19 Mayıs 2024 Pazar

İHD İzmir'de 'çocuk hakları' için eylem yaptı

İHD İzmir Şubesi, Çocuk Hakları Haftası olması nedeniyle hapishanelerdeki çocuklara dikkat çekmek için yaptı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, her hafta yaptıkları eylemi, bu hafta Çocuk Hakları Haftası olması nedeniyle hapishanelerdeki çocuklara dikkat çekmek için yaptı.

Konak eski Sümerbank önünde bir araya gelen insan hakları savunucuları adına basın açıklamasını Nejla Şengül okudu. Şengül, "1989 yılında oluşturulan Çocuk Hakları Sözleşmesi, halen dünya genelinde en çok sayıda ülke tarafından kabul edilen insan hakları belgesi olma özelliğini taşıyor. 197 devletin imzaladığı ve çocuk hakları konusunda yükümlülük altına girmeyi taahhüt ettiği belge, çocuklar için daha iyi bir dünya çabasına umut ve ilham vermeye devam ediyor. Türkiye, çocuk haklarına öncelik vereceğini taahhüt ederek sözleşmeyi 1990'da imzaladı, 1994'te onayladı ve 1995 yılında Resmi Gazete'de yayımlayarak ilan etti" diye kaydetti.

"Türkiye Cumhuriyetinde, 30 yıldır yaşananlar gösteriyor ki dünya genelinde çocuklar çeşitli biçimlerde ayırımcılığa maruz bırakılıyor" ifadelerini kullanan Şengül, şöyle konuştu: "Türkiye'de yaşamını kaybeden 4 yaşındaki Leyla Aydemir, 6 yaşındaki Efe Boz, 9 yaşındaki Vail El Suud, 10 yaşındaki Cemile Çağırgı, 12 yaşındaki Uğur Kaymaz ve Ceylan Önkol, 13 yaşlarındaki Ahmet Yıldız, Seyhan Doğan ve Davut Altınkaynak, 14 yaşındaki Emirhan Nas, 15 yaşındaki Berkin Elvan, 16 yaşındaki Nedim Akyön, 17 yaşındaki Lütfullah Tacik ile çoğu ortaokul ve lise öğrencisi olan ve Manisalı Gençler olarak anılan çocuklar; Pozantı, Şakran, Sincan, Maltepe gibi ceza infaz kurumlarında kötü muamele ve işkence gören çocuklar, şiddetin farklı türlerine maruz bırakılan kız ve oğlan çocukları, daha birkaç gün önce veliler tarafından yuhalatılan otizmli çocuklar bunlardan sadece bazılarıdır."

Çocuğa özgü bir adalet sistemine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Şengül, "BM verilerine göre dünyada 7 milyon çocuk özgür değildir. 743'ü anneleriyle birlikte cezaevlerinde kalmak zorunda olan çocuk olmak üzere 2 bin 500 çocuk cezaevlerinde hükümlü veya tutuklu olarak yaşamını sürdürmeye devam ediyorlar" dedi.

31 Ekim 2018 tarihli verilere göre hapishanelerde 0-6 yaş arası 743, 0-3 yaşarası 343 çocuk anneleriyle kaldığını, anneleri ile kalan çocuklar da fiili olarak mahpusluk hayatı yaşadığının altını çizen Şengül, "Bu çocuklar büyüklerle aynı yerde kalmaktan gerek sağlık yönünden ve gerekse psikolojik risk altında yaşamaktadırlar" diye belirtti.

Şengül konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Anneleri ile kalan çocuklara güvenlik gerekçesiyle cezaevi idarelerince oyuncak verilmemektedir.

"Cezaevlerindeki çocuklar cezaevlerinde beslenememekte, sağlığa, eğitime erişimde sıkıntı yaşamaktadırlar. Ailelerinden uzak olmaları, onlarla yeterince görüşememeleri çocuklarda psikolojik travmalar yaratmaktadır. Ayrıca cezaevlerinde fiziksel şiddete maruz kalmaktadırlar. CİSST'in Kasım 2017 tarihli 'Çocuk Mahpuslar' raporuna göre 2009 yılından Mart 2017'ye kadar 17 çocuk hapishanede hayatını kaybetmiştir. Bu çocukların 9'u intihar etmiştir. Çocukların ölümleri, işkence ve kötü muamele üzerinden yapılan tartışmalarda devletin yükümlülüklerinin hukuk devleti ve insan hakları temelinde tartışılması gereklidir."