19 Nisan 2024 Cuma

İHD: Biat etmeyen gazetecilerin günü kutlu olsun

İHD İstanbul Şubesi, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle açıklama yaptı, gazeteciler üzerindeki baskılara dikkat çekerek, "Tutuklu gazetecilere" özgürlük talebini gündemleştirdi. Biat etmeden özgür basın faaliyeti sürdürmeye gayret eden gazetecilerin 'Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutladı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle yazılı açıklama yaptı. "10 Ocak 'Çalışan Gazeteciler Günü' çerçevesinde bir kez daha basın özgürlüğüne, ifade özgürlüğüne ve çalışan ya da işsiz bırakılmış tüm gazetecilere yönelik baskılara son verin çağrısında bulunuyor, bu baskılara karşı mücadele ve dayanışma çağrımızı yineliyoruz" denilen açıklamada, gazetecilerin çalışma koşullarına da değinildi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) ve Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın (TGS) 2020 verilerine yer verilen açıklamada, 67 gazetecinin gazetecilik faaliyetleri nedeniyle hapiste olduğu belirtildi.

Basın sektöründeki işsizlik oranının genel işsizlik ortalamasının yaklaşık iki katı olduğuna dikkat çekilen İHD İstanbul Şubesi'nin açıklamasında, basın emekçilerinin sendikasız ve güvencesiz çalışma oranının yüzde 90 olduğu kaydedildi.

2019 yılında gazetecilerin basın kartlarına el konulması uygulamasının öne çıktığı, 2020 yılında ise baskı politikasında bir adım ileri gidilerek, 5953 Sayılı Basın İş Kanunu'nda değişiklik yapılarak gazetecilerin yıpranma hakkından yararlanmaları için resmi basın kartı sahibi olmaya bağlandığı hatırlatılan açıklamada şu ifadeye yer verildi: "Son yıllarda dile getirilen aktif basın ve medya organlarının yüzde 96'ya yakınının iktidar tarafından kontrol altında tutulduğu tespiti, sosyal medyayı baskı altına alan yasanın çıkarılması ile basın ve ifade özgürlüğü aleyhine aşılmış oldu."

Pandemi döneminde gazetecilerin çalışma koşullarına da değinen İHD İstanbul Şubesi, "Bu dönemde kısmi çalışma ödeneği ile maaşların düşmesi, izinli gösterilip çalışmaya zorlanma, evden çalışma adına uzun saatler çalışmak zorunda kalma, düşük ücret ve olumsuz koşullarda çalışmaya mecbur hissetme halleri öne çıktı, ama işsizlik kaygısı, çalışma koşullarındaki sorunların giderilmesi için yürütülen mücadeleyi gündemin gerilerine itti" diye belrtti.

Gazetecilerin haberleri ve yazıları nedeniyle, "örgüt üyeliği"nden, "Cumhurbaşkanına hakaret"e kadar değişik suçlamalarla karşılaştığı kaydedilen İHD açıklamasında şöyle denildi: "Bu tabloya bakınca Türkiye'de basın özgürlüğünden söz etmek zor, ancak insan hakları savunucuları olarak; basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve halkın gerçekleri bilme hakkını talep etmekten, bu özgürlükler için mücadele etmekten ve baskıya maruz bırakılan gazetecilerle dayanışmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

Musa Anter'den Ferhat Tepe'ye Uğur Mumcu'ya, Metin Göktepe'den Hrant Dink'e, katledilen, kaybedilen tüm gazetecileri saygıyla bir kez daha anarken, tüm zorluklarına rağmen otoriteye biat etmeden özgür basın faaliyeti sürdürmeye gayret eden gazetecilerin 'Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyor, ülkeyi yönetenleri basın özgürlüğüne ve gazetecilere yönelik baskılara derhal son verilmesi noktasında uyarıyoruz."