6 Mayıs 2024 Pazartesi

HDP Ankara'ya yürüyor: Mutlaka kazanacağız

HDP'nin "Demokrasi yürüyüşü"nde yer alanlar, Van'dan Bitlis'e doğru yola çıktı. Yola çıkmadan önce açıklama yapan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, yürüyüşlerinin faşizme karşı yapıldığını ifade etti. ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran ise "Bu koşullara isyandır demokrasi yürüyüşüdür. Mutlaka kazanacağız" diye belirtti.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) Edirne ve Hakkari olmak üzere iki koldan Ankara'ya başlattığı "Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü" sürüyor. Yürüyüşün Hakkari kolunda Van'a ulaşıp iki gündür kentte programlarını sürdüren partililer, bugün Bitlis'e uğurlandı.

HDP Van İl binası önünde bir araya gelen partililer, "Em bi hev re" pankartı açarak, açıklama yaptı. Açıklamaya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Sedat Şenoğlu, SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce, ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran ile HDP’nin MYK ve Parti Meclis (PM) üyeleri ve katıldı.

Burada konuşan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, yürüyüşlerine start verdikleri Hakkari'de coşkuyla karşılandıklarını belirterek, aynı coşkuyu tüm baskılara rağmen Van'da da gördüklerini dile getirdi. Yürüyüşlerinin demokrasiye nefes aldırma yürüyüşü olduğunu söyleyen Aydeniz, bugün Bitlis ve Batman'dan sonra Diyarbakır'da olacaklarını söyledi. AKP-MHP'nin, yürüyüşleri boyunca tüm "kirli" politikalarını sürdürdüğüne işaret eden Aydeniz, "Yürüyüşü korona gerekçesiyle durdurmak istiyorlar. Dertleri korona değil, demokrasi korkusudur. Bunu iyi biliyoruz" dedi.

MAXMUR VE ŞENGAL'E SALDIRIYI KINIYORUZ
Yürüyüşlerinin başladığı gün, eş zamanlı olarak Maxmur Mülteci Kampı, Şengal ve Kandil'e dönük hava saldırısının olduğunu hatırlatan Aydeniz, "AKP siyasi darbeleri sürdürüyor. Bu yürüyüş Türkiye halklarına demokrasi, Kürdistan'a özgürlük getirecektir. Maxmur ve Şengal'e yönelik saldırıları kınıyoruz. Bu iktidar savaşta ısrar ediyor, faşizmde ısrar ediyor. HDP buna karşı muhalefet ediyor. HDP, Türkiye toplumuna alternatif bir sistem sunuyor. İktidar demokrasi, özgürlük ve eşitlikten korkuyor. Bu yürüyüş Ankara'ya kadar sürecek. Hakkari ve Edirne yürüyüşümüz Türkiye'ye nefes aldırma yürüyüşüdür" diye konuştu.

'YÜRÜYÜŞ 20 HAZİRAN'DA SON BULMAYACAK'
Yaptıkları yürüyüşün 20 Haziran'da son bulmayacağını ifade eden Aydeniz, "Bu yürüyüş demokrasinin inşasının yürüyüşüdür. Bize devlet zoruyla diz çöktürmek isteyenler, tarihe baksınlar. İktidarlar değişti ama Kürt halkı bugün Türkiye'de statü sahibi. Bugüne kadar nasıl faşizme karşı direndiysek, faşizm son bulana kadar direnmeye devam edeceğiz. Türkiye'ye demokrasiyi getirene kadar direneceğiz, yürüyeceğiz. Demokraside ısrar ettikçe, onlar savaşta ısrar ediyorlar. Bu nedenle, 1990'lı yıllarda siyasetçiler tutuklandı, bugün de benzer politikaları tekrarlıyorlar ve halkın iradesini yok etmek istiyorlar. Bu halk siyasetçilerinin yanında duruyor. Bu nedenle sonuna kadar demokrasi ve özgürlük yürüyüşünü sürdüreceğiz. Türkiye halkları bu faşizme karşı birlikte mücadele etmelidir. Van halkına bir kez daha teşekkür ediyoruz" diye belirtti.

TAŞKIRAN: KOŞULLARA İSYANDIR YÜRÜYÜŞÜMÜZ
Ardından konuşan ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran, yürüyüşlerinin 3'üncü gününde olduklarına dikkat çekerek, "Türkiye ve Kürdistan halklarının onuru için mücadele ediyoruz. Yan yana geldik, çünkü gidişattan memnun değiliz. Bu yürüyüş önemlidir. Edirne'den Colemêrg'den (Hakkari) yola çıktık. Yaşadıklarımız ortada. Bir tarafta kapitalist kriz, bir tarafta korona. Sağlık emekçilerinin, işçi sınıfının halkların ve emekçilerin, şiddete ve baskıya itilmesi var. Bu koşullara isyandır demokrasi yürüyüşü" ifadelerini kullandı.

'MUTLAKA BİZ KAZANACAĞIZ'
Taşkıran, şöyle devam etti: "16 günde 17 kadının katledilmesine karşıdır. Evde kadına yönelik şiddete karşıdır. Çocukların kemikleri kaldırım altına gömülen Kürt halkı içindir. Kürtçe konuştuğu için Kürt halkı içindir. Dili, dini yok sayılan Aleviler içindir. Topraklarımızdan sürülen Ermeni halkı içindir. Herşeyden önce onuru ayaklar altına alınan Türkiye halkları içindir. Çözümsüz değiliz, özgür bir gelecek için birlikte mücadele edersek, başarabilirz. Kürt halkının savaş ve işgalle öldürülmesine karşı bir yürüyüştür. Onurlu bir gelecek isteyen tüm halkları çağrıyoruz, sesimizi birleştirelim, mutlaka biz kazanacağız. biz kazanacağız."

Konuşmaların ardından, yürüyüşçüler alkış ve zılgıtlarla uğurlandı. Yürüyüşçüler, araç konvoyu ile kenti turladıktan sonra Bitlis'e doğru yola çıktı.