'İntihar denilen her kadın cinayetinde gerçeği açığa çıkarmak için mücadele edeceğiz'
Rojin Kabaiş'in yaşamını yitirdiği Van'da panel düzenlendi. Van Barosu ve Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları tarafından gerçekleştirilen panelde konuşan, komisyondan Hivda Selen, 2019 yılında Ankara'da bir plazanın 20. katından atılarak katledilen Şule Çet için de "intihar etti" denildiğini hatırlatarak, "Bugün nasıl Rojin için ikna olmuyorsak, o gün de Şule Çet'in intihar ettiğine ikna olmadık" dedi. Selen, "intihar etti" denilen kadın ölümlerini araştırmaya, gerçekleri açığa çıkarmak için mücadeleye etmeye devam edeceklerini vurguladı.
Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları ve Van Barosu Kadın Hakları Merkezi, Rojin Kabaiş'in yaşamını yitirmesinin ardından yaşanan sürece dair baronun Tahir Elçi Konferans Salonu'nda panel düzenledi. Panele, kentteki kadın örgütü temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi de katıldı.
"Şîdeta li dijî jinan û mirina bi guman a Rojîn Kabaiş -Kadına yönelik şiddet ve Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümü" pankartının asıldığı panelde ilk olarak Van Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi Selin Balkış Yağdıran söz aldı. Kadına cinayetlerinin bireysel öfke patlaması ya da aile içi tartışmanın sonucu olmadığını vurgulayan Yağdıran, "Bu cinayetler toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en ağır, en yakıcı sonucudur" dedi.
2024 yılında 315 kadının katledildiğini, 248 kadının ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiğini hatırlatan Yağdıran, bunların sadece birer sayı olduğunu, her birin bir hayat olduğunu kaydetti.
'KADIN KATLİAMLARININ ÜSTÜ İNTİHAR DENİLEREK ÖRTÜLÜYOR'
Çok sayıda kadın katliamının üstünün "intihar" denilerek örtüldüğüne vurgu yapan Yağdıran, "Bu durum kadın cinayetlerinde nasıl ihmal, gecikme ve çelişkilerle karşı karşıya kaldığımızı gösteriyor. Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi olan Rojin Kabaiş 27 Eylül 2024 tarihinde kaldığı KYK yurdundan ayrıldıktan sonra kaybolmuş ve 18 gün süren arama çalışmaları ardından 15 Ekim 2024'te cansız bedeni bulunmuştu. Aradan geçen bir yıl boyunca yürütülen soruşturmanın seyri, kadın ölümlerine ilişkin mevcut uygulamaları bir kez daha görünür kılmıştır. Dosyada kısıtlılık kararı sürerken, Rojin'in telefon incelemesi dahi tamamlanmamış, ailenin, vekillerin ve kamuoyunun bilgi erişimi uzun süre kısıtlı kalmıştır. Van Barosu ve Kadın Hakları Merkezi olarak bir yıl boyunca defalarca başvuru yaptık. Rojin'in vücudunda tespit edilen DNA'ların kime ait olduğunun ve hangi bölgelerde bulunduğunun açıklanmasını talep ettik, ancak bu talepler sürekli olarak geçiştirildi" diye konuştu.
SELEN: ROJİN İÇİN DELİLLERİ ARADIK, 'ROJİN'E NE OLDU' DİYE SORDUK
Ardından Rojin Kabaiş için Adalet Komisyonları adına Hivda Selen söz aldı. Kadın katliamları ve şüpheli kadın ölümlerine ilişkin verileri paylaşan Selen, Rojin Kabaiş cinayetinde Rojin'in ailesi, Van Barosu ve mücadele eden kadınların delil aradığını, "Rojin'e ne oldu" diye sorduğunu söyledi.
Kadınların kadın oldukları için, çeşitli gerekçeler üretilerek katledildiğini ve bunlara kadın cinayeti dediklerini aktaran Selen, kadınların sokakta yürüdükleri için tanımadıkları erkekler tarafından katledildiğini, İstanbul'un Ataşehir ilçesinde katledilen Başak Cengiz örneğini vererek anlattı. "Türkiye'de her gün çok sayıda kadın katlediliyor. Bu coğrafya da kadınlar katlediliyor ve bunun sebepleri değişiyor" diyen Selen, kadınların polis ve asker şiddetine maruz kaldığını söyleyerek, Gülistan Doku'yu örnek olarak verdi.
'iNTİHAR DENİLEN KADIN ÖLÜMLERİNİ ARAŞTIRMAYA, MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ'
"Dolayısıyla çeşitli bölgelerde biçimleri, nedenleri, değişse de kadınlar katlediliyor" diyen Selen, "şüpheli kadın ölümleri"ne etkin araştırma yapılıp yapılmadığı sorusunu yönelttiklerini belirtti. "Şüpheli kadın ölümleri"nde genellikle kadınların "intihar" ettiği söylenerek dosyaların kapatıldığını vurgulayan Selen, "Biz 'şüpheli ölüm' gerçekliğini 2019 yılında Şule Çet cinayetinde gördük. Şule Çet 20'li yaşlarında genç bir kadın. Bir plazanın 20. katından atılarak katledildi. İntihar denilerek dosyası kapatıldı. Ama kadınlar buna ikna olmadı. Bugün nasıl Rojin için ikna olmuyorsak, o gün de Şule Çet'in intihar ettiğine ikna olmadık" diyerek "intihar etti" denilen kadın ölümlerini araştırmaya, gerçekleri açığa çıkarmak için mücadeleye etmeye devam edeceklerini vurguladı.