1 Mayıs 2024 Çarşamba

HDP'den DİAY-DER ve ADFE ziyaret

HDP Halklar ve İnanlar Komisyonu, 15 Haziran'da Ankara'ya yapılacak "Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü" öncesinde DİAY-DER ve Alevi Dernekleri Federasyonu'nu ziyaret etti.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) "Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü" sloganıyla 15 Haziran'da Edirne ve Hakkari'den olmak üzere iki koldan Ankara'ya başlatacağı yürüyüşe ilişkin çalışmalar devam ediyor. Yürüyüş öncesinde farklı toplumsal kesimlerle bir araya gelmeyi sürdüren HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu, bugün de İstanbul'da Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAY-DER) ile Alevi Dernekleri Federasyonu'na (ADFE) ziyaretlerde bulundu.

Komisyon Eş Sözcüleri HDP Milletvekili Tülay Hatımoğulları ile Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABF) Onursal Başkanı Turgut Öker, Parti Meclisi üyesi Nesimi Aday ve İstanbul İl Örgütü yöneticilerinden oluşan heyet, ilk olarak Bahçelievler'de bulunan DİAY-DER'i ziyaret etti.

Başlattıkları kampanyaya ilişkin dernek yöneticilerine ve üyelerine bilgilendirmede bulunan Tülay Hatımoğlulları, "Buradaki amacımız bu yürüyüşün kendisini konuşmak değil. Özellikle ülkemizin içinden geçtiği süreci değerlendirmek. Demokratik güçler olarak ortak mücadelemizi nasıl şekillendireceğimizi konuşmaktır. Bunları karşılıklı istişare etmeyi ve fikir alışverişinde bulunmayı değerli buluyoruz" dedi.

TÜRKİYE OHAL'İ YAŞIYOR
Ülkede özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yeni bir baskıcı evre yaşandığını dile getiren Hatımoğulları, şunları söyledi: "Bu ülke kurulduğundan beri halklar ve inançlara karşı tekçi bir anlayışta olduğunu biliyoruz. Tarih boyunca Kürtler ve Aleviler bunun bedelini en ağır biçimde ödediler. Çok sayıda katliama ve şiddete maruz kaldılar. En nihayetinde biz devletin şiddetiyle yeni tanışmış değiliz. Kürdistan'ın yıllar yılı alışkın olduğu OHAL uygulamalarına şimdi bütün Türkiye yaşanıyor. Diyarbakır, Mardin, Van'da yaşadıklarımızı biz şimdi İzmir'de, Adana'da, İstanbul'da da yaşamaya başladık. Kürt halkının yanı sıra herkesin üzerindeki baskılar artmış durumda."

Hatımoğulları, tekçi zihniyetin dayatmalarına hiçbir zaman boyun eğmediklerini de ifade etti.

DEMOKRASİ YÜRÜYÜŞÜ
Demokratik kitle örgütlerine, derneklere, vakıflara, barolara, meslek odalarına müdahale edilmek istendiğini söyleyen Hatımoğulları, "Bunun yanı sıra siyasi partiler yasasını değiştirip, belki de ülkeyi baskın seçime götürerek, HDP'yi baraj altında bırakmayı ya da kapatmayı, kadrolarını tutuklamayı düşünüyorlardır. Biz bu senaryoları görerek ne yapabileceğimiz konuştuk ve bu kadar baskıya bu kampanya ile bir dur diyebiliriz dedik" diye konuştu.

İktidarın halkı sindirmeye, korkutmaya çalıştığını belirten Hatımoğulları, cesaretin bulaşıcı olduğunu vurgulayıp, "Kendileri de gidici olduklarından çok büyük bir korku içindeler. Bu kadar baskının artmasının nedeni de budur. Biz bu konuda cesaretli bir adım atmayı ve demokrasi mücadelesini bu yürüyüşle yapmak istiyoruz" dedi.

HALKLAR KÖPRÜSÜ
Hatımoğulları, AKP'nin koronavirüs salgını ve 'evde kal' politikasını kendi çıkarları doğrultusunda kullandığını da dile getirdi. Bunu bazı valiliklerin salgın gerekçesiyle aldığı yasaklama kararlarında bir kez daha gördüklerini söyleyen Hatımoğulları, "Edirne'yi ve Hakkari'yi seçmemiz önemli. Bu ülkede 72 milletten insanlar yaşıyor. Ama bizi hep ayrıştırdılar. Kürt, Arap, Türk diye, Alevi, Sünni, Hristiyan diye ayrıştırdılar. İstiyoruz ki Türkiye'nin iki ucunda halklar buluşsun. Halklar köprüsü kurmak, farklı halklar ve inançların birbirine el uzatmasını gerçekleştirmektir" ifadelerini kullandı.

ADFE ZİYARETİ
Buradaki ziyaretin ardından heyet Küçükçekmece'de bulunan Garip Dede Cemevi'nde Alevi Dernekleri Federasyonu'nu (ADFE) yöneticileri ile bir araya geldi. Heyet, Federasyon ve Cemevi yöneticileri tarafından karşılandı.

Yapılan sohbette ziyaretlerinin nedenlerine açıklayan Hatımoğulları, Türkiye'nin içerisinde bulunduğu koşullara karşı halkların ve inançların birlikte mücadelesinin önemi üzerinde durdu.

HDP eski milletvekili olan Komisyon Eş Sözcüsü Turgut Öker ise Alevilere yönelik katliam, sürgün ve baskılara ilişkin tarihsel örnekler vererek, "Az önce DİAY-DER'i ziyaret ettik. Sunnilerden oluşuyor. Meleler birçok teorik fikir beyan ettiler. 'Devleti aradan çıkarıp, değişik inanç ve toplulukları tanımamız lazım. Alevi kardeşlerimizi tanımamız lazım, onların bizim inançlarımızı bilmesi lazım' dediler. Bu nedenle önümüzdeki süreçte halklar ve inançları bir araya getirecek faaliyetlerimiz olacak" dedi.