İlham Ahmed: Nusaybin kapısının açılması için Ankara ile ön anlaşma olduğunu söyleyebiliriz

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Sorumlusu İlham Ahmed, Qamışlo-Nusaybin arasında geçişlerin açılması için tüm tarafların mutabakata vardığı bir ön anlaşma olduğunu belirterek, "Ayrıntılar üzerine bir diyalog kurulması bekleniyor" dedi.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Sorumlusu İlham Ahmed, El Mecelle'ye verdiği röportajda ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı Brad Cooper'ın Kuzeydoğu Suriye ve Şam ziyaretinin ayrıntıları ile QSD Genel Komutanı Mazlum Abdi ve Şam geçici yönetimi Başkanı Ahmed Şara (Golani) ile görüşmesini değerlendirdi.
İlham Ahmed, bir süredir saldırılarını yoğunlaştıran DAİŞ'in Suriye ve bölge için tehdit olmayı sürdürdüğünü belirtti. Şam geçici yönetiminin DAİŞ karşıtı uluslararası koalisyona katılma talebi olduğunu, ABD'nin de Şam'ın koalisyona katılması yönünde talebi olduğunu kaydeden İlham Ahmed, Şam geçici yönetiminin DAİŞ'le mücadele konusunda tavrını belirlemesi gerektiğini belirtti. Şam yönetimiyle DAİŞ karşıtı koalisyonda olmalarının, Kuzey ve Doğu Suriye için bir "endişe" nedeni olmadığını vurgulayan İlham Ahmed, "Aksine, Şam'daki çeşitli unsurların katılımının ve ademi merkeziyetçilik konusunda makul çözümlere ulaşılması için bir yol açabileceğine inanıyoruz" dedi.
Golani'nin Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na katılmasını değerlendiren İlham Ahmed, "Suriye'nin uluslararası toplumdan izole ve uzak kalması elbette can yakıyor. Ancak Şara'ya şu sorular sorulmalı: 'Ne yaptı ve ne yapacak?' Programı net olmalı. Uluslararası topluma açıklık getirmesi anlamında, Suriye ve bölgesel boyutun net olması gerekiyor" diye konuştu.
'TÜRKİYE VE SURİYE'DE KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ AYNI DEĞİL'
Türkiye'nin Şam ile müzakerelerdeki rolünü değerlendiren İlham Ahmed, "Türkiye'nin müzakerelerdeki rolünü şu ana kadar olumlu görmüyoruz. Türkiye'nin Suriye'deki Kürt sorununu Türkiye'deki Kürt sorunuyla karşılaştırdığını veya eşitlediğini düşünüyorum. Suriye'de atılan her adımın Türkiye'de de atılması gerektiğine, ya da tam tersine inanıyorlar. İki konuyu bu şekilde birbirine bağlamak siyasi süreci geciktiriyor. Türkiye'nin Şam'daki karar alma merkezleri üzerinde belirli bir nüfuza sahip olduğunu biliyoruz. Ancak asıl umduğumuz şey Türkiye'nin arabulucu rolünü oynaması" dedi.
'TÜRKİYE'DEKİ SÜRECİN SURİYE'DE OLUMLU ETKİSİ VAR'
İlham Ahmed, Kürt halk önderi Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'taki çağrısıyla şekillenen Barış ve Demokratik Toplum Süreci'nin bölgelerinde olumlu bir etkisi olduğunu belirtti. "Zaman zaman tehditkâr ifadeler kullanılıyor, ancak askeri açıdan bakıldığında istikrar ve sükunet korunuyor ve bu olumlu bir şey" diyen İlham Ahmed, sürecin Ankara ile diyalog kanallarının açılmasına yönelik de olumlu bir etkisi olduğunu aktardı.
'QAMIŞLO-NUSAYBİN ARASINDA SINIR GEÇİŞİ OLABİLİR'
Ankara ile Şam'ın da dahil olduğu bir sınır geçişi mutabakatı konusunda işbirliğinden söz eden İlham Ahmed, Qamışlo-Nusaybin arasında geçişlerin açılması için tüm tarafların mutabakata vardığı bir ön anlaşma olduğunu belirterek, "Ayrıntılar üzerine bir diyalog kurulması bekleniyor" diye belirtti.