baluken'i de bizlere yazdıklarıyla bu mücadelede hep gördük, yanımızda hissettik. Yazmayan arkadaşlarımız bazen bize selam gönderdi bazen öneri sundular bazen eleştiri yaptılar bizleri güçlendirdiler. Biz biliyoruz ki, onlar cezaevinde olsalar bile bu mücadeleye katkıları çok büyüktür çok değerlidir."

"Yıkılacak duvarlar" isminin kendilerine ne yapmaları gerektiğini söyleyen Buldan, "Evet, o duvarlar yıkılmalı. Figen Yüksekdağ'lar Selahattin Demirtaşlar, Sebahat Tuncel'ler, Gültan Kışanak'lar, İdris Baluken'ler serbest kalmalı. Onlar özgür olana kadar mücadelemiz devam etmeli" şeklinde konuştu.

Buldan konuşmasının ardından, Figen Yüksekdağ'ın kitabını okuyucular için imzaladı.