26 Nisan 2024 Cuma

İhraç edilen eğitim emekçileri oturma eylemi başlattı

Diyarbakır'da 29 Kasım günü KHK ile ihraç edilen Eğitim-Sen üye ve yöneticisi 21 eğitim emekçisi, 2 günlük oturma eylemi başlattı.

Diyarbakır'da yargılandıkları davalardan beraat ve takipsizlik kararına rağmen Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevlerinden ihraç edilen 21 eğitim emekçisi Eğitim-Sen Diyarbakır 1 Nolu Şube binasında oturma eylemi başlattı.

Eyleme ihraç edilen Eğitim-Sen üyesi eğitim emekçilerinin yanı sıra sendika üye ve yöneticileri, Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) yöneticileri katılarak destek verdi. Oturma eylemi başlatılan salona "İhraçları kabul etmiyoruz, geri döneceğiz", "35. madde kaldırılsın" pankartları asıldı.

Eyleme ilişkin bilgi vermek için ihraç edilen eğitim emekçileri adına açıklama yapan Eğitim-Sen 1 Nolu Şube Kadın Sekreteri Ezgi Çelik, 2016 yılından bu yana başlatılan KHK operasyonuyla binlerce arkadaşlarının haksız ve hukuksuz şekilde bir gecede işlerinden ihraç edildiğini dile getirdi. Çelik, genelde tüm ihraç edilenler için, özelde ise son bir haftada kentte yürütülen soruşturmalar kapsamında ihraç edilen 21 arkadaşları için bir araya geldiklerini ifade etti. Bugün ve yarın olmak üzere saat 13.30 ila 18.00 saatleri arasında oturma eylemi yapacaklarını duyuran Çelik, "Bu eylemimizin amacı 21 arkadaşımızın ihraç edilmesini halkın gündemine sokmaktır" dedi.

'İHRAÇLARIN ÖNÜ AÇILDI'
Kentte 6 Kasım 2020'de yapılan operasyonda 29 eğitim emekçisinin evlerinin basılarak gözaltına alındığını hatırlatan Çelik, "4 gün boyunca gözaltında tutulduk ve ardından bir arkadaşımız tutuklandı, 28 arkadaşımız serbest bırakıldı. Tutuklu arkadaşımızın 1 buçuk ay içerisinde davası görüldü ve beraat kararıyla serbest bırakıldı. Bizlerin de bu bir buçuk ay içerisinde dosyalarımız takipsizlikle sonuçlandı. Yalnız savcılığın burada bilinçli olarak izlediği bir politika vardı. Bizlere verilen bu takipsizlik kararlarına 'irtibat ve iltisak' kelimeleri eklendi ve bu yolla geçici 35. madde kapsamında ihraçlarımızın önü açıldı" diye konuştu.

Çelik, ihraçlarına gerekçe yapılan suçlamalar hakkında da bilgi verdi. Katılmış oldukları sendikal eylem ve etkinlikler, 10 Ekim Ankara Katliamı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, 25 Kasım eylemlerine katılmakla suçlandıklarını söyleyen Çelik, şöyle devam etti: "Bu eylemlerin hepsi izinli, yasal eylemlerdir ama biz bugün bu nedenlerle ihraç edildik. İhracımıza karar verildi. Elbette biz bunun bilinçli bir şekilde yapıldığını biliyoruz. 46 öğretmen ihraç edildik. Bunların 21'i Eğitim-Sen üyesi, diğer 25 kişi diğer sendikaların üyesi ya da sendikasız."

SENDİKALARA ELEŞTİRİ
İhraçlara KESK dışında ses çıkaran, "dur" diyen, bununla mücadele eden herhangi bir sendika olmamasını da eleştiren Çelik, "Ortak mücadele hattını örgütleyebilmek için örgütlenmemiz gereken yer KESK'tir. Çünkü emekçilerin gasp edilen haklarını savunan, 20 yıllık emeğimizin hesabını soracağımız konfederasyon KESK'tir" diye konuştu.

'İHRAÇLAR BİZİ YILDIRAMAYACAK'
İki gün boyunca devam edecekleri oturma eylemine destek çağrısında bulunan Çelik, "Bugün bizleri vuran hukuksuzluk yarın bütün diğer öğretmenlerin, kamu emekçilerinin karşısına gelebilir. Buradan vereceğimiz güçlü bir mesaj, ses uluslararası kamuoyunda yaratacağımız etki bu ihraçların önüne bir nebze de olsa geçmek içindir. Buradan tekrardan söylüyoruz; ihraçlar, baskılar, sürgünler bizleri yıldıramayacak" sözleriyle konuşmasını sona erdirdi.

Açıklamanın ardından eyleme katılan sendika üyeleri ve destek veren kurum temsilcileri söz aldı, yaşanan ihraçlara karşı ortak mücadele ihtiyacına vurgu yaptı.