HDP Eş Genel Başkanlarından Barzani'ye Maxmur mektubu
Maxmur'a yönelik ambargo ve hava saldırılarıyla bölgede artan gerilime ilişkin Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani'ye mektup gönderen HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, "Maxmur Halkı, sizin de halkınızdır. Onları bir emanet gibi kabul etmenizi özellikle rica ediyoruz" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Maxmur'a yönelik 17 Temmuz 2019'da ambargo uygulamasıyla başlayan ve 15 Nisan'da bombalanmasıyla bölgede tırmanan gerilime ilişkin, Irak Federe Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani'ye mektup gönderdi. Kürtçe ve Türkçe yazılan mektupta, bölgesel yönetimin Maxmur'a yönelik yaklaşımlarını gözden geçirmesi istendi.
KÜRTLER ARASI DAYANIŞMA
Pervin Buldan ile Mithat Sancar imzasıyla gönderilen mektup şöyle:
"Sayın Başkan Nêçîrvan Barzani, Kürt halkının bütün bölgede sürdürdüğü varoluş mücadelesi ekseninde, meşru siyasal temsilciler olarak hepimizin üstlendiği tarihsel sorumluluk, her geçen gün daha ciddi boyutlar kazanmaktadır. Bölgemizdeki sıcak gelişmeler karşısında, Kürtler arası birlik ve dayanışma ihtiyacı fazlasıyla acil hale gelmiş, bir bütün olarak Kürt halkının bu yöndeki beklentisi de iyice yükselmiştir.
DAİMİ BARIŞIN ÖNEMİ
"Kürtlerin hak ve statü mücadelesi, her zaman büyük zorluklarla karşı karşıya olmuştur. Özellikle bölge devletlerinin kritik her aşamada Kürtlerin hak ve özgürlük mücadelesine karşı aralarındaki ihtilafları bir kenara bırakarak ortak davrandıkları tarihsel olarak hepimizin malumudur. Bu gerçeklik, Kürtlere de düzenli diyalog mekanizmaları kurma, ortak tutum yollarını yaratma, birlik ve dayanışma imkanlarını geliştirme sorumluluğunu yüklemektedir. Bu aynı zamanda bölge halkları arasındaki daimi barış için de son derece önemlidir. Bizlerin, yani siyasi sorumluluğu bulunan temsilcilerin, mevcut gelişmeler karşısında halklarımızın çıkarına atacakları ortak adımların yaratacağı birlik ve dayanışma ruhuna her zamankinden daha fazla ihtiyacımız vardır.
"Bu sebeple bölgesel gelişmelerde egemen devletlerin müdahaleciliğine karşı Kürtlerin ulusal birliğine ve halkların ilerici dayanışma potansiyeline her türlü desteği hayati önemde gördüğümüzü bir kez daha vurgulamak isteriz.
"Sayın Başkan,
"Son dönemlerde Türkiye'deki iktidarın, başkanı olduğunuz yönetim bölgesinde yeni bir gerilim ve çatışma sürecini başlatmaya çalıştığını kaygıyla takip ediyoruz. On binden fazla Kuzey Kürdistanlı'nın bulunduğu Maxmur Kampı'na yönelik kısıtlamalar da ne yazık ki böyle bir dönemde riskleri büyütme tehlikesini barındırmaktadır. Maxmur halkı, sizin de halkınızdır. Onları Kuzey Kürdistan halkının bir emaneti gibi kabul etmenizi özellikle rica ediyoruz. Maxmur halkına yönelik yaklaşımınızı, özellikle Covid-19 salgını riskinin giderek arttığı bu dönemde, bir kez daha gözden geçirmenizi içtenlikle rica ediyoruz.
"Kek Mesut Barzanî'den sonra üstlenmiş olduğunuz bölgesel başkanlık görevinde atacağınız değerli ve yapıcı adımlar sayesinde, Kürt halkının ve bölge halklarının bir arada barış içinde yaşaması yönünde çok daha hızlı gelişmeler sağlanacağını samimiyetle umut ediyor, en içten selam ve saygılarımızı sunuyoruz."